İngiltere'de çarşaflı-burkalı bir kadın bir eşcinsele "Yazıklar olsun sana!" diye sözlü saldırıda bulunuyor. Polis engellemese belki fiziksel saldırıda da bulunacak. Bu kadın büyük ihtimal Müslüman. İslam ülkelerinde mağdur olan bu kadınlar, özgür bir ülkede kendileri gibi ötekileştirilen bir kesime karşı anlayışlı olması gerekirken zalim olmasının açıklaması ve gerekçesi din olamaz, olmamalı. Artık 22. Yüzyıldayız ve insan hakları ve insanın yapısına uygun yaşama hakkından hiçbir şey üstün olamaz, olmamalı. Çünkü herkesin inancı kendini bağlar ve birileri, birilerinin istediği gibi olmak zorunda değil. Eşcinsellikten rahatsız oluyorsan; görme, duyma veya nefretini tedavi ettirir, okuyarak da cahilliğini gider. Şunun altını çizmekte fayda var. Din, bilimsel gerçekliği olmayan sadece manevi bir tatmin aracıdır; oysa eşcinsellik kişinin yapısında olduğu için kendi hissettiği, içinden gelen, kimse zorlamadan bile isteye yaşadığı kişisel bir edim. Senin eşcinselliğe bakış açın seni ve senin inancını bağlar, beni zerre kadar bağlamaz. Kısaca hadi or'dan derim ben böyle cahilliklere. Gel gör ki laf anlatamazsın cahilliğe.
En önemli sorun ne biliyor musunuz; bu ötekileştirmeye karşı bazı inançlıların savunuları; "gerçek din bu değil!". Peki gerçek din nerede? İnsanların % 99'u dine dayanarak günah gerekçesiyle homofobikse, o zaman insanlar niye gerçek dine inanmıyor da, inanları ötekileştiren dine inanıyor? Demek ki herkes homofobik, homofobik olanlar da açıkça söylüyorum cahil! Yoksa akıl ve mantık çerçevesinde, duyarlı bir insanın milyonlarca eşcinsel gerçeğini bir durup düşünmesi gerekir. İnsanlar içinden gelmese, sırf ötekileştirmek ve nefrete hedef haline gelmek için mi eşcinsel olacak? Senin eşcinsel olmaman, eşcinsellere nefret saldırısında bulunma hakkını vermez sana. Senin inancına, türbanına bu eşitliğe ve özgürlüğe ters diye saldırılsa; hak verecek misin?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder