Ben de günümüz belgesi olarak yaşadığım yer ve zamana göre rastgele fotoğraflar çekiyorum... Onları paylaşmıyorum. Beki yıllar sonra, eğer yok olmazlarsa, gelecekte belge olarak birilerinin işine yarar...
Umut denilen şey sadece benim içimde olan ve beni iyileştiren bir şey, o kadar. Yoksa eşcinselliği lanetleyen ve eşcinselleri sapık ilan edenleri destekleyen eşcinsellerin olduğu, kadın ile erkeği eşit görmeyenleri destekleyen kadınların olduğu, insanları açlık sınırının altında yaşatanları destekleyen yoksulların olduğu, kendilerini ölüme terk edenleri nasıl oluyorsa destekleyenlerin olduğu bir yerde; umut denilen şey gerçek olabilir mi hiç?
Süresiz olarak demokrasi ve insan hakları detoksuna-diyetine giriyorum; hayatımdaki bütün muhafazakarlara paydos! Her şeye rağmen bir eşcinsel olarak bu ülkede çatır çatır eşcinselce yaşayacağım ve hiçbir yere gitmeyeceğim ama bütün muhafazakarlara kapılarımı kapatacağım; çalmayın kapımı emi! Kalbim taş size karşı! Hem benim doğama karşı çıkacaksınız, hem de benimle hayat paylaşacaksınız öyle mi; yok öyle yağma! Defolun hayatımdan!
EŞCİNSEL HAKLARI, İNSAN HAKLARIDIR!
Bilmeyenlere hatırlatayım; kırmızı bölgeler laiklerin, demokratiklerin, insan haklarına, eşcinsel ve kadın haklarına inananların, eşitlikçilerin, özgürlükçülerin daha ağırlıklı yaşadığı bölgelerdir. Bu seçimler Türkiye gerçeğini bir kez daha ortaya çıkardı! Biz de demokratiğiz diyen turunculara diyeceğim o ki; eşcinsel ve kadın haklarına inanmayan bir demokrasi, demokrasi sayılmaz! Benim insanca yaşama hakkımı gasp edenleri destekleyenleri ben asla demokratik olarak göremem. Eşcinsel hakları, insan haklarıdır! Şu gerçeği unutmayın; laiklik ve demokrasi ile muhafazakarlık yan yana asla olamaz. Çünkü bir taraf özgürlükçü, bir taraf baskıcı.
Herkesin seçimine saygı duyulmalı lafına çok irrite oluyorum; başkasına saygı duymayana saygı mı duyulur ayol?
7 yıldır TV izlemiyor, gazete okumuyorum. Çünkü yandaş. Artık Twitter'ı da takip etmeyeceğim. Çünkü trol gündem zaman kaybı!
Benim için canlı türü açısından insan hayvan farketmiyor. İnsan türünden çocuğum olsaydı, hayvan türünden farklı olmazdı-farklı davranmazdım. Nasıl bir ebeveyn miyim? Kedileri kendimden daha çok düşünüyor, yıllardır rahat bir uyku bile uyuyamıyorum. Şu anda da dışarıdakiler hariç evde 10'u yavru olmak üzere 18 kedi var... Ve bu sirkülasyon hiç bitmiyor... Bazıları sokağa karışıyor, bazıları hayata veda ediyor, yeniden doğanlar, sokaktan gelenler... Eger vicdanı olan bir canlıysan, sorumluluk bir vazifedir. Şikayetçi olmak falan diye bir şey olamaz. Çünkü bize oksijen sağlayan, hayat veren doğanın zincir halkaları...
Hülya Koçyiğit, "85 milyonu kucaklayan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı kutluyorum." demiş.
Ben de diyorum ki...
Sevgili Hülya Koçyiğit... Çocukluğumda herkes Türkan Şoray'ı severken, ben sizi severdim. Sebebini bilmiyorum. Belki daha masumiyet timsaliydiniz. Günümüzde, size yapılan o kadar eleştiriyi nasıl görmezden gelebiliyorsunuz anlamak imkansız. O kadar sosyal içerikli filmleriniz ve mesajlarınızda samimi değil miydiniz gerçekten? 22 yıllık süreçte sosyo ekonomi ve demokrasi olarak ne kadar geriye gittiğimizi göremiyor musunuz gerçekten? Siz ki kadın hakları konusunda çok duyarlıydınız. Bu iktidar eşcinsellere de haklarını verecek diye İstanbul Sözleşmesi'ni iptal etti. Bu iktidar biz eşcinselleri sapıklar diye her mitingde nefrete hedef gösteriyor. Gerçekten vicdan denilen şey sizde hiç kalmadı mı? Eşcinsellerin insan sayılmadığı, korunmadığı bir iktidar sistemini nasıl kutlayabiliyorsunuz? Siz yoksul biri de değilsiniz; hür iradenizle yandaş olmayan bir duruş sergileyemez misiniz ki? Arkanızdan "4 yapraklı yonca" diye bahsedilmeyecek artık, biliyorsunuz değil mi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder