İsteyen istediğini yapsın kime ne, bana ne ama eşcnselliğin sonu seks işçliğine gidiyormuş gibi kimse eşcinselliği ve eşcinselleri aciz göstererek homofobiyi körükleyemez.
Bir arkadaşım eşcinselliğini savunurken çocukken tacize bağlamıştı. Annesi de hadi çocukken bir kere böyle bir şeye maruz kaldın, büyüyünce de mi taciz ettiler sana demiş. İnsandır, düşer-şaşar ama istiyorsa kalkar da. Mağduriyetimize hep gerekçe sunmak ne kadar inandırıcı? Kendi iradesizliğimiz, beceriksizliğimiz de olamaz mı mağduriyetlerimizin sebebi? Herkesin kendi çapında idaresini sağlayacağı dünyalar vardır biraz dişini sıkarsa. Zaten kolay hayat mı var? Seks işçiliği kolaya kaçmak desek alınırlar şimdi.
Bazı arkadaşlarımız var geceleri para için seks çarkına çıkmayı, sanki podyuma çıkıyormuş gibi keyifle yapıyor. Sonra da sızlanıyromuş numarası yapıyor. Ben seks işçiliğni, seks keyfini paraya dönüştürmek olarak görüyorum. Mesela ben inşaat işçiliğini çok ağır geleceği için yapamam. Yapamayacağım bir şeyi yapmak istemem ve yapmak istemediğim bir şeyden de keyif almam. Kendimi zorlayarak inşaatta çalışıp da sızlanmam ne kadar inandırıcı olur? Seks işçilerine sorsan kabul edileseler inşaatta bile çalışacaklardır. Ama yemezler.
Aslında seks işçileri seks işçiliğini bile isteye yapıyorlar. Yaparlarsa da yapsınlar kime ne ama ahlakçı bir dünyanın ahlakçılığını bu şekilde yıkmaya çalışırken, karşılaşabileceğimiz olumsuzlukları göze almalıyız. Kaldı ki seks işçilerinin ahlakçılığı yıkmak gibi düşünceleri de yok. Onların derdi seks işçiliği! Hani ahlakçı dünyayı yıkmak için seks işçiliği yaptıklarına inansam, şapka çıkaracağım, alkışlayacağım. Onlar daha da bir ahlakçılar biliyor muysunuz? Savunuları hazır; mecburiyetten yapıyorlar-MIŞ!
Hani çok da kötülemiyorum seks işçiliğini; çünkü ahlakçı dünyanın gazını boşaltması için bir gereklilik de ama bu gaz boşaltma işi ticarileşmek yerine özgürce ve keyif alarak yapılmalı bence. Biliyor musunuz, seks işçileri parasız seks yapanlara kızıyorlar ekmeğimize kan doğruyorsunuz diye. Böyle de bir şey var. Ama ben seks işçiliğini, asgari ücret düzeyinin falan iyileştirilmesi gereken bir meslek gibi düşünmüyorum. Eskiler yeni başlayanları falan kendi civarlarında barındırmamaya çalışıyor, onu haraca bağlamak babında falan ondan nemalanıyorlarmış.
Nerden mi geldi bütün bunlar aklıma... Sormayın.. Daha düne kadar ailesiyle eşcinselliği yüzünden zırlayan eşcinseller, seks işçiliği yapmaya başlayınca sanki dünyanın bütün bilgisini yutmuş gibi nasıl bir özgüven patlaması yaşıyorlar biliyor musunuz her şeyi biliyorlarmış gibi, her şeyin en doğrusunu biliyorlarmış gibi? Gerçek anlamda bilgisi olmayanın bilinci olmaz, bilinci olmayan eşcinselin de sağlıklı bir hak mücadelesi olmaz. Eşcinsellerimizin tek bildiği seks ve para, bir de özgürlüğe tezat düşse de ahlakçılık ve cinsiyetçilik.
Eşcinseller sınırsızca seks yapabilirler, yapmalılar da ama bazı eşcinsellere eşcinelliği zavallı konumuna düşüremezler. Ne demek mecburen seks işçiliği yapıyorum. O kadar da zavallı değiliz be. Kimse bir insana cinsel yöneliminden dolayı aciz muamelesi yapamaz, çünkü aciz değildir eşcinseller. İnsan istedikten sonra sıfırdan fabrika kurar. O kadar ağır bir şeyse seks işçliği, daha hafif yollardan para kazansınlar öyleyse. Örgütlerin seks işçiliğini savunmasıysa, eşcinsel mücadeleye gölge düşürüyor inanın. Bizim derdimiz mecburiyetlerimizi savunmak değil, haklarımızı savunmak olmalı.
Çünkü eşcinsellik denilince insanların aklına seks işçliği geliyor ve bu da eşcinsellerin daha da ötekileştirilmesine sebep oluyor. Altını tekrar çiziyorum. Eşcinselliğin seks ile yan yana gelmesine bir şey demiyorum, hatta gurur bile duyarım bundan. Çünkü seks dünyanın en güzel şeyi ama eşcinsllerin aciz gösterilmesini sevmiyorum. Dünyada yapabilecek o kadar çok iş varken niye seks işçiliğine mecbur kalayım ki. Paramızı da kazanıyoruz, keyfimizi de yaşıyoruz kime ne derseniz amanna. Eşcinselliğin sonunun seks işçliği gösterilmesi, homofobiyi körüklüyor inanın.
Türkiye'deki bir LGBTİ (trans desek daha doğru olur) dernek başkanı bana, ben "transseksüellik bedeniyle barışamamış bir eşcinsellik" diyince, beni tongaya düşürmek için kışkırtmaya çalışmıştı "Ben o***puyum, öldürecek misin beni?" diyerek falan. Ben de ona yapımda olan şeye istinaden sevgiden bahsetmiştim. Düşünüyorum de LGBTİ derneklerini kimler yönetiyor, savundukları şeyler neler, ağızları acı biber sürülesi... Hayat mı bu hale getirmiş bunları? Hayır. Hayat sadece varolan yapısal gerçekleri ortaya çıkartır. Sonra da benim gerçekleri dile getirmemden rahatsız oluyorlar. E yapmayın siz de o zaman. Yanlış şeyler üzerinden beni yaralamaya çalışırsanız, kendi olumsuz taraflarınızla gerçekleriniz de kendiliğinden ortaya dökülür böylece.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder