16 Eylül 2013 Pazartesi

Haber konusu sadece transseksüellerin başına gelen zorbalıklar değil...


İstanbul'da bir transseksüele müşteri olarak yaklaşıp arabasına alan iki kişi, önce transseksüeli gasp ediyor, sonra öldürmekle tehdit ediyor, tecavüze yelteniyor, darp ediyor, sonra da boğazını kesip sokağa atıyor. Transseksüel saldırganların arabasının plakasını alıp karakola gittiğinde polis, "olayda çelişki var" diye ilgilenmiyor. Transseksüelin ifadesi, transseksüel karakola LGBT aktivistleri ve kamerayla gittiğinde alınıyor ancak. Akabinde, bir kaç saat sonra saldırganlar yakalanıyor.

Bu haberi ve ayrıntılarını, sosyal medyada bir arkadaşın paylaşımıyla ulaştığım Pembe Hayat derneğinin sitesinde okudum. Bense internetteki gazetelerden haberleri her gün, her saat tarayan bir kişiyim. Burada asıl haber aslında bir transseksüelin mağduriyetiyle birlikte, devletin kolluk gücünün ayrımcılığı ve duyarsızlığı, sonra da bu durumu pekiştiren medyanın ilgisizliği. En eşitlikçi, en sosyalist, en objektif yayın organları bile LGBT'lerin başlarına gelen zorbalıklara münferit olaymış gibi yaklaşıyor.

LGBT'ler bilinçlenip güçlenmediği sürece değişen çok şeyin olmayacağını söylemekten gına geldi artık, ama insan olmak yeterli değil mi insanlara yapılan zalimliklere karşı birazcık olsun hassas davranmak için?

Polislerin LGBT'lere karşı ilgisizliği bir çoğuna masal gibi gelecektir mutlaka ama siz LGBT olup hiç şiddete, gaspa maruz kaldınız mı? Oysa vatandaşından polisine, yargısından yasasına kadar LGBT'lere karşı yok sayma ve yok etme politikası uygulanmaktadır. Bunu anlamak için de BİRAZCIK insan olmak yeterli!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder