İstanbul'da bir trans kadın soğuktan donarak ölmüş. Tabi oturduğumuz yerden yorum yapmak kolay; sistemin transfobisi de belli, transseksüellerin çaresizliği de, ama bir insanın geleceğini düşünmeden hareket etmesi açısından bireysel yanlışları da. Elbette her insanın kapasitesi, psikolojisi de, hayata tutunma direnci de farklıdır ve bunların gözönünde bulundurulması gerekir. BİLİNÇSİZLİK..!; Hem bireyler açısından, hem de toplum açısından... Toplum eşcinselliği bilmediği için bilinçsiz ve de homofobik ama LGBTİ bireyler de hem uzun vadeli düşünmeden sorumsuzca bir hayata meylettikleri için bilinçsiz, hem de bu bireyler üzerinden bir varoluş mücadelesi veren derneklerin bu bireyleri yanlış yönlendirmesi yüzünden. Artık kaçıncı çağdayız; bırakın artık doğaya aykırı bir şekilde heteroseksizme hizmet veren cinsiyetçi formüllerle bu bireyleri yanlış yönlendirmeyi. Bir LGBTİ derneği de kalkmış sırf sistemi eleştiriyor; travesti olduğu için barındırılmadığına dair. Bu insanları şöyle hormon alacaksınız, şöyle meme yatıracaksınız, şöyle kestirip biçtireceksiniz diye yönlendiren siz değil misiniz? Rant mı bu, yoksa kendisiyle barışamamış insanların böyle birimlerde yönetici pozisyonunda bulunması mı? Hangi psikolojik seviyede olursa olsun, aldığı kararlar kendisine zarar verecek de olsa kendini nasıl ifa edeceği elbette bireylerin kendi tasarrufundadır ama insanları sanki tek doğru mercii imiş gibi, insanların duygularını belli bir kalıp içersine sokarak ifade etmeleri de tek doğru ifade şekliymiş gibi insanları yanlış yönlendirmeyin artık. Hem cinsiyetçiliğe karşısınız, hem de insanları transseksüellik gibi cinsiyetçi varoluşlara sevkediyorsunuz. İnsanlar kendilerini cinsel ve duygusal anlamda cinsiyet kimliği olmadan da çok daha mutlu ve başarılı bir şekilde gerçekleştirebilirler. Fiziksel ve ruhsal olarak; mutlu ve sağlıklı transseksüellik var mı da böyle bir şey yapıyorsunuz? İnsanların duygularının ve bedenlerinin belli bir kalıbının olması şart mı? Transseksüelliğin cinsiyetçi varoluşun taklidi olmasını bir tarafa bırakın, bu ayrıca ruhsal ve fiziksel bir cinayettir de. Transfobi toplumsal bir cinayettir diyoruz ya, transseksüellik de bir insanın kendini yaşarken ölüye dönüştürmesidir. Erkek egemen ve homofobik sistem sistem ikili cinsiyeti-erkekliği ve kadınlığı dayatıyor, siz de bunu-cinsiyet kimliği adı altında transseksüellik olarak sanki özgürlükmüş gibi LGBTİ denilen bireylere dayatıyorsunuz. İkili cinsiyete ters gibi görünse de, ruhlarımız doğduğumuz bedenlerimizde eşcinsel olarak kendilerini çok daha sağlıklı ve huzurlu gerçekleştirebilecekleri için, toplumsal varoluşumuza da bir engel kalmamış olacak böylece. Bizi öldüren doğanın soğuğu veya homofobik toplumsal inşaadan çok, ruhlarımızın-duygularımızın yanlış bedenlere konumlandırılmaya çalışılması. Katil toplumdan çok, eşcinselleri yanlış yönlendiren dernekler! Bırakınız artık eşcinselleri, bedenleriyle mutlu yaşamasını öğrensinler. Aynaya bakmaya ne zaman cesaretiniz gelecek?
Kadın GİBİ erkeklik-eşcinsellik vardır ama trans kadınlık yoktur, zaten böyle bir şeye ihtiyaç da yoktur. Doğa seni böyle yaratmış ve homofobiye rağmen sev yaratılışını, barış kendinle; başka türlü mutlu olamazsın çünkü. Bütün transların sonu acı ve yalnızlıktır; bu toplumsal olmaktan çok kendi seçimleriyle alakalıdır.
Transseksüellerin yanlış bedenlerde doğmuşuz, ameliyatlarla veya karşı cinsin kılığına bürünerek ve de davranışlarını benimseyerek-hayata geçirerek "ruhumuzla bedenlerimizi eşleştirmeye çalışıyoruz" iddialarını hakaret olarak görüyorum. İnsanlar yanlış bedenlerde doğmaz, sadece psikolojik sorunu olan eşcinseller homofobiden dolayı bedenleriyle barışamazlar ve bedenlerinden nefret ederler; bu da bir homofobidir. Transseksüellik başlı başına bir homofobidir zaten. Cinsel kimlik olarak sadece biyolojik cinsiyet ve cinsel yönelim vardır. Heteroseksüellik de tek doğru yönelim değildir. Transseksüellik de işte bu yüzden homofobi, yani transseksüellerin de tek doğru cinsel yönelimin heteroseksüellik olduğuna inanmalarındandır; Yoksa doğalarına ters davranıp niye bedenlerine zarar versinler, niye ameliyat masalarında kalsınlar ki? Daha düne kadar hepimiz lubunya idik, heteroseksüel olduğunuzu ne zaman anladınız ki? Kendinizi istediğiniz şekilde tanımlama ve ifade etme hakkına sahipsiniz elbet ama transseksüelliğin sonu asla heteroseksüellik değil, hüsrandır. Bedenlerinizle barışın ve doğal olun ve de seks işçiliğinin falan da bir meslek olmadığını anlayın, normal bir işte çalışarak emeklilik hakkınızı falan elde edin. Bu ülkede sonunuzu ancak bu şekilde görebilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder