Dün dinci bir yazar "Eşcinsellik laik toplumların problemi" demiş. Bir kere şeriatçılar, problemin eşcinsellik değil, farklılıkları kabul etmeyen veya edemeyen kendi dar zihniyetleri olduğunu kafalarına iyice sokmaları gerekiyor. Bir şeyin problem olması için sorun yaratması gerekir. Eşcinsellik durduk yerde kime nasıl problem yaratmış? Sen herkesi zorla kendine benzetmeye çalışırsan problem çıkar tabi. Herkes niye sen olsun, niye senin gibi olsun? Kendini bir şey zanneden hiçbir şeydir. Çünkü hayatı sadece kendi ve kendi düşündüklerinden ibaret sanacak kadar "dar"dır zihniyeti. Bu kendini bir şey zanneden kişiler, başkalarının hayatlarını göremeyen, kendisi bile olamayan, başka zihniyetler tarafından yönetilen, doğaya ihanet etmiş, kendini kaybetmiş veya kendini bulamamış kişilerdir.
"Eşcinsellik laik toplumların problemi" diyorsanız, o zaman dini kurallarla yönetilen, en azından dini kuralların gözardı edilmediği bir Devlet olduğunuzu, hatta yasaların bile bu şekilde şekillendirilğini kabul edeceksiniz. Eşcinsellerin yasal olarak tanınmamasının ve korunmamasının dinden başka bir açıklaması var mı acaba dinci bir hükümetin iktidar olduğu şu durumda?
"Eşcinsellik laik toplumların problemi" demek, yobaz zihniyetlerin gerçek yüzünü ortaya koyan en doğru ifadedir ve her şeyi anlatmaktadır. Kısaca "Biz eşitlik ve demokrasi üzerine kurulmuş, insan haklarına saygılı bir toplum istemiyoruz" demek istiyorlar. Herkesin doğal kimliği tanınırsa heteroseksizm ve değerleri diye bir şey kalmaz ortada. O zaman da erkek egemenliği olmaz. Ne demek "kadınlara, eşcinsellere veya diğer farklılıklara eşit hak vermek" değil mi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder