Her neyse konumuz eşcinsellerin aşk hayatı değil zaten. İhsan halanın dediği gibi, eşcinsellere para gözüyle bakılması. Herkes eşcinsellerin ekonomik durumlarının çok iyi olduğunu zannediyor ve eşcinsellere genellikle maddi amaçlı yaklaşılıyor. Eşcinsel şiddet ve cinayetlerinin hep gaspla da sonuçlanması bunun bir göstergesi.
Eşcinsellerin zengin olduklarına dair önyargının oluşmasında eşcinsellerin rolü yok mu? Bir toplumda aşk özgür değilse, aşklar da parayla satın alınmak zorunda kalabiliyor haliyle.Şartlar bunu gerektiriyor diye, eşcinsellerin bu düzene uymaları mı gerekiyor? Böyle bir düzen olunca, çıkar amaçlı ilişkilere karşı çıkan eşcinsellerle beraber, bu düzeni pekiştiren eşcinseller de zarar görüyor ne yazık ki. Aşk diye bir şey yaşayamadıkları gibi, hem maddi amaçlı zarar görüyorlar bu yüzden, hem de eşcinselleri genel anlamda kötülüyorlar. Çünkü eşcinseller yaşadıkları şiddet olaylarından sonra falan, eşcinsellere zarar verenlerin, "para karşılığı bana ilişki teklif etti" iddiasıyla, savunusuyla suçlu duruma düşebiliyorlar, yargı da eşcinsellere, transseksüellere önyargıyla yaklaşabiliyor.
Başka ülkelerde, Avrupalarda, Amerika'da falan eşcinsellerin öyle göz dikilecek bir serveti olabilir ama Türkiye'de eşcinseller açlıkla mücadele ediyorlar, meslekleri de "açık" oldukları sürece seks işçiliği oluyor genellikle veya İhsan hala gibi evlere temizliğe giderek ancak karınlarını doyurabilirler. Konuyu bağlamak gerekirse, Amerika'da bankaların gözü eşcinsellerin servetindeymiş. Eşcinsel evlilikler Amerikan eyaletlerinde kabul edilmeye başladıktan sonra, bankalar eşcinsel evlilere karşı finansal çalışmalar yapmaya başlamış. Bankalar % 4'lük LGBT'lerin servetlerini yönetmek için yarış içindelermiş. Ne diyelim, darısı biz eşcinsellerin başına! Çünkü bu dünyada paran kadar varsın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder