Cezaevinde 17 yaşındaki bir genç tecavüze uğruyor, tecavüz edenlere de kanunlar çerçevesinde ceza veriliyor.
Tecavüze uğrayan çocuğun ailesi avukatı aracılığıyla Adalet Bakanlığı'na çocuklarını koruyamadığı gerekçesiyle 200 bin liralık tazminat davası açıyor.
Adalet Bakanlığı da "Tecavüze uğrasaydı sesini çıkarır, bağırır, acil çağrı butonuna basardı" diyerek kendini savunuyor.
Yani Adalet Bakanlığı, çocuğun eşcinsel olduğunu ve kendi rızasıyla beraberlik yaşadığını mı anlatmak istiyor?
Aile de bu durumdan maddi fırsatçılık mı yapıyor?
Bir genç kendi isteğiyle beraber olup, tecavüze uğradığını iddia edebilir mi?
Böyle bir şey yapabilmesi için eşcinsel olması, çok kurnaz veya yönlendirilmiş olması gerekmez mi?
Erkek egemen bir toplumda eşcinsel olmayan bir erkek, tazminat için gönüllü tecavüze uğrayıp iftira atabilir mi?
Zaten gönlü varsa tecavüz de sayılmaz. Ama bir erkek tecavüze uğradığını söylüyorsa, tecavüze uğramamış olabilir mi?
Eşcinsel olup da kendi rızasıyla beraber olduysa, niye şikayetçi olsun?
Mahkeme de zaten cezasını vermiş tecavüz edenlere.
Adalet Bakanlığı'nın itirazı tazminat davasına.
Ailenin derdi de çocukları mı gerçekten bilmiyorum. Cezanın azlığına itiraz etmiyorlar da, maddi tazminat istiyorlar.
Anlayamadığım şey ise, mahkemenin tecavüz kararına rağmen, Adalat Bakanlığı'nın lafı "kendi isteğiyle beraber oldu" demeye getirmesi.
Kendi isteğiyle beraber olduysa, bu ceza neyin cezası?
Cezaevinde sözüm ona ahlaksızlık yapmanın cezası mı?
Mahkemeden tecavüze uğramış kararı çıkıyor, ama ihmal de yok deniyor. Çelişkili bir durum. Ya ben bir şeyleri eksik anladım, ya da Adalet Bakanlığı kendini kurtarma derdinde.
Bi' daka, bi' dakka! Koğuşta kalan ve olaya şahit olanlardan birisi, koğuşun üst katından bağrışma seslerinin geldiğini, olayın geçtiği odanın kapısına gidip kapıyı çaldığını ama içerdekilerin "bir şey yok, sen git" dediklerini söylüyor.
Eğer bağrışma sesleri geldiyse, tecavüz vardır. Herhalde zevk sesleri değilmiştir duyulan sesler.
Adalet Bakanlığı acil çağrı butonundan bahsediyor. Bu buton her şekilde ulaşılabilecek bir noktada mı, yoksa yarım metre arayla her noktada var mı?
Tecavüzün onaylanması için, "tecavüz anında acil çağrı butonuna basılması gerekir" şartı tecavüze davetiye çıkarmak gibi geliyor bana. Çünkü tecavüz bir butona kaldıysa, tecavüzcülerin butonu ekarte etmesi kadar kolay bir şey olamaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder