8 Ağustos 2020 Cumartesi

Murat Övüç, toplumun kadına bakış açısının turnusol kağıdı!

 “Le Vent Nous Portera” şarkısıyla ünlü Fransız Noir Desir grubunun solisti Bertrand Cantat, sevgilisini döverek öldürdüğünde, sırf yakışıklı ve popüler olmasından dolayı, halkın yarısından fazlası ölen kadının değil, onun tarafını tuttu. Mesela Amerika'da pek çok suça karışan ve 27 ay ceza alan sabıkalı Jeremy Meeks, sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafı sayesinde yakışıklı olduğu için ünlü oldu, manken oldu ve ünlü, çok güzel ve çok zengin bir sevgili buldu(Chole Green).

Bizde ise Murat Övüç, sosyal medya hesabında herkese or.spu diyince herkes gülmekten yerlere yatarken, Yeşim Salkım'a aynı kelimeyi sarf edince herkesin hedefi haline geldi. Zaten bir çok kişi sevmiyordu; sevmeyenlere vurmak için fırsat doğdu. Ben de sosyal medya üzerinden her türlü seviyenin düşürülmesine karşı biriyim ama bu, insanların özgürce hareket etmelerine karşıtlık anlamına gelmesin. İsterse osurarak para kazansın, şöhret olsun bana ne; burada sadece arz edenleri değil, öncelikle talep eden kesimi eleştirmek gerekiyor. 

Gelelim asıl meseleye; eğer Murat Övüç herkesin ayılıp bayılacağı hetero bir tip olsaydı, hiç sesi falan olmasaydı, ünlü bir kadına or.spu deseydi, bu kadar hedef haline getirilir miydi? Bu toplumda bakmayın bir avuç feministin İstanbul Sözleşmesi için sokaklara çıktığına falan; kocasının dayağını yiyip de, kocamdır hem sever, hem de döver diyen bir zihniyete sahip değil mi bu ülkede kadınlar? Murat Övüç'ü hedef haline getirmekle ne şiddete dur denilebilir, ne de kadın hakları kazanılır. Dahası bu tür saldırılar gerçek hedefi unutturur, daha rehavete kapılınmasına sebep olur. 

Murat Övüç'e yüklenildi, kadına şiddet sorunu halledildi mi şimdi? Bakınız, benim Murat Övüç'ü savunmam söz konusu bile olamaz; benden daha fazla eleştiren olmamıştır ama olaya gerçekçi gözle bakmak gerekir. Zihniyet değişmediği sürece; evde, sokakta, bulunduğu her ortamda erkeğin kadına bakış açısı değişmeyecek, hatta Murat Övüç'ünkü gibi espiri mahiyetinde değil, gerçek anlamda cinsel aşağılamalara maruz kalmaya devam edecektir kadınlar. 

Burada kazanılmış olan kişisel olarak Yeşim Salkım'ın mücadelesidir. Keşke herkes Yeşim Salkım kadar dirayetli olsa! Toplum Murat Övüç ile eğleniyordu, olaya Yeşim Salkım da dahil olunca hiç kuşkunuz olmasın daha bir eğlenmiştir. Hani Murat Övüç, Yeşim Salkım'a or.spu derken oradaki kadınlar gülüp eğleniyordu ya, genel anlamda da kadınlar yemin ediyorum kahkahayla gülmüştür. Çünkü bilinçsiz bir toplumda belden aşağı espirilere gülünür.

Hatırlıyor musunuz, bu yıl içinde bir genç, sevgilisini döven kadını, adamın elinden kurtarırken, adam ona da saldırınca kendini savunmak zorunda kalmış ve adamın ölümüne sebep olmak yüzünden suçlu bulunmuştu ve şu anda hapis yatıyor. Sabıkalı sevgilisinin dayağından kurtarılan kadın ne demişti: "Sevgilim beni darp etmedi. Geçmişinde 19 sabıkasının olması, kötü olduğunu göstermez. O ne yaptıysa uyuşturucu kullanmak yüzünden yaptı(sanki uyuşturucu kullanması, suç hafifletici bir unsurmuş gibi). Bir gencin elinde bıçağın ne işi var?" diye kendisini döven sevgilisini savunmuştu. O yüzden bu ülkede önce kadınların zihniyetinin değişmesi, heteroseksist düşünceden kurtulması gerekiyor. Murat Övüç bu işin sadece eğlencesi; Murat Övüç'e saldırarak sanki kadın haklarını kazanmış gibi kendinizi kandırmayın!

Bu ülkenin kadınlar adına bir gerçeği de, kadının asıl düşmanının kadın olduğu. Magazin olayı diye geçiştiremezsiniz. Seren Serengil ve Gülben Ergen, Gülben Ergen ve Yeşim Salkım arasında geçen kavgalar, aslında bu toplumun kadınının bir profilidir. Kendilerini mağdur eden heteroseksizmi gözardı edip, mağduriyetlerinin acısını birbirlerinden çıkarmaktadırlar. Onları mağdur duruma sokan erkeklerse, olayları uzaktan seyretmektedirler bıyık altından gülerek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder