30 Mayıs 2020 Cumartesi

1-8 Şubat 2020 arası facebook notlarım

1 Şubat

Şimdi ben eşcinselliğimi hayata din penceresinden bakan dogmatik ve hurafik insanlara anlatamam ki; Lut Kavmi eşcinsellik yüzünden helak

oldu mitini bozuk plak gibi durmadan çalan insnalara ne anlatılabilir ki? Adamlar tutturmuşlar, eşcinsellik sapıklık, ahlaksızlık, günah, hastalık,

vesaire... Ulan insanların hemcinsini sevmesinin veya yarın çürüyüp gidecek maktını cinselliğini gerçekleştirmek için kullanmasının günahla,

hastalıkla, ahlakla, sapıklıkla ne alakası olabilir ki? Alakalandırıyorsanuz, aklınızla ilgili bir problem vardır. Açıp okuyun hastalık ne imiş, günah,

ahlaksızlık, sapıklık neymiş öğrenin zır cahiller!

Dindarlıkla dürüstlük ters orantılı; hangi kurumun başında böyle bir kişi varsa, cebini dolduruyor!

Hayatım boyunca maddi hiçbir hedefim olmadı ve bu anlamda da hiçbir şeyim yok. Bütün kazandıklarımı müzik albümlerine, dergilere,

kitaplara harcadım. Ölünce paracıklarım ne olcak diye üzülmeyeceğim. Arkamdan miras kavgası edilmeyecek. Halil diye bir top var demeleri

yeter benim için!

Türkiye'de dürüst bir tane resmi kurum söyleyebilir misiniz bana?

Yayalardan ricam, lütfen karşıdan karşıya yaya geçitlerinde geçin ve kırmızı ışıkta durun. Bunu alışkanlık haline getirin!

2 Şubat

TRT 2 Spor'un yayın hayatına başlaması, sporun sadece bir müsabaka olmadığını, bir kültür olduğunu göstermesi açısından çok iyi oldu. En

başta Artistik Buz Patenine olan özlemimiz bitti. Voleybol maçlarını şifresiz izlemeye başladık. Milli sporcularımız tanıtılıyor ve başarıya giden

yolda yaşamları, mücadeleleri bir çok kişiye hiç şüphesiz örnek olacak, cesaret verecektir. Spor branşları tanıtılıyor. Belki de en önemlisi bu.

Mesela az önce badminton anlatıldı. Bir çok kişiye bafminton dediğin zaman, o ne ya diyor. Oysa başta ne kadar laylaylom bir spor gibi

görünse de, öğrenmesi kolay da olsa, işi profesyonel boyuta taşımak söz konusu olunca, belki de en zor branştır. Badminton antrenörü

diyor ki, tenisçi kadar güçlü, voleybolcu kadar sıçrayan, 100 metre koşucusu kadar hızlı, 5000 metre koşucusu kadar dayanaıklı olmalısınız

diyor. Ben tenisi de oynuyorum, badmintonu da ama üst seviyeden badminton oynamak, tenise göre çok daha zor olunca, tenise ağırlık

vermeye başladım. Gerçekten tenis bana göre badmintondan daha kolay. Çünkü teniste top yerde zıplıyor ve topa yetişmen her halükarda

mümkün ama badminton gerçekten çok daha fazla efor gerektiriyor, güç gerektiriyor, refleks-dikkat gerektiriyor, çabukluk gerektiriyor, kas

yapının sağlıklı ve güçlü olması gerekiyor... Yoksa kapasitenin üzerinde performansa girişirsen, sakatlanman çok mümkün. Çünkü o smaçlara

çıkmak, bir süre sonta kol ve bacak kaslarını yıpratıyor.

4 Şubat

İnsanların yaşadıkları şehirden sıkılmalarını anlayamıyorum. Sıkıcı olan şehirler mi, yoksa insanların kendi düz yaşamları mı?

Hayatım boyunca hiç sıkıcı tek bir saniyem bile olmamıştır. Çünkü yapmak istediğim çok şey olduğu için tek derdim zaman sıkıntısı!

5 Şubat

2020'ye kötü bir başlangıç; deprem, Suriye'de askerlerimizin şehit düşmesi, Van'da çığ düşmesi, İstanbul'da uçağın pistten çıkması

6 Şubat

Kediler her şeyin üstünde benim için; insanların, en değerli aşkların, en sevdiklerimin bile...

Ben eşcinselim, ben eşcinselim, ben eşcinselim, ben eşcinselim, ben eşcinselim, ben eşcinselim, ben eşcinselim, ben eşcinselim...

Bu albümü siz hala dinlemediniz mi? Yani bu albüm dinlenmeden ölüp giderseniz çok yazık olur...

Dün "Pretty Woman" filmini tekrar izledim. Julia Roberst'a bir kez daha hayran oldum. Richard Gere'a zamanında niye bu kadar bayılmışız ki?

Gerçi kedi gib bir adam, tam sevmelik! Sonra GS - Arkas Vol. maçını izledim, sonra bu yılki Avustralya Açık kadınların kısa özetini... Hani

bazıları ben TV izlemiyorum diyor ya; bundan bile kendilerine bir sınıf-statü yaratmaya çalışıyorlar... Pardon TV izlemiyorsunuz da operaya,

tiyatroya, canlı spor etkinlikleirne mi katılıyorsunuz, kendiniz mi sanatsal ve sportif aktiviteler gerçekleştiriyorsunuz? Bugün gene sivrri dilliğim

üstümde... Ama saçma sapan konuşmayın siz de!

Ben niye sürekli eşcinselliğimin altını çiziyorum tahmin edebiliyor musunuz; düşünüldüğü gibi eşcinselliğin ayıp veya yanlış bir şey

olmadığını hatırlatmak için. Bakınız eşcinsel olduğum için, kendilerini erkek olarak tanımlayanlardan benim eksik hiçbir şeyim yok. Hatta

kendimi % 90'ından her anlamda daha iyi görüyorum. Diyebilirsiniz ki, senin eşcinselliğine laf eden mi var; eğer özgüvenli ve donanımlı bir

insan olmasam neler yaparsınız biliyor musunuz; yapabileceklerinizin boyutunu siz bile tahmin edemezsiniz; çünkü biliyorum ki insanoğlu

ezmesini çok sever ve bundan haz duyar. Çünkü ego denilen şey böyle bir şeydir. Sana kimse bir şey yapamıyorsa derdin ne diyebilirsiniz;

derdim ben ve benim iletişim kurduğum kişilerle değil; çünkü ben, kendimi koruyabilecek, kendimi savunabilecek bir potansiyele sahibim

ama bir çok eşcinsel, sırf cinsel yöneliminden dolayı ayrımcılığa maruz kalmalarını, aşağılanmalarını, dışlanmalarını, şiddete maruz kalmalarını

bir tarafa bırakın, öldürülüyorlar bile. Yaa, adamların canı vajina çekmiyor, aileleri olarak onları zorla kadınlarla yatağa sokuyorsunuz; bu da bir

işkencedir ve suçtur mutlaka cezalandırılması gereken! O yüzden nefesim yettiğince, ben eşcinselliğin sizin heteroseksüelliğinizden daha

normal bir şey olduğunu anlatmaya devam edeceğim, siz de cahilliğinizden kurtulacaksınız. Yaa bir şey diyeceğim, homofobi bir cahilliktir

ve siz bu cahilliğinizi sergilemekten utanmıyor musunuz? Yani bir eşcinseli küçümsemek cahilliktir. Böyle davranarak ben cahilim diyorsunuz,

bunu göremiyor musunuz?

Bugünkü yardımınız ne oldu; birisinin karnını falan doyurup işine yaradınız mı? Topluma ve çevreye katkınız ne oldu? Kendinize..?

Eşcinsellerin derdinin eşcinsellik olduğunu düşünmek ne kadar aptalca; ulan sizin cahilliğiniz ve nefretiniz bizim derdimiz!

Herkes gibi yaşıyorum, üzerime düşeni fazlasıyla yapıyorum, sonra birisi karşıma çıkıp durduk yere ibne-top diyor, engeller çıkartıyor;

eşcinsellerin derdi işte bu, sizsiniz ileri zekalılar! Bana bunu diyemiyorsunuz, engeller çıkartamıyorsunuz, çıkartamazsınız da ama güç

yeterliliği yaptığınız eşcinseller adına konuşuyorum! Bakınız, insanları doğalarıyla aşağılamak, aşağılayanın ne kadar kapasitesiz olduğunu

gösterir. Hiç kendinize soruyor musunuz ben ne yapıyorum, niye yapıyorum bunu, kim adına yapıyorum, bunun bana ne gibi bir faydası var

diye falan..? Tabi şöyle bir gerçek var; KİM ŞEBEKLİK YAPACAK?!

Aptal değilseniz, bir diken gibi batarsınız "DÜZEN"e!

7 Şubat

Amerika bu yıl bir eşcinseli başbakan seçmeye hazırlanıyor, biz daha hala eşcinsellik hastalık ve günah diyoruz! Çok vahimiz!

Transseksüeller gay porno mu izliyor, hetero mu? Porno izlemiyor cevabı kabul edilmiyor, sadece samimi cevaplar kabul ediliyor!

Erkek arkadaşı olduğu için babası tarafından öldürüldü; genç bir kızın erkek arkadaşının olması mı anormal, bunu kabul edememek mi?

Bunun sebebi heteroseksizm-erkek hegemonyasından başka bir şey değil; ahlakçılık ve dogmatizm bahanesi. HETEROSEKSİZM TEDAVİSİ

MÜMKÜN OLMAYAN BİR HASTALIKTIR. BÖYLELERİNİ SALLANDIRACAKSIN!

Eğer kadın olsaydım, sırf babama-anama, abilerime, erkek topluma inat çatır çatır her gece yüz erkekle mikişirdim!

Ben bir eşcinselim!Toplum, aile,cinsiyet,ahlak,din kavramlarına inanmadığım için,daha güvende yaşıyorum!Çünkü uğraş(a)mıyorlar!

Babalık çocuk doğurtup, o çocuğu namus gerekçesiyle öldürerek değil; onun seks hayatına saygı duymakla olur!

Bir kızım olsaydı, seks hayatındaki skor beni çok mutlu ederdi! Bir oğlum olsaydı da top olması mutlu ederdi beni!

Yaa, fevrim döndü biliyor musunuz bir babanın kızını erkek arkadaşı var diye öldürmesinden dolayı!

Doğa olaylarında ve kazalardaki ölümlere üzülüyorsunuz ya; hiçbiri bir babanın kızını öldürmesinden daha feci olamaz!

8 Şubat

Sobanız yanıp bacanız tütüyorsa, hele bir de kulübeniz kira değilse, ekmeğiniz-yağınız-şekeriniz de varsa, kedisiz ev mi olur ayol-

mutsuzlukların tek sebebi, çevrenizde kafanızı şişirecek negatif insnalar da yoksa, bundan daha büyük huzur olabilir mi?

Fırıl kızım bir günlük ayrılıktan sonra döndü ve dünyalar bizim oldu. Malımunuz seks sezonu!
Hatırlatayım... Fırıl kızımı sokakta çocuklar bulmuştu bebekken. Evde kedi çok diye önce kabul etmedim ve sahiplendirilmesi için yuvaya

yönlendirdim. Onlar da şu anda vitrinimiz dolu demişler. Sonra barınağa verebileceklerini söyledim. Sonra vazgeçtim başına ne geleceğini

bilmediğim için ve FIRIL bizde kaldı böylece. Beni en çok seven, sevilmeyi en çok seven, sevgi maymunu bir kedi desem... Fırıl kız artık

büyüdü koca kadın oldu..!

İzlanda dinlerin zihinsel bozukluk olduğunu resmen onaylamış; Transseksüellik gibi; Doğa penis ve vajina vermiş ama ruhuma ters diye imha

ediyorsun; GEÇMİŞ OLSUN!

Bir eşcinsel olarak içimdeki kadını, ilişki anında penisime masturbasyon yaparak orgazm ediyorum. Penisim olmasa bu imkansız!

Penisin çalışıyorsa niye kadınla beraber olmuyorsun, trans kadınsan niye kestirmiyorsun diyorlar; penisli kadınım, yani eşcinselim

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder