Dünyadan koptuğum anlardır benim kedilerim öldüğü zaman. Çünkü ben onlarla bir dünya kuruyorum; onlarla sevgiyi paylaşabiliyorum ancak, onlarla hayatın sorumluluğunu alıyorum, onlarla insanlığımın farkına varabiliyorum, onlarla duyarlılığım artıyor, onlarla empati kurabiliyorum, onlarla irademi güçlendirebiliyorum... İnsan kedilerle de olsa çok içten bir hayat paylaşınca, ona sevgi ve emek verince, onlar da sana güzel duygular yaşatıyorsa, yeminle söylüyorum bir insanın kaybından daha çok acı veriyor. Dün gece Zehra kızım 1 yıllık hayatının son gününü yaşadı. Söbü suratlı kızım benim. daha önce de böyle sebepsiz iki kere hasta olmuş, yoğun çabalarımla hayata döndürebiliştim. Çok duygusal ve hassas bir kediydi, alıngandı. Eğer doğurursa yavrularının sorumluluğunu alabilir mi diye bile korkuyordum. ben hayvanların doğalarını gerçekleştirme taraftarı olduğum için kısırlaştırmaya falan çok karşıyım. Çünkü her kedi o duyguyu yaşamak ister, eğer yaşayamazsa ölür... Zehra da hamile kaldı ama ne yazık ki erken doğum yaptığı için ceninler gelişemediğinde, ölü doğum yaptı. Ondan sonra Zehra psikolojik olarak yavaş yavaş düştü. Yemek yemeyi azalttı ve son bir haftada yemedi artık. Önceki iki rahatsızlığında enjektörle, sevebileceği yiyeceklerle kandırmıştım ama bu sefer kabul etmedi. Verdiklerimi bile çıkardı. Zehram'ı gün gün, saat aat, dakika dakika, saniye saniye kaybettim. Son anına kadar yanındaydım. Göz göze bakışarak vedalaştık. saçma gelecek ama benim jhayatta yaşadığım en azı anlar işte kedilerle vedalaştığım anlardır. Zehra 13 ay falan yaşadı. Koynuma alıp da uyumadığım bir gecem bile olmadı. Bazı kediler vardır, daha insancıldır. Tüm kedilerim benimle uyumayı seviyor ama zehra daha insancıldı. Uyurken beni koklardı,yalardı. Son dönemlerinde de gene kafamın dibinde uyudu hep. Kimsenin duygu yoğunluğumu anlamasını beklemiyorum. Çok kedim oluyor, tabiki de hepsini ayrı ayrı seviyorum ama karam, Lİlly ve Zehra gibi insana daha yakın kediler insnaı daha bir etkiliyor. Çok karakteristik oluyor bazı kediler kimisi akıllı, kimisi Zehra gibi duygusal, kimisi Lilly gibi sorumluluk sahibi. Evrenden tek dileğim var; bir gün bütün kedileirmle buluşup, onlarla insan veya kedi kılığında bir hayat sürmek. Çünkü ben onları çok sevdim. Önümüzdeki yıl emekli maaşımı almaya başladıktan sonra yaşadığım mekanı kedi evine dönüştüreceğim ve orada kedilere hizmet vereceğim, kedilere bakanlara da tüm imkanlarımı seferber edeceğim. Hayatın onlarla daha güzel olduğunu göremeyenlere, sadece gözlerini-gönül gözlerini açmalarını tavsiye diyorum. Benimki, insan yaşnızlığından kedilerle haşır-neşir olma durumu değil kesinlikle; ben istesem insanlarla da tahmin edilemeyecek kadar çoğalabilirim ama o vıcık vıcık samimiyetsiz ilişkiler midemi bulandırıyor inanın. Pamuk kızımı, prenses kızımı, evet o bir prensesti, Zehra'mı çok özleyeceğim. Çok ağır geliyor onsuzluk. Çağla gözlü kızım benim..!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder