Harakiri, Japonlara özgü, mesela kaza sonucu bile olsa bir yanlış yaptıkları zaman onurlarını korumak için, karınlarını bıçaklayarak veya kılıçlayarak kendi kendilerini öldürme biçimidir.
Bir Japon atasözü der ki; senin değilse alma, doğru değilse yapma, gerçek değilse söyleme, bilmiyorsan sus. Yoksa hırsız, aptal, yalancı ve cahil konumuna düşersin.
Japonların gelişmiş ve medeni bir toplum olmaları; yaşam felsefelerinin başta dürüstlük üzerine kurulmuş olmasındandır. Ondan sonra da akılcı, mantıksal ve bilimsel olmalarıdır.
Japonlar ne Hristiyan, ne Müslüman, ne de Musevidir. Onların Tanrıları dürüstlük ve saygıdır. Onlar doğada varolan her şeyin bir ruhu olduğuna inanırlar ve bu ruhlara saygı duyarlar. Bu inanca göre kişilerin mal mülk edinme gibi maddi hırslardan arınması gerekmektedir.
Mesela depremin Tanrı'dan geldiğine değil de, bir fay kırılması olduğunu bilirler ve buna göre bina yaptıkları için, yeryüzünde en şiddetli depremler Japonya'da olmasına rağmen, depremlerde bir kişi bile ölmez.
Japonya'da eğitim çok önemlidir. Japonya’da ulusal bütçenin %12’si eğitime ayrılırken sadece %7,7’si askeri harcamalara ayrılmaktadır. Eğitim sistemi çalışkanlık, bireyin kendisini sorgulaması ve düzenli çalışma alışkanlıklarının edinilmesinin gerekliliği üzerine kurulmuştur. Okulların % 90’ında jimnastik salonu, % 75’inde yüzme havuzu bulunmaktadır. Japon okullarında hademe veya hizmetli yoktur; bütün işleri öğrenciler ve öğretmenler işbirliği içinde yaparlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder