Mülteci olmak, insanlık dışı davranışı hakettirmez!

İranlı mültecilerin kimlik değiştirme işlemleri sırasında maruz kaldıkları davranışları ve günlerce kuyrukta bekletildiklerini duymuştum. Bugün de badminton oynadığımız İranlı mülteci bir arkadaşımın Twitter'da yaptığı video paylaşımını görünce, olayları gözlerimle görmüş oldum.

Yanlış bir şey yazmamak için tanıdığım başka İranlı bir arkadaşımı aradım ve konuyla ilgili onunla görüştüm. İranlı mülteciler 6 ayda bir kimliklerini yeniletmek zorundalarmış. Ama Denizli Valiliği'nde günde en fazla 15 kişinin işlemini yapıyorlarmış. O da geceden bekleyip, günlerce sürebiliyormuş. Eskiden böyle değilmiş; herkesin işi çok hızlı bir şekilde hallediliyormuş, yani böyle kuyruklar falan oluşmuyormuş. Kuyrukların oluşma sebebi de mültecilerin yoğunlaşmasıyla alakalı değilmiş. İranlı mültecilerin dediklerine göre, işleri yavaşlatıp yıldırma politikası uygulanıyormuş. Yani geceden sabahlara kadar günlerce kuyrukta bekletip, ülkelerine dönme politikası yatıyormuş işlerin yavaşlığının arkasında.

İzlediğim videoda, polis oluşan kuyruğun üzerine bir madde sıkıyor. Sanırım gözlere zarar verici bir madde içeriyor ki, insnlaar gözlerini ovuşturuyor o madde sıkıldıktan sonra. ÇOK İNSANLIK DIŞI BİR ŞEY BU UYGULAMA; İNSAN HAKLARINA AYKIRI BİR DAVRANIŞ BENCE... O insanlar ülkelerinden niye kaçıyor sanıyorsunuz; keyfinden değil herhalde. Bakınız, mültecilerle arkadaşlık kurmayanlar, onların durumun anlayamaz. Hiç bilmediğiniz bir kültürde varoluş mücadelesi vermek o kadar/sanıldığı kadar kolay değil; dil problemi var, iş problemi var, ikamet problemi var, yabancı olmanın getirdiği ayrımcılıklar var, vs. Bu insnaların tek derdi insanca yaşamak, başka da hiçbir şey değil. Şu da unutulmamalıdır ki, bu insanları böyle şeyler yıldıracak olsaydı, ülkelerinden yola çıkmazlardı. Ve bu insanların, Türkiye'ye yük olmak gibi dertleri yok. Hepsi okumuş, aydın insanlar İranlılar olarak. Şehrimize kattıkları sosyo ekonomik ve kültürel güzellikleri görmezlikten gelemeyiz.

Bu insnaların en önemli şikayetleri, Türkiye'nin sırtına yük olan diğer ülke göçmenleriyle aynı kefeye koyulup, kötü muameleye maruz kalmak. Nasıl böyle konuşabiliyorum; çünkü bu kişiler benim arkadaşlarım olduğu için, kişiliklerini ve de yaşam biçimlerini biliyorum, hayatı paylaşıyorum onlarla ve kendi insanımızdan görmediğim insanlığı onlardan görüyorum.

İranlı arkadaşımın dediğine göre, valilik önünde onlara kötü muamele yapanlara karşı gerekli şikeyetler yapılmış... Medyanın tek elden çalıştığı günümüzde eğer sosyal medya olmasaymış, gerçekten her şeyden bihaber yaşayacakmışız.

https://www.facebook.com/kandok/videos/10157025756159161/