İnsanlara hiç güvenmiyorum, ölünceye kadar da güvenmeyeceğim? Sen insan değil misin diyebilirsiniz? Hayır ben insan değilim, bir hayvanım!
İranlı mültecilerinin Devlet tarafından kalmasına izin verilen şehirlerden biri de Denizli. Üç-beş İranlı arkadaşla tanıştım ama görüşmemizin bir sürekliliği olmadı. Bir mülteci arkadaşımız daha zor durumda olduğu için, onun talebi doğrultusunda elimden geldiğince yalnız bırakmamaya çalıştım onu. Yardım konusunda yol göstermek ve yanında olmak dışında yapabileceklerim kısıtlıydı. Her neyse bu arkadaşımız maddi imkansızlık yüzünden kaldığı pansiyondan ayrılmak zorunda kaldı. Çünkü çalışmak için iş de bulamıyor. Birisinin aracılığıyla başka bir pansiyon bulmuş. Odayı tam anlamıyla tutmaya giderken yanında beni de götürdü. Çünkü Türkçesi çok iyi değil. Anlaştık ama o gece yerleşmedi mülteci arkadaşımız. Çünkü eşyaları diğer pansiyondaydı. Ertesi gün eşyalarını getirip yerleşecekti. İşin kötü tarafı kira parasını peşin teslim etmemize rağmen o akşam sözleşme yapmamıştık. Oysa ertesi gün sözleşme yapacağına dair söz vermişti pansiyon sahibi. Bu akşam İranlı mülteci arkadaşımız beni aradı. Pansiyon sahibi daireyi vermekten vazgeçmiş. Sebebi de bir başkasına verecek olmasıymış. Şu anda da şehir dışında, Aydın'daymış. Yarın gelecekmiş.
Bu ne demek oluyor söyler misiniz? Parayı alacaksın, sonra vazgeçeceksin. İnsanlığa sığar mı bu davranış? Sonuçta orası müşterilerin kaldığı bir pansiyon ve sen paranı almışsın, her şeyi kabul etmişsin. Nasıl makul ve mantıklı bir açıklaması olabilir ki bu durumun? Hadi kiraya verilen yer ev olsa bir nebze olsun anlayacağım ama pansiyon gibi, otel gibi, apart gibi yerlere müşterinin biri gelir, biri gider. Eğer arkadaşımızı sorunlu bulduysan neden en baştan hayır demedin? Üstelik iş konusunda falan yardımcı olacağını söylemişti. Saf mıyım, salak mıyım ben de kendimi anlayamadım gitti? İçinde yaşadığımız kültürün insanlarını bu kadar iyi tanımışken nasıl hala insanlara inanabiliyordum, güvenebiliyordum ki? Yarın belki her şey yoluna girecek, büyük ihtimalle girmeyecek de, bari teslim ettiğimiz peşinatı geri alabilsek kolaycacık.
Parayı geri alamazsak Avukat bir arkadaşımızdan ne yapacağımıza dair talimatı aldım. Eğer sorun çıkarsa resmi yerlere müracat ederiz.
Şu anda sinirden gebermek üzereyim. Hadi her şey yoluna girdi diyelim. İnsanlar birbirine sıkıntı yaratıp, moralini bozma hakkını nereden buluyor acaba? Sözleşmeyi, imzayı bir yana bırakın, insanlığa sığar mı bu tür yamuk davranışlar? Sorsan insandırlar! Demek ki insanlık sadece imza ve yaptırımlarla mümkün oluyormuş. Vicdan denilen şey sadece göz boyamaca, hikaye!
İnsanların bu sahtekarlıkları yüzünden inanın paranoyak oldum, asosyal oldum, obsesif oldum. İnsanlar beni kırmızı halıyla aralarına davet etseler bile, içimden onlara karışmak gelmiyor artık.
İnsanlar hayatlarını çıkar üzerine temellendirmeseler ve paylaşmayı öğrenseler, belki her şey daha güzel olacak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder