22 Nisan 2017 Cumartesi

TRT Sabahat Akkiraz'ı yasaklarsa; İşte size modern ve özgür Türkiye!



TRT, yani Türkiye Radyo Televizyon Kurumu, Sabahat Akkiraz'ın yaptığı programa, referandumda Hayır dediği için, hayır kampanyasına katıldığı için yasak getirmiş. TRT, Sabahat Akkiraz'a yasak getiryor düşünebiliyor musunuz. Gerekçe de kendilerine, kendi politikalarına hayır demek. Bu kafayla gidilirse, evet diyenler de gün gelip hayır diyecektir. Çünkü baskı ve yasaklarda ipin ucu bir kaçarsa, büyür de büyür ve muhafazakarlar bile bu baskı ve yasaklardan rahatsız olmaya başlar.

Şimdiii... Yılar önce TRT'nin Eurovision'a katılmama gerekçesinin eşcinsellik olduğunu söylediğim zaman insanlar bana gülüp geçmişti. TRT homofobik ve cinsiyetçi dediğim zaman, olaya çok dar baktığımı söylemişlerdi. Demiştim ki, TRT gün gelecek katılmadığı gibi Eurovision'u yayınlamayacak bile. O kadar da değil demişlerdi. Ne oldu? Hala daha oylama sistemini bahane edip katılmıyorlar. Jüri koltuğuna hepsini TRT'den oturtsanız bile TRT Eurovision'a gene katılmaz biliyor musunuz? Çünkü TRT zihniyetliler baldırı çıplak görmek istemeyecektir (o yüzden Hadise'den sonra kadın yarışmacıyla katılmadı ya), erkek erkeğe ve kadın kadına öpüşen insanlar görmek istemeyecektir, dolayısıyla Türk halkının ahlakını muhafaza etmek için göstermek istemeycektir. Eurovision'un adı çıkmış zaten eşcinsel şarkı yarışmasına, TRT'nin ne işi olabilir ki oralarda. Türk(i)vizyon bize çok bile ama o da tutmadı.

80'lerde falan TRT Denetleme Kurulu vardı kadın sanatçıların dekoltelerini iğneyle tutturarak kapatmaya çalışan meme çatalı gözükmesin diye... 21. yüzyıldayız; şimdi hepten yasaklar var artık; uyarı bile yok. Çocukluğumdan bugüne geçen 40 senede modernleşmek yerine bu kadar muhafazakarlaşmak düşündürücü. Askeri yönetim bile insanların çıplaklığıyla bu kadar ilgilenmezdi. Biz Seyyal Taner'lerin tangalarla, mayolarla TRT televizyonunda boy gösterdiği dönemin insnalarıyız.

Şimdi diyebilirsiniz ki, ne alakası var ahlakçılıkla siyasi yasakların? Hepsi aynı yola çıkıyor. Baskının her türlüsü baskıdır, yassahların hepsi aynıdır. Hepsinde çünkü muhafazakarlık vardır, tutuculuk vardır, özgürlük karşıtlığı vardır...

Seyyal Taner'li günler....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder