O yüzden dizileri bile izleyemiyorum, bir tokat sahnesi yüzünden bile. İzlediğim dizide adam sevdiği kızı elde edebilmek için yalan söylüyor, iftira atıyor, çevresindekiler de aynı yolun yolcusu oldukları için buna inanıyorlar, o yolun yolcusu olmayanları bile baştan çıkarıyorlar, o yolun yolcusu olmak istemeyenleri de pes ettirmek için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Doğru söylemek, doğrucu olmak kötü bir şey, yanlış bir şey, düzen bozan bir şey olarak algılandığı için kabul görmüyor, barındırılmıyor. Onların gözünde deli oluyorsun, deli ediyorlar, delirtiyorlar, ötekileştiriyorlar, kendini korumak için yalnız kalmana bile izin vermiyorlar. Ya dahil olacaksın bu dünyaya, ya da cahil!
Uymadı mı uymuyor bir kıyafet üstüne müstamel yaşayamıyorsan eğer. Bazıları kendileri olmaktan feragat edip, başkaları adına yaşayabilirler ama bazıları da kendileri olarak zor yaşamayı kolay ama eğreti yaşamaya tercih ederler.
Beklentileri yoktur bu dünyadan, olamazda yapılarına uymadığı için yalakalık, dilencilik. Küçücük sevgi kırıntılarıyla yetinmeye çalışırlar kendi kurdukları sevgi dünyalarında ama buna da izin vermezler sevgi diliyle konuştukları için anlaşılmak istenmediklerinden.
Çarklar çıkara göre kurgulanmıştır ve kendine benzemeyenleri, özellikle benzemek istemeyenleri sindirecektir. Çünkü saf kalabilmek aptal anlaşılmana sebep olacaktır, enayi gibi hoyratça kullanılmana sebep olacaktır.
"Onların" anlayacağı dilden konuşmaktan başka, "Onlara" hadlerini bildirmekten başka çare yoktur. Çünkü onların kendilerini bir şey zannetmelerine sebep olmak da bir hatadır, bir suçtur. Nasıl olsa iyi olmakla kaybediliyor, bari onların daha fazla kötü olmalarına engel olarak kaybetmek bir işe yarayacağı için, kötü olmak suçuna ortak olmamış olarak vicdanımız rahat olur bari.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder