Dindar eşcinseller bir dernek altında toplanmışlar. Adına da MEŞCİD demişler. Yani Müslüman Eşcinseller Derneği. Onlar için cinsel yönelimleri bir kargaşaymış. Bunda dini inançlarının payı büyükmüş.
Zaten mantıklı düşünen bir insan ya dine inanmaz, ya da eşcinsel olmaz. Çünkü din eşcinselliği lanetliyor. Eğer eşcinselliğine gem vuramıyorsan, demek ki eşcinsellik doğanın bir gerçeğidir. Problem burada eşcinsellikte değil, dindedir. Sanırım dinle kimliği arasında kalanlar, bu konuda bilinçli olmayanlar ve de bilimden uzak kalanlar veya yapısal olarak dine yatkın olanlar. Müslüman eşcinsel olunabilir ama heteroseksizmin etkisinde olmayan bir din eşcinselliği kabul edebilir ancak. Şu aşamada heteroseksizmden bağımsız bir din olamayacağına göre de (Çünkü dinler heteroseksisttir), Müslüman eşcinsel olunsa bile, din eşcinselliği kabul etmeyeceğine göre, bu durum eşcinsellerin kafasında hep bir kargaşa yaratacak, bu da eşcinsellikleriyle barışmalarının önünde hep bir engel olacaktır.
Aslında eşcinselliğin dinle tezat oluşturduğunu söylemek bile, sorunun asıl kaynağının heteroseksizm olduğunu görememektir. İnsanlara yön veren heteroseksist değerler ama heteroseksist değerleri koyan da heteroseksizmden başkası değil. Eşcinselliğe sorunlu bakış açısından kurtulmak için, önce bunu görebilmek gerekir.
Müslüman üniversiteli bir eşcinsele hocaları, "Buna alış, bu senin kimliğin" demişler ama o erkeklere eğilimi olmasına rağmen içinde erkek olma arzusu olduğu için, kız arkadaşının, sevgilisinin olmasını istiyormuş. Bir eşcinselin erkek-heteroseksüel olma isteği bir arzu mu, yoksa heteroseksist yaşamı içselleştirmenin bir baskısı sonucu mudur? Arzu insanın yapısının ne istediği değil midir?
Bir tanesi de diyor ki, "Bir eğilim hissediyorsun ama böyle bir şey istemiyorsun". Eşcinseller için, eşcinsel yaşamın dışında da bir yaşamın olması gerektiğini savunuyor. Bir kere eşcinselliği hissedip de istememek, özgür iradeyle alakalı olamaz. Hissettiğin bir şeyi istemiyorsan, bunda çevrenin baskısı vardır mutlaka. Ve eşcinsellik konusunda kendi inancının doğruluğuna inanıp, eşcinsel olup da eşcinselliği gerçekleştirmenin tek doğru olduğunu savunanları cahillikle suçluyor. Heteroseksüeller nasıl heteroseksüelliğin tek doğru olduğuna inanıp bu şekilde gerçekleştiriyorlarsa kendilerini, eşcinselliğin de alternatifi heteroseksüellik olabilir mi?
Müslüman eşcinseller, hak mücadelesi yapan eşcinsellerin özgürlük propagandaları nedeniyle kendi seslerinin duyulmamasından şikayetçiler. Müslüman eşcinselliğin yenilir yutulur bir tarafının ve de özgürlükle alakasının olmadığı için seslerinin duyulmasının bir lüzumu olabilir mi? Lanetlenmek için mi dini benimseyecek eşcinseller, yoksa kendi içlerinde çatışma yaşamak için mi? Yapılarında dine yatkınlık olanların manevi olarak kendilerini din yoluyla tatmin etmeleri için, dinin eşcinselliği kabul etmesi gerekmez mi öncelikle?
Aslında Müslüman eşcinsellik bana göre acizlikten başka bir şey değil ama Müslüman eşcinsellere göre eşcinsellerin cinsel yönelimleriyle barışık olması, eşcinseller için tek çözüm değilmiş. Çünkü eşcinselliğiyle barışık insanlar da intihara kalkışıyormuş. Böyle eşcinsellerin ne kadar eşcinsellikleriyle barışık olduğu, ne kadar heteroseksizmin baskısında kurtulabildikleri tartışılır. Çünkü cinsel yönelimiyle barışık bir insan ne intihara kalkışır, ne de heteroseksist baskıya boyun eğer.
Müslüman eşcinsellerden bir tanesi de, "eşcinsellik belki benim kimliğim" derken, belki kelimesini kullanıyor. Eşcinselliğini kabul etmeye çalışıyormuş ama bu sefer de depresyona giriyormuş. Heteroseksüel sevgilileri görünce eksiklik hissediyormuş ama erkek sevgilinin bu toplumda imkansız olduğunu söylüyor. Bu da sorunun eşcinsellikte değil, heteroseksit toplumlarda ve heteroseksizmin etkisinde kalan eşcinsellerde olduğunu göstermez mi?
Gelelim zurnanın "zort" dediği yere. Müslüman eşcinseller tedavi olmak istiyorlarmış. Zamanında Amerika'da falan yapılmışmış! Müslüman eşcinseller de eşcinselliğin hastalık olduğuna inanıyorlar anlayacağınız. Ve LGBT örgütlerin eşcinselliği normal kabul etmeleri canlarını yakıyormuş. Böyle zihniyetteki eşcinsellerin gerçekten anlaşılacak ve desteklenecek bir tarafı olabilir mi? Eşcinselliğin değil, eşcinselliği hastalık olarak kabul edenlerin tedaviye ihtiyacı olabilir ancak. Heteroseksizmin egemenliği devam ettiği ve heteroseksüellik tek doğru olarak dayatıldığı sürece eşcinsel olmayanların da, eşcinsel olup da homofobiyi içselleştirenlerin de eşcinselliği hastalık olarak görmeleri kaçınılmazdır.
Bir tanesi, eşcinselliğin bir tercih olmadığının, eşcinsel yaşamı seçmemenin bir tercih olduğunun bilincinde olmasına rağmen, evlendiğini ve 8-9 senedir eşcinsellikten kurtulmak için tedavide olduğunu ama bir sorun yaşamadığını söylüyor. İnsanın eşcinselliğin bir tercih olmadığını bilip de, tedaviyle kurtulmaya çalışması başlı başına bir sorun değil mi zaten?
Eşcinselliklerine vurgu yapmalarının sebebiyse, Müslüman olanların eşcinsel olabileceklerinin görmezlikten gelinmesine inat olsun diyeymiş. Böyle bir cümle kurmak bile başlı başına sorunlu. Çünkü Müslümanlık kültürel, eşcinsellik yapısal bir durum olduğu için "Müslüman eşcinsel" denilmesi, eşcinselliğin yapısallığıyla tezattır; Eşcinsellik dini kimliklerin alt kimliği değil, ancak din gibi edinilmiş kültürel kimliklerin üst kimliği olabilir. Eşcinsel her yerde aynı eşcinseldir ama din gibi heteroseksist değerler inanılan kültürlere göre çeşitlilik gösterebilir.
Yalnız bu Müslüman eşcinsellerin doğru tespit ettikleri bir şey var. Cemaatlerin gizli eşcinselliğin kamuflesi olduğu. Bunun örrneklerine zaten medyada şahit oluyoruz zaman zaman. Bana göre de heteroseksist toplumsal değerler, gerçekleştirilemeyen kimliklerin bir kaçış ve heteroseksizme dahil olmanın veya dahil edilmenin kontrol noktası, heteroseksizmin kendi çıkarları için baskı ve dayatma gerekçesidir.
Eşcinselliği sapkınlık olarak gören cemaat, Müslüman eşcinsellerden birine, eşcinsellikten kurtulması için günde 100 kere tespih çekmesini önermiş. Tespihle kurtulunamayacağına inanan bu eşcinsel, terapiyle düzeleceğine inanıyor. Cemaatin önerisi daha teferruatsız olduğu için bana daha zararsız geldi! En azından maddi anlamda birilerinin çıkarına alet olmayacaksın terapi kandırmacasıyla. Hem tespih çekerken sakin kafayla kimliksel muhakeme yapma fırsatını da bulmuş olursun.
Müslüman eşcinseller-dinsiz eşcinseller, Kürt eşcinseller-Türk eşcinseller, zenci eşcinseller-beyaz eşcinseller, kadın eşcinseller-erkek eşcinseller, sağcı eşcinseller-solcu eşcinseller, sosyalist eşcinseller-liberal eşcinseller-muhafazakar eşcinseller(!)... Bunları geçebilir miyiz lütfen. Bunların cinsel yönelimle ne alakası var gerçekten? Cinsel yönelim bir yapıdır, hayatın olmazsa olmazıdır. Heteroseksüellik nasıl tartışılamaz ve de başka şeylerle karıştırılamaz bir realiteyse, eşcinsellik de öyle bir şeydir. Kültürel kimliklerden ayrı değerlendirilmesi gerekir. Ben bazen eşcinselliğe başka politik mücadelelerin karıştırılmasını samimiyetsizlik olarak değerlendiriyorum. Yanlış anlaşılmasın, eşcinseller başka haksızlıklara apolitik kalmalı demek istemiyorum ama bir insanın olmazsa olmaz temel ihtiyacı olan cinsel yönelim, kültürel değerlerle bir tutulmamalı. Ben bir eşcinsel olarak dinsiz de yaşayabilirim, farklı bir dilde de yaşayabilirim ama cinsel olarak kendimi gerçekleştiremezsem sağlıklı bir şekilde yaşayamam. Cinsel yönelimlerin kültürel konularla aynı platformda konuşulması bile eşcinsel haklarına gölge düşürüyor.
Eşcinselliğin alternatifi de olmaz, hiçbir ideoloji ve kültürel değer onun belirleyicisi de olamaz. Eşcinselliğin tartışılması bile abesle iştigaldir. Başka konularda veya kişisel olarak problemi olanlar da, başka şekilde çözüm yolları aramalı. Çünkü sağlıklı bir insanın heteroseksizme rağmen eşcinselliğiyle barışamaması söz konusu olamadığı gibi, "ben şu eşcinselim, ben bu eşcinselim" diye başka kimliklere eşcinselliği aracı edip de varolmaya çalışması da söz konusu olmamalı. Çünkü eşinselliğin şusu, busu olmaz, ancak kişilerin şusu busu olabilir. O yüzden ne başka kimlikler varoluşlarına eşcinselliği alet etmeli, ne de eşcinselliğin farklı ideolojilere ihtiyacı olmalı kabul edilmesi için. Söylediklerimi de ideolojik veya kültürel kimlikler üzerlerine alınmasınlar. Benim de hayata bir bakış açım var ama cinsel yönelimimle bakmıyorum!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder