Kıbrıs'ta iki erkek bir pansiyonda eşcinsel ilişkiye girdikleri iddiasıyla tutuklanmışlar. Gerekçeyse doğaya aykırı cinsi münasebette bulunmakmış. Şikayette bulunanlar da durumdan rahatsız olan komşularmış. İşin eşcinsellik adına üzücü tarafıysa, eşcinsellikle itham edilen ve odasına daha önce de erkek aldığı edilen kişinin, bekar bir erkek olduğu için iftira atıldığını söyleyerek eşcinsel olmadığını savunması. Ve sırf eşcinsel ilişki yüzünden bu kişiler 1 gün tutuklu kalıyorlar. Eşcinsellere yapılan bu insanlık dışı muamelenin dayanağı ise Kıbrıs Türk yasalarına göre doğaya aykırı olduğu için eşcinselliğin suç sayılması ve 5 yıla kadar hapis cezası öngörmesi.
Madde madde gidersek, eşcinsel ilişkinin hala suç sayılması insanlık adına utanç verici bir durum. Eşcinseller heteroseksüellerin diyelim ki A şeklindeki cinsel yöneliminden rahatsız olmuyorlarsa, heteroseksüeller neden eşcinsellerin B şekli sayılabilecek farklı cinsel yöneliminden rahatsız oluyor? Yoksa siz gerçekten eşcinsel misiniz de eşcinsellikten, eşcinsellerden rahatsız oluyorsunuz?
Hala daha istenmeyen komşular listesinin başında eşcinseller geliyor. Yirmi senedir araştırma yapılıyor, istenmeyenler hiç değişmiyor. Önce eşcinseller, sonra ateistler. İnsan bir gram da olsa hoşgörüsünü, sevgisini arttıramaz mı farklılıklara karşı? Her geçen yıl bu nefret oranı azalmıyor, artıyor daha.
Peki kim bu eşcinsel komşulardan nefret eden diğer komşular? Yüzde on çoğunluğa göre hiç mi eşcinsel komşu yan yana düşmüyor da bu nefret oranı azalmıyor. Sakın eşcinsellerden nefret eden komşular da homofobik, kendisiyle barışamamış, bastırılmış eşcinseller olmasın? En azından % 8-10 üzerinden eşcinsel nüfusu düşünürsek, bütün heteroseksüeller eşcinsellikten nefret etse bile on kişiden biri eşcinsellerden nefret etmeyen çıkar ama neredeyse herkes eşcinsellerden-eşcinsellikten nefret ediyor.
Heteroseksist olmayıp heteroseksist düzene itiraz etmeyen heteroseksüellerin de, heteroseksist yasa koyucular kadar suçlu olduklarına inandığım için, artık hepsini aynı kefeye koymaktan rahatsızlık duymuyorum. Sunulan fırsatlardan istifade edeceksin, sonra da eşitlikten bahsedeceksin. Rahatını bozmayıp farklılıkların-eşcinsellerin yanında olmadıktan sonra eşitlik mi olur?
Bir de işlerine gelince yasaları, işlerine gelmeyince ahlak gibi geleneksel maneviyatları devreye sokuyorlar. Bilmem kaç yılından kalmış bir yasanın ilkel maddesine dayanarak mı Avrupa Birliği'ne girecek bu ülke.
Yasaları suçluyoruz, ahlak anlayışını suçluyoruz, komşuları suçluyoruz da, eşcinselliğini inkar eden, kendisine eşcinsellik iftirası atıldığını söyleyen ötekileştirilmişlerin hiç mi katkısı yok, hiç mi suçu yok eşcinselliğin suç sayılmasında? Herkes her türlü ayrımcılığa karşı, ayrımcılığa uğrayanların yanında durabiliyor, "biz de sizdeniz" diye ama bırakın eşcinsel olmayanı, eşcinseller bile "eşcinseliz" diyemiyorlarsa, demiyorlarsa, eşcinselliği hastalık ve sapıklık bahanesiyle, doğaya aykırı gerekçesiyle suç sayan zihniyet mi kurtaracak eşcinselleri-iftiraya uğrayanları. Yoksa eşcinsellikle itham edilenler veya eşcinseller de mi eşcinselliğe karşılar. Ne yazık ki öyle!
Eşcinsellik cinsel ilişki barındırdığı için genellikle kabul edilmiyor, ahlaksız bulunuyor, suç sayılıyor. Cinsellik içeren bütün yönelimler suç sayılmalı öyleyse. Eğer eşcinsellerin yönelimi duygusal bazda kalsaydı gene suç sayılacak mıydı? Hiç zannetmiyorum. Yoksa o zaman herkes suçlu sayılabilirdi: Çünkü duygusal bazda herkes eşcinsellik yaşıyor neredeyse farklı boyutlarda.
İnsan kendini, sevgisini de inkar ediyorsa, "iftira" diyorsa, eşcinselliğin, eşcinsellerin işi hiç de kolay değil. İnsan sevgisinden, aşkından, ilişkisinden utanır korkar mı ya? Bu nasıl bir yaşamaktır? Ben ölceksem kendimi inkar etmek yerine eşcinselliğim yüzünden öleyim daha iyi.
Empati kurmaya çalışıyorum eşcinselliğiyle barışamayanlarla. Topluım bana tek ben eşcinsel olsam da sırtını dönecek, aşağılayacak, dışlayacak, beni aç bırakacak, hatta idam edecek, ama insanın kendi olmasından utanması, korkması, kendini inkar etmesi aklımın aldığı bir şey değil. Hadi diyelim yaşı küçüktür, bağımsızlığını kazanamamıştır ama koskoca adam olup da hala kendini bulamamışlara akıl-fikir erdirmek çok zor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder