9 Ekim 2013 Çarşamba

İktidar, meme savaşını kazandı


Doğruysa eğer dekolteli sunucunun yerine erkek sunucu bulunarak, dekolte sorunu kökten halledilmiş. Tıpkı TRT'nin yaptığı gibi. TRT de Hadise'den sonra Eurovision'a bir daha kadın yarışmacı göndermemiş, başka ülkelerin kadın sanatçılarının dekoltelerine bile tahammül edemediği için yarışmadan çekildiği gibi, kadın-kadına öpüşme sürprizine karşı da yarışmayı yayınlamaktan da vazgeçerek kökten çözüm yoluna gitmiş ve çeşitli bahanelerle gerçek televizyonculuğun sorumluluğundan kurtarmıştı kendini. Atv de iktidar yanlısı bir televizyon olarak TRT'nin uyguladığı sistemin aynısını uyguluyor. İktidardan bir kişinin bir sözü bile herkesi sözde ahlakçı yapıp hizaya sokabiliyor.

Bunlar gericiliğin ayak sesleri değil artık, davullu-zurnalı ta kendisi. Sistem bedenler üzerinden ahlakçılık yapıp kendine benzemeyenleri öğütmeye başladığına göre, gericilik konusunda umarım hala tereddütleri olan kalmamıştır; Hani iktidarın muhafazakar olmasına rağmen uzun vadede bile gericiliğin geleceğine inanmıyordu ya bazıları ve muhafazakar iktidara inanmalarının, güvenmelerinin ifadesi hep, "İyi şeyler de yapıyorlar, bunu nasıl inkar edebiliriz"di... Kaşıkla verip kepçeyle aldıktan, bana memem üzerinde egemenlik kurduktan sonra neye yarar yapılan iyi şeyler. Sunucunun memesinin bazılarına dert olmasının nedeni de iktidarın gerici zihniyetinin uzantısından başka bir şey olabilir mi? Sunucunun memesinden Bakan'ın bireysel olarak rahatsız olduğuna inan var mı?

Not: Sapıklıkların sebebi çıplaklık veya özgür cinsellik değil, insanın kendini gerçekleştirmesini sağlayan unsurların ahlak gerekçesiyle engellenmeye çalışılmasıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder