...Eşcinseller de bu haksızlığa sessiz kalarak kadınlara haksızlık yapmış oluyorlar.
Nazilli'de bir kadın kocasını yatakta bir erkekle basıyor ve boşanma davası açıyor. Bu bir. İkincisi, kadın kocasının cep telefonunu alıyor. Yani özel mülkiyetine tecavüz ediyor. Yoksa kadın ile erkeğin ayrısı gayrısı olamaz diye bir şey mi var? Mesela benim sevdiğim kişi, ben istemedikten sonra değil telefonum, kitaplarıma bile dokunamaz. Sevgili denilen şey, bir kişinin prensiplerinden, özel hayatından, kişisel dünyasından daha önemli olamaz bana göre. Evlenince insan kamu malı mı oluyor da her şeyine müdahale ediliyor. 3. Kadın cep telefonundan kocasının beraber olduğu erkekle arasında geçen tüm yazışmaları okuyor ve bu yazışmaları o erkeğin çalıştığı kuruma göndererek işten atılmasını sağlıyor. Burada kadının kocası tarafında kandırılması elbette tasvip ettiğim bir şey değil. Yani kocası eşcinsel olduğunu saklayarak tabi ki de yanlış yapmıştır ve her zaman da gizli eşcinselleri eleştirmişimdir toplum baskısıyla da olsa kadınlarla evlenerek onları üzmeleri konusunda. Çünkü içinde yaşadığımız dünyada zaten kadın ikinci sınıf ve hakları konusunda fazla söz hakkına sahip değil. Yani yasalar çerçevesinde bir eşitlik söz konusu olsa da, toplumsal normlar kadınlarını elini kolunu bağlamaktadır. Ve konumaza dönerek bağlamak istediğim noktaya gelirsek... Kadın, kocasından cinsel yönelim olarak aldatılmışlığın hesabını sorabilir ama eşcinselliği rencide edemez, başka eşcinsellerin mağdur olmasına sebep olamaz. Eşcinselliği rencide edemez dedim ve bunu madde 4'e koyalım. Kocasıyla eşcinsel ilişkiye giren adamın çalıştığı kurum ne diyor: Kurum dışında yaşanan ve onaylamadığımız... O kurum hangi kurum olursa olsun, hangi yasalarla çalışırsa çalışsın, hiçbir kurum doğadan, hiçbir yasa doğanın yasalarından daha doğru ve önemli olamaz. Bir kurum, egemen cinsel yönelim dışındaki cinsel yönelimleri onaylamıyoruz diye bir açıklama yapamaz, yapmamalı. Ve 5. Sen kurum..! Sen kimin adına konuşuyorsun da eşcinselliği onaylamıyorsun; kimlerin görüşleri alındı da böyle bir açıklama yapıldı, eşcinsellik gerçeği yok sayıldı, dayandığınız nokta ne? 6. Onaylanmayan eşcinsellik mi, yoksa evli bir erkekle ilişki yaşamak mı? Eğer adam karısını bir erkekle değil değil, bir kadınla aldatmış olsaydı, kurum dışında yaşanan bu olaya, başka kurumlar bu şekilde bir tutum sergiler miydi? Yani kişilerin özel hayatına karışıp çalışanını özel hayatından dolayı işten çıkarır ve uygunsuz diye bir açıklama yapar mıydı? Sanmıyorum. Olay belki de gazetelere bile yansımazdı. 7. Asıl şunu sormak istiyorum; alan razı, veren razı iken, bir insanı özel hayatından dolayı işten çıkarmak hangi hukuğa sığar, hangi insanlığa sığar. 8. Bu tarz uygulamaların amacı nedir, cinsiyetçi de olsa istenilen neticeye varılabilir mi? Eşcinselliğe dur denilebilir mi, kocanın eşcinselliğinden vazgeçilmesi sağlanabilir mi, kadının mağduriyeti nasıl giderilebilir..? 9. Oysa şöyle bir bakış açısı olsa... Toplumsal baskılar insanları yalana ve yanlışa teşvik etmektedir. O yüzden bu tür evlilik sarsıntılarında, olaya heteroseksist açıdan değil, olayın nedenleri açısından bakılması bundan sonraki yanlışların önüne geçilmesini sağlayacaktır. Yani eşcinsellik normal karşılansa; eşcinsellerin heteroseksüel evlilik yapmalarının önüne geçilerek, kadınların canlarının yanması dışında da her türlü sorunun önüne geçilecektir... Ne aldatma olacaktır, ne insanlar üzülecektir, ne de yalanlara sığınılacaktır, vesaire... Yani kadınlar psikolojik ve toplumsal olarak sarsılmayacak, olayın her iki veya üç tarafı da yara almayacaktır. 9. Ama böyle mantıklı kararlar ve olumlu uygulamaları ve neticeleri heteroseksizmin işine gelmeycektir. Erkek bir dünyanın devamlılığı için ne yapılması gerekiyorsa o yapılacaktır; bunun için de insanların öğütülmesinin hiçbir sakıncası yoktur. Heteroseksizmin kurallarına uymayanlar, cezasını çekmek zorundadır gibi bir zihniyet hakimdir düzende. Heteroseksizm düşünmeyecektir elbet eşcinelliğin normal olduğunu, doğal olduğunu, değiştirilemeyeceğini ve vicdanı sızlamayacaktır eşcinsellerin heteroseksist yükünden ve eşcinsellerin zorunlu heteroseksüel evlilikten dolayı kadınların mağdur olmasından. Kadınları yasalar çerçevesinde heteroseksistçe savunmaya çalışacaktır mağduriyetleri kesinlikle giderilemeyecek olsa da, erkekleri de kendilerine benzemedikleri, yani eşcinsel olanları da sindirmeye çalışacaktır. 10. Nerede insanlık ve insan hakları? İnsan hakları dediğimiz şey, heteroseksit toplumlarda erkek haklarıdır! Eşcinsellerin yasal olarak hakları var mı Türkiye'de? Eşcinsel kelimesi geçiyor mu Anayasa'da? Bildiğim kadarıyla geçmiyor? Görünmez uygulamalar var yasalarımızda eşcinselliğe karşı ve ahlakçılık çerçevesinde cezalandırılmaktadırlar.
Konuyu özetlersek... Homofobik ve heteroseksist dünyada eşcinselleri heteroseksüel evliliğe zorluyorlar, doğanın gerçekleri bastırılamayacağı için de bu işe yaramıyor. Sonrasında da her iki taraf, yani eşcinsel erkek ve heteroseksüel kadın tarafı mağdur oluyor... Tavsiye; eşcinsellik normal karşılansın, yanlış evlilikler yapılmasın, e biraz da eşcinseller heteroseksizme karşı dirensin canım hem kendileri mağdur olmamaları, hem de kadınları mağdur etmemeleri için... Yani yani bu düzensizliği değiştirecek olanlar bireylerdir. Yoksa cinsiyetçi düzen çıkarına uygun şekilde eşitliksiz davranmaya devam edecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder