27 Mayıs 2023 Cumartesi

26-27 Mayıs facebook notlarım

26 Mayıs

Kaldığım binanın karşısındaki binanın önündeki arabalardan birinin kaportasına girmiş ve bağırıyordu. Çıkardım, eve getirdim. Nezle ayrıca. Ağızlarının kenarında kurumuş kanlar vardı. Zayıf değildi. Büyük ihtimal annesini emiyordu ama yolunu şaşırdı, annesini kaybetti. En fazla 2.5-3 aylık. Niye mi paylaşıyorum bütün bunları? Sanmıyorum duyarlılık konusunda birilerine örnek olacağını falan. Duyarlılık ve vicdan insanın hamurunda varsa vardır, yoksa da yoktur. Vicdanlı olmayı birileri öğretmedi bana; ben vicdansız bir dünyaya rağmen/karşı kendimi bildim bileli böyleydim. Her konudaki paylaşımlarım, hiçbir şekilde birilerine-bir yerlere gönderme değil; ben yazarak döküyorum içimi. İşine gelmeyen zaten ne takip eder, ne de okur.

İnsanlar kedilere yardımcı olmaya çalışmamdan ötürü bana, "sen cennetliksin" diyorlar. Yanlış anlaşılmasın, öyle diyenleri kötülemek falan değil amacım. Ama cennet denilen yer varsa ve cennete gitmek kedilere bakmak kadar kolay bir şeyse, peki siz niye o cennetin anahtarından sahip olmaya çalışmıyorsunuz; herkes bir kedi sahiplense, hem çevre bir düzene girer, hem de herkes cennete gider. Demem o ki, takdir bile samimiyetsiz.

Kediye nezlesi için antibiyotik verdim, hapşurması geçti. Karnı tok olmasına rağmen vücut direnci ve ısısı için enjektörler su ve mamasını da verdim. Artık bağırmıyor. Belki ortamın sakin olması, adaptasyonu hızlandırdı.

27

Ayrımcılığa karşıyım ama demokrasiden, laiklikten, bilimsellikten, insan haklarından uzak yobaz, cahil insanları reddediyorum! Çünkü benim eşit, özgür ve insanca yaşama hakkıma kasdediyorlar! Küçücük Lüksemburg'ta bile kişi başına düşen milli gelir 132 bin dolarken, Türkiye'de 21. yüzyılda bile hala ekmek bari pahalanmasın diye dua edip artık eriği bile tane hesabı ile alıp 5 tanesine 5 lira öderken ama buna rağmen vatandaştan alınan vergilerin nereye gittiği belliyken, açıkça söyleyeyim, siyasete atılan kişilerin köşeyi dönmesi gerçekten alın teriyle mi, biz vatandaşlar 8-10 saat çalıştığımız halde açlık sınırının altında yaşarken durum neden böyle, siyasiler bizden daha zeki insanlar mı? Tarikatlar nedir, kimlerdir de bunlara para akıtılır; bu tarikatların topluma ne faydası var? Dünyaya ışık olacak neyi icat etmiş bu tarikatçılar? Şunu demek istiyorum, ben cahillerin, yobazlarım seçimlerinin neden mağduru olayım? Sakallı cübbeli sarıklı demokrasiden anlamayan, terör örgütü olarak anılan insanların mecliste ne işi var; Konca Kuriş domuz bağıyla bağlanıp Hizbullahçılar tarafından 35 gün boyunca işkence edilip, öldürülüp, sonra bir evin zeminine gömülüp üzerine beton atılmışken, ve Meclise giren kişilerin bu Hizbullahçılarla bağlarının olduğu bilinirken, bütün dünya bu Hizbullahı terör örgütü olarak tanırken, Hizbullahı terör örgütü olarak tanımayan şeriatçıların Mecliste ne işi var? Hayatımızı bu insanlar ve bu insanlara inananlar, bu insanları destekleyenler yüzünden insanca yaşayamadık. Desteklediğiniz insanların nerelere uzandığını, geleceğimizi ne hale getirebileceklerini görmekte fayda var.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder