20 Nisan 2018 Cuma

Şişe, sindirim sistemi ve namus!


21. yüzyıldayız ve insan-lık hala insan olabilmenin avantajlarını değerlendiremeyip namusu cinsellikle özdeşleştirip kendi türünü bu yoldan belden aşağı vurmaya çalışıyor. Ne mesela namus; resmiyetsiz cinsel ilişki, eşcinsel ilişki... Cinsellik üzerinden karalamalar, iftiralar, tecavüzler ve bunlarla insanlar birbirlerini hala küçük düşürmeye çalışıyor. Mesela en son okuduğumuz bir haberde patronu çalışanı olan çocuğu şişenin üzerine oturtmaya çalışarak onu cezalandırmaya çalışıyor ve bunu bir marifet gibi şişeye oturtmaya çalıştığı çalışanının yanlış yaptığı müşterilere bunu özür mahiyetinde sunuyor. Yani işkenceyle başkalarına kendini affettirmeye çalışıyor. Çünkü bir erkeğe verilebilecek en büyük ceza namussuzluktur ahlakçı ve namusçu bir toplumda. Namus bu mudur gerçekten, ahlak bu mudur? Cinsellik çok doğal bir şeydir. İnsanlar birbirlerini tahakkümleri altına alabilmek için, cinselliği namus kavramı olarak kullanmaktadır. Bunun başka hiçbir açıklaması olamaz. Neden cinsellik üzerinden derseniz, çünkü cinsellik içgüdüsel olarak gerçekleştirilmesi gereken, olmazsa olmaz, hatta insanı biyolojik manada gerçekleştiren bir numaralı işlevdir. Çünkü insanı açlıkla terbiye etmeye çalışırsan ölür, uykusuz bırakırsan da gene istediğin şekilde kullanamazsın ama cinsellik üzerinden onu ahlakçı yapmaya çalışırsan işe yarar. Çünkü cinsellik üzerinden içselleştirilen utanma duygusundan insanlar hala kurtulamıyor nedense. Nedenini biliyorum da... Boşvermeyelim hadi; akıl-mantık diyelim, bilginin önemine vurgu yapalım, cahilliğin insanları görüldüğü üzere nelere soktuğunu söyleyelim... Bakınız, namus denilen şey ancak doğruluk ve dürüstlükle ilişkilendirilebilir. Benim cinselliğimi; nasıl, ne kadar, kiminle yaşayacağım, ancak benim tasarufumda olabilir ve kimseyi bağlamaz bu; bağlarsa buyursunlar gelsinler, bağlasınlar! Cinsellikle ilgili namus anlayışına TIN diyorum, bilmem anlatabildim mi? Kime ne? Hele erkek egemen toplumda sindirim sisteminin boşaltım uzantısına namus kavramının yüklenmesi akıllara ziyan bir durum da, napsınlar, nasıl baskı altına alacaklar erkekleri, nasıl güdümlerinde tutabilecekler değil mi? İnsanın toplumdan bağımsız bireysel bazda yapabildiği işlevler üzerinden pişmanlık duydurmak kadar etkili bir içselleştirme olamaz herhalde. Bir de dogmalarla kilit vurdular mı "makat"a, iş tamamdır! bakınız, birileri beni hırsızlıkla, yalancılıkla, adaletsizlikle suçlayacağına, eşcinselliğim üzerinden ahlaksızlık ve namussuzlukla suçlasın daha iyi. Çünkü cinselliğin hiçbir kimseye ve hiçbir şekilde zararı yoktur gönüllü olduktan sonra ama dürüst olmamanın herkese ve her şeye zararı vardır. Daha da ileriye götürebilirim. Yalnız bu söyleyeceklerim de tecavüzü destekliyor gibi yorumlanmasın. Mesela birileri bana şiddet uygulayacağına, benimle zorla ilişkiye girsinler. İnanın bunun travmasını çok daha kolay atlatırım. Çünkü ben makata namus kavramını yükleyenlerden değilim. Benim canımı ne acıtıyorsa, benim için o daha büyük suçtur. Diyebilirsiniz ki toplumda namusun cinsellik üzerinden paketlenmesi gibi bazı kurallar var ve insnaların üzerinde bu psikolojik olarak çok büyük etkiler yapabilir. Tamam, ben de biliyorum ve bunun elbette herkesten daha çok farkındayım; işte o yüzden irdeliyorum ve karşı çıkıyorum ya bu tür anlayışa. Bakınız, cinsel ilişki kirletmez insanı; ister nikahlı olsun, ister nikahsız. Ayrıca eşcinsellere nikah hakkı verdiler de biz mi zina yapıyoruz? dermişim! Çünkü inanmıyorum böyle kavramlara. Eskiden nikah mı varmış ayol; Endüstri çağının kapitalistçe bir uygulaması işte evlilik ve beraberindeki namus ve ahlak gibi bakış açısı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder