Her yer gökkuşağı!

Denizli'de "Onur Yürüyüşü" yapmayacağım..! Ben o yürüyüşü her gün sokağımdan açık bir eşcinsel olarak geçerek yapıyorum zaten! Çünkü benim için her yer gökkuşağı!

Tabiki de bu olayın kişisel boyutu... Tabiki de görünürlüğün her türlüsüne varım ve destekliyorum, yapılanları da gıptayla takip ediyorum ama bu işler biraz emek ve çaba gerektiriyor, bilinçlilik gerektiriyor, egoların ve çıkarların bir tarafa bırakıldığı toplumsal fayda adına samimi bir gönüllülük gerektiriyor, kişiler için olmasından çok eşcinsellik adına bir mücadele gerektiriyor. Ego diyip geçmeyin... Çünkü ego denilen şey öyle gem vurulamaz ve bencilce bir şey ki, bir çok insanın geleceği bile bunun için yok sayılabiliyor. Mesela biz Denizli'de eşcinsellikle ilgili olarak iki yıl bir şeyler yapmaya çalıştık ama bazılarının hazımsızlıkları her şeyi berbat etti. Onlara da diyeceğim o ki neredesiniz şimdi? Bu işler öyle uzaktan kumandayla egolara, kariyerlere, her türlü çıkarlara alet edilecek bir şey değil. 

Tabi ki bir şeyler yapmak isterdim her şeye rağmen ama önce samimiyet gerekiyor, bu işe yani kişinin kendi davasına baş koyması gerekiyor, biraz cesaret gerektiriyor, biraz bencil olmamak gerektiriyor, ben bu işi başardım demek için değil de haklar elde edilinceye kadar yapılması gereken bir vazifeymiş gibi yapmak gerekiyor. Bu işler her gün kamufle olup da bir gün karnavallaşmakla olmuyor. Tabi görünür olmak görünür olmaktır güçlü bir ses çıkarmak için ama saygının olmadığı bir ortamda da insan bulunmak istemiyor. Benim komple kişilik onurum, eşcinsel onurumdan önce geliyor ne yazık ki. Çünkü ben sadece eşcinsellikten ibaret bir insan değilim. Yani eşcinselliğim için bütünümün çiğnenmesine izin veremem. Hem ben artık 50 yaşına gelmiş bir adamım değil mi..?!! Çünkü bu yaştan sonra insan daha cesur olduğu için, korkaklar arasında çıkıntı yaratıyor! 

Hazırladığım bir boşür bile etiketim yok diye bana ulaştırılmıyorsa, belli branşlardaki eşcinsel bile olmayan uzman kişiler kamufle bir şekilde de olsa bu işi daha güzel bir şekilde yapabilirler diye düşünüyorum!!! Ahlakçı bir ülkede seks işçiliği yapan travestiler de çok güzel queer politkayı temsil edebilirler diye düşünüyorum. Çünkü işin sonunda heteroseksizme dahil olmak var! Heteroseksizm, heteroseksizme gönüllülerin mücadelesini daha bir onaylayacak ve destekleyecektir diye umuyorum! Çünkü sahte de olsa erkeklik ve kadınlık daha az tehdit eder erkek egemen sistemi. Aslında ben inanmadığım LGBTİ+ anlayışına da sanki inanıyormuş gibi görünmek de istemiyorum. Ben Onur Yürüyüşü gerçekleştirirsem, inanmadığım şeylerin arkasında durmak bana çok samimiyetsizce, çok yüzsüzce ve onursuzca gelir. Herkes inandığı şekilde yaşasın, inandığı şekilde görünür olsun, istediği şekilde onur mücadelesi versin. 

Ben doğama inanıyorum, doğamın beni yarattığı şekilde yaşamaktan çok memnunum ve doğal olan şeyin mücadelesini vermek istiyorum. Benim için varolan, doğduğum bedendeki cinsel yönelimimdir. Ben eşit ve özgür yaşamak için bedenimden vazgeçmeyi düşünmedim, düşünmüyorum, düşünmeyeceğim, düşünemem de. Ben inandığım kimliğim için de daha önce defalarca dediğim gibi, her gün sokağımdan başım dik ve onurlu bir şekilde açık eşcinsel olarak geçiyorum, onurlu yürüyüşümü yapıyorum, onurumu muhafaza ediyorum. Sadece sokağımda değil, bulunduğum her yerde ve beni tanıyan herkese karşı eşcinselliğimi onurlu bir şekilde gösteriyorum. Bir şeyleri yapmış olmak için değil, inandığın için yapmak en önemlisi. Ben kendime inanıyorum ve açık eşcinsel olarak yaşıyorum, sesimi de gitmesi gereken her yere duyuruyorum.