16 Şubat 2018 Cuma

Eşcinsellik hastalık mı dediniz; E, cahilsiniz düpedüz!

Eşcinsellerin hasta olduğunu nasıl teşhis ettiniz, niye tedavi edemediniz peki? Malityeti ne kadar bu tedavnin, hangi ilaç kullanılıyor, tıp literatüründe hangi hastalık sınıfına giriyor..?

Kuzum siz eşcinsel estetiğini hazmedemiyor musunuz yoksa?!


21. yüzyıldayız, bilgi ve iletişim çağındayız ama insanlar hala daha homofobikler ve eşcinsellik hastalık mı? diye soruyorlar.
Hastalık nedir; bir insandaki ruhsal ve fiziksel rahatsızlıktır.
Eğer ben eşcinsel olduğumu söylemesem eşcinsel olduğumu nereden anlayacaksınız, dolayısıyla hasta olduğumu...
Eşcinselliğin dışa vuran veya kişiyi rahatsız eden bir tarafı yok ki hastalık sayılsın.
Bir insan eşcinselim diyorsa, pat diye hastalık teşhisi konuluveriyor hemen.
Peki nasıl tedavi edeceksiniz..?
Ruhsal terapi mi yapacaksınız,
hacıya-hocaya mı götüreceksiniz muska yazdırmak için,
eşcinsellik günah diye psikolojik baskı mı uygulayacaksınız,
yoksa eşcinsel ilişki düşünürken elektirk verip işkenceyle eşcinsellikten mi soğutacaksınız,
yoksa şiddet mi uygulayacaksınız..?
Eşcinsellik tedavisi safsatasını, ancak bilinçsiz, kendisiyle-eşcinselliğiyle barışamamış bireyler üzerinde gerçekleştirme fırsatı bulabilirsiniz; çünkü onlar kendileriyle barışamadıkları için toplumsal veya kişisel sebeplerden dolayı, sizin nefretinize zemin hazırlamış olurlar ve ikna olabilirler tedavi olmak için.
Peki bugüne kadar kendini kandıranlar dışında, hastalıkmış gibi tedavi edilmeye çalışılması sonucu eşcinselliğinden kurtulup da heteroseksüel olan eşcinsel var mıymış?
Bakınız, heteroseksüel ilişki yaşayan bir eşcinsel, eşcinsellikten kurtulup heteroseksüel olmuş, yani sizin tabirinizle tedavi olmuş falan demek değildir.
Çünkü heteroseksist bir toplumda zaten eşcinsellerin büyük çoğunlkuğu toplum baskısı sebebiyle heteroseksüel evlilik ve ilişki yaşamak zorunda kalmaktadır.
Çıkıp da açık açık eşcinselim diyemiyorlar korkularından. Çünkü öldürüyorsunuz eşcinselleri.
Onlar da ne yapıyorlar; gizli gizili eşcinsel ilişkilerini devam ettiriyorlar.
Canlı tarihinden beri her coğrafyada ve her canlı türünde eşcinsellik görülmektedir doğanın bir gerçeği olarak.
Bu hasatalık falan olsaydı, gelip geçici bir şey olmaz mıydı?
Eşcinselliğe bakış açısı da zaman ve kültüre göre değişim göstermektedir.
Demokratik toplumlarda eşcinselliğe bakış açısı daha esnektir ve hastalık olarak kabul edilmemektedir ve eşcinsellere heteroseksüeller kadar eşit haklar verilmektedir, hatta tedavi etmek falan homofobi sınıfına girip cezalandırılmaktadır; İran gibi Müslüman toplumların idamla cezalandırmasının aksine.
Çünkü hastalık olan homofobobi-eşcisnel karşıtlığıdır ve bunun da ilacı demokrasi ve bilgidir.
O zaman ne oluyor Türkiye eşcinselliği resmi olarak tanımadığına ve de homofobik bir toplum olduğuna göre; demokratik ve bilgi toplumu değil.
Bakınız, eşcinseller ne ayrı bir dünyadan geldiler, ne de eşcinsel anne ve babadan...
Doğanın yapısında, insanın genetiğinde var ki eşcinsellik, heteroseksüel ilişki sonucu heteroseksüeller gibi eşcinseller de doğmaktadır.
Hiçbir canlı türü de insanlar gibi, neden eşcinsellik var diye bundan rahatsızlık duymamaktadır.
Zaten eşcinselliği hastalık diye tanımlayıp tedavi etmeye ve ettirmeye çalışanlar, tedavi olmak isteyen homofobik eşcinselleri alet ediyorlar maddi ve manevi çıkarlarına.
Bilinçli bir eşcinselin karşısında yavan kalır eşcinsellik hastalık diye diretenler, baş edemezler; çünkü mantıklı savunu karşısında pes ederler. Hadi etmesinler sıkıyorsa!
Eşcinselliğin ne olduğunu da açıklayayım bir kez daha...
Eşcinsellik, hemcinsinden duygusal veya fiziksel anlamda hoşlanmaktır. Heteroseksüellik gibi bir cinsel yönelimdir.
Yani erkek olmak veya kadın olmakla alakası yoktur; etrafınızda gördüğünüz travestiler, bilinçsiz eşcinseller olduğu için kafanızı karıştırmasın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder