26 Şubat 2013 Salı

Eşcinsellerin rahatsız edilmeden varolabilmesi mümkün müdür?

Ben de eşcinselim. "Ne olmuş yani" diyebilirsiniz. Gerçekten ne olmuş yani eşcinsel olunca. Hiçbir şey olmuyor açık bir eşcinsel olunca. Açılmayan eşcinseller, açık eşcinsel olmanın önemini ne kadar kavrayabiliyorlar bilmiyorum. Kimliğini içinde hapseden eşcinsellerin, transseksüellerin, zamanla bunun dayanılmazlığından dolayı kimliklerine kavuşmalarına rağmen, gene açık bir eşcinsel, transsesküel olmanın önemini ne kadar kavrayabiliyorlar onu da bilmiyorum. Gizliyken mutsuzlar ama açılınca gene mutsuzlar.

Düşünüyorum da mutsuzluğun sebebi toplumun kabul etmediği farklı cinsel kimlikler gibi görünse de, bunu tamamen bu farklılıklara ve farklılıkları kabul etmeyenlere yüklemek çok da doğru değil sanırım. Eşcinsellik, transseksüellik normal karşılansa ve kabul edilse LGBT'ler çok mutlu olacaklar mıydı acaba, yoksa akılları, fikirleri gene doğuştan gelen biyolojik bedenle örtüşen ve en normal sayılan heteroseksüellikte mi olacaktı?

Tamam, heteroseksist çevrenin farklılıkları inkar etmesinin farklılıklar üzerinde olumsuz bir etkisi var ama, varoluş adına mutlu olmak biraz da insanın kendi elinde değil midir? LGBT'ler kendileri olamadıkları için mi mutsuzlar, toplumun dışında kaldıkları için mi? Eğer kendilerini hissettikleri kimlikleriyle ifade edemedikleri  için mutsuzlarsa, ifade ettikten sonra da her ne şekilde olursa olsun açık olmaktan çok da rahatsız olmamalıyız öyleyse.

Hayatta engeller, zorluklar olabilir ama o engeller ve zorluklar önce kendi beynimizde değil mi? Kimliğimiz açık veya gizli kendini gerçekleştirmesine rağmen, kafamızın içindeki o engeller hala kalkmamış ki, hala mutlu değiliz. Hala kurtuluş aradığımızı zannediyoruz heteroseksizmden. Oysa biz heteroseksizm bulaşmış kimliklerimizden kurtaramıyoruz kendimizi. Öyle olmasaydı, bahaneler yaratırmıydık heteroseksim adına?

Tamam bu durumdan da, yani bizlere heteroseksizmin bulaşmasından ve kendimizi heteroseksizmden tam anlamıyla kurtaramamızdan da heteroseksizm ve devam eden baskısı sorumlu ama, "bizim hiç mi suçumuz yok?" diyeceğim ama, insanın yapısı devreye girince susmam gerektiğini biliyorum.

Bütün mesele doğamızla tam anlamıyla barışmak veya barışamamakla alakalı sanırım. Heteroseksizm de bütünün bir parçası olduğuna göre, zararlı taraflarımızdan ayıklanabilmemiz ve doğamıza dönebilmemiz için bütünsel bir evrim geçirmemiz mi gerekiyor? Mücadele ve yırtınmalarla gerçekleşen varoluşlar evrimin akışını fazla da etkilemeyen asilikler mi oluyor? O kadar da negatif bakmamalıyız tabi. En azından bütünün parçası olarak heteroseksist yapıyı hiçbir şekilde iplemeyen bireysel gerçek varoluşlar da var hayatta.

Bu yazıyı niye mi yazdım? Ben kendisini, kimliklerini gerçekleştiren eşcinsellerin açık olmalarından dolayı ifşa ve rahatsız edilme durumlarına inan(a)mıyorum. LGBT'lik her şekilde ifşa edilmeli, hatta rahatsız edilmeli LGBT'ler ki, varolabilelim her ne şekilde olursa olsun. Heteroseksizm, biz doğru veya yanlış olarak varolmadığımız için bu kadar güçlü.

Ne bekliyoruz biz LGBT'ler? Kimsenin bizi cinsel kimliklerimizden dolayı rahatsız etmeden yaşayıp gitmeyi mi? Biz neden engelleniyoruz? Hiçbir şekilde varolamamaktan değil mi? Kimliğimize kavuştuk ve heteroseksist-heteroseksist yaşıyoruz. Ne geçecek ötekileştirilmişliğin, ötekileştirilenlerin eline? Eşcinsellerin eşcinsel haklarına kavuşması gerçekten eşcinselliği ne kadar kurtaracak?

Ben, reddedilen-kabul edilmeyen taraflarımızla, heteroseksizme çıkıntılıklarımızla kabul edilirsek, eşcinselliğin veya transseksüelliğin, her türlü farklı cinsel kimliklerin o zaman kabul edileceğine inanıyorum.

Biz istiyoruz ki, heteroseksizm bizi rahatsız etmeden kabul etsin, biz de heteroseksist düzenin dengelerini bozmadan yaşayıp gidelim. Öyle bir şey olabilir mi? Öyle bir şey olsaydı heteroseksizm denilen şey olmazdı.

Hem ben heteroseksist değerleri hiçbir şekilde kabul etmediğim için, heteroseksizmle uyumlu bir eşcinsellik de istemiyorum. Heteroseksizmin formatladığı bir farklılığa inanmıyorum çünkü. Ben, ben olamam ki öyle ahlakçı veya tekdüze heteroseksist bir yapıyla. Belki de benim derdim en çok eşcinselliğimin kabul edilmeyişi falan değil. Her ne olursam olayım % 100 özgürlük, % 100 bir "ben"lik durum istiyorum.

Rahatsız edile-edile ama tam anlamıyla kabul edilmek istiyorum. Bazıları gibi bedensel kimliğimi bulmuşum, cinsel yönelimimi aşksal-aşksal gerçekleştirmişim, paramı da kazanıyoırum, hayatımı da yaşıyorum, "oh ne ala!" diyemiyorum. Bu mudur özlenen kimliksel durumlar? Ya eşcinsellik ve varolamamış eşcinseller ne olacak? Her ötekileştirilmişliğin arkasında, kendini mutlu ve huzurlu hissedip de rahatsız edilmek istemeyen bir eşcinsellik ve transseksüellik vardır.

Gören de herkes kurtarılmış da, bazıları da rahatsız edilmek istemiyor. Unutulmasın ki her sancılı bireysel varoluş, eşcinselliğin varoluşu adına artı bir puandır. Ötekisi öteki olarak varolmaya devam ettikten sonra ben öteki olmaktan kurtulamam ki. Amaç ötekiliği ortadan kaldırmak olmalıdır.

İstiyorum ki beni birileri işaret etsin, istiyorum ki birileri beni karalasın, birileri beni cinsel kimliğimden dolayı rahatsız etsin. Varolayım ki, kendimi savunabileyim. Varolayım ki birilerinden beni rahatsız ettikleri için hesap sorabileyim, sordurtabileyim. Yoksa yer altında gizli yaşamakla, yer üstünde rahatsız edilmeden yaşamak arasında hiçbir far yok, bence!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder