Her şeyin başı sağlık ve hayatı iyi yönetebilmek!

Düşünüyorum da hayatım ne kadar çok hastanelerde geçiyor ve sağlık işleriyle uğraşıyorum yakınlarım ve kendim için. Bunda sağlık sektöründen emekli olmam etkili olduğu kadar, "Halil bu işi halleder" düşüncesi de yatıyor. Bu, işlerin benim üzerime yıkılmasıyla alakalı değil, gerçekten ne kadar bilinçli olursan ol, sistemin disiplinsizliğine karşı dişli biri olmazsan ne işlerin zamanında hallolur, ne de hayat boyu neticelenir. İşini başkaları halledecek diye beklersen, alimallah ölürsün bile. Çünkü empati yok, duyarlılık yok.

Bugün uçuk gibi, mantar gibi bakteriyal durumlar için dermatoliji'ye gittim. Tepeden tırnağa check-up mahiyetinde de kan tahlilleirmi istedi Dr. hanım. Doktorun kadın olduğunu özellikle belirtmek istiyorum. Çünkü erkek doktorların bile mahremiyetsel davrandığı hala günümüzde, kadın doktorlarımızı tebrik ediyorum yaptıkları rahat muayene çalışmasından dolayı.

Beni sevindirense, HIV başta ve bulaşıcı hastalık tahlillerim de dahil olmak üzere sonuçların çok normal çıkmasıydı. Hematoloji tahlillerim normaldi; artık kan seviyem normalin alt sınırında değil, normal değer aralıkları içersindeydi. Biyokimyasal ve romatizmal tahlillerim falan da normaldi.

Yani durumum herkesin başına gelen ve zamanın akışına bırakılarak düzelen veya düzelmese de hayati mesele olmadığı için ihmal edilen şeylerdi ama söz konusu ben olunca, böyle şeyleri ihmal etmem söz konusu bile olamazdı tabiki de sağlığın hayat-meyat meselesi olduğuna, kaybedilmemesi gerektiğine inanan biri olarak. Çünkü sağlık yoksa, hayatın tadı yok!

Bulaşıcı hastalıklara da bir paragraf açmak gerekirse... İlişkilerin uzun vadeli olması için çok eşlilik bence gözönünde bulundurulması gereken bir seçenek ama bu fütursuzca-her önüne gelenle değil, kalbur üstünde kalan, biriktirdiğin güvenli insanlarla olursa iyi olur. Ben, bugüne kadarki sağlık açısından güvenli hayatımı, çok ama aynı kişilerle sürdürmeye bağlıyorum.