29 Mart 2020 Pazar

28 Mart 2020 facebook notlarım

Sanırım travestiler... Bir tanesi memeleri meydanda ve vajinasını da açarak vuramazsın, ben devletin orospusuyum diyor. Kamerada görünmeyen boru gibi bir erkek sesi de, getirin olum odun yok mu, odunla dövelim şu garıyı diyor. Videoyu yayınlayamıyorum açık olduğu için. İşte ülkemizdeki erkeklik bu; işlerine gelmeyince ya dövseler, ya öldürseler; Marifet mi şimdi bu? İnsnalığın yüz karası bence? O dövdükleriniz, öldürdükleriniz olmasa, çükünüzü neyle indireceksiniz; birbirinizi çükerek mi?

Rize'de kocası tarafından bir kadının sokak ortasın da vurulmasına üzülmekten çok oluşan kalabalıkta Corona'yı yayacaklar diye isyan edenler var! Virütik beyinler!

Hande yener çok orjinaldi daha düne kadar... O da son şarkısıyla bittiğini ispat etti. Sadece müzik olarak değil, şekil olarak da. O kemerli burnunu pinokyo burnuna dönüştürdükten sonra dudaklarını da silikonla doldurtup tavşan dudağı gibi geriye kıvırttırmış. Geçmiş olsun!

Kadın olsaydım eğer, sevişirdim ama bir erkeğe güvenip de onunla aynı yatakta asla uyumazdım. Çünkü potansiyel katiller!

Koronalı günlerde maske ticareti, sakın yedirmeyin paracıklarınızı bu tüccarlara?

Canan Kaftancıoğlu: Sarayda olunca evde kal demek kolay. Evde taş mı yiyecek insanlar?

Evde kal diyenlere.. Biz zaten açık şehir hapishanelerinde yaşıyoruz; arkada neler dönüyor bilmiyoruz ki. Şimdi de aç bırakacaklar

Virüs yokken tek sosyalliğim tenisti. Kortu da kapattılar. Zaten biz evdeydik hep; şimdi de virüs bahanesiyle hayat iyice duracak!

Ben özgürlükçü insanları seviyorum! Çünkü özgürlük olmazsa, eşitlik ve demokrasi, insan hakları da olmaz!

Bir siyasimiz kadın ve erkek eşit olamaz mı demişti? Dün Rize'de bir kadın eski eşi tarafından hunharca öldürüldü; evet eşit değillerdi, orantısız güç vardı ortada. İşte biz bunu anlatmaya çalışıyoruz. Eşit haklara sahip olmalı ki insanlar, bu orantısız güç devreye girmesin.

Dün Rize'de bir kadınımızın eski kocası tarafından öldürülmesi, Korona salgınından çok daha düşünmemiz gereken bir durumdu!

"Bir kadını dövmek, bir kadını öldürmek" kadar halledilmesi gereken daha öncelikli bir sorun olamaz!

Cumhurbaşkanının bir kadınımızın öldürülmesinin bir soykırım kadar önemli bir konu olduğunu dile getirmesini çok isterdim!

Bir kadının öldürülmesi bir soykırımdır; çünkü orantısız güç vardır, çünkü o soy soylayan kutsal bir cinsiyettir!

Keşke dün Rize'de olmuş olsaydım, hayatın akışını değiştirip, o kadınımızın hayatta kalmasına bir etkim olsaydı!

Şu da bilinsin; ben kadınların yanındayım ama heteroseksizmi besleyen toplumsal kadınlığın karşısındayım!

Ben kocasının soyadını alan, eve kapanıp çocuk doğuran ve kocasına hizmet eden şablon kadınlığı asla tasvip etmiyorum!

Kadınlar; başlarını örtmemeli, ev kadını olmamalı, namus timsali olmamalı, isterlerse çocuk doğurmalı, isterlerse nikah kıydırmalı

Kadın okusun, kadın çalışsın, kadın sevsin-sevişsin, kadın eşit ve özgür olsun, yönetici olsun, lider olsun..!

Kadınların biçim ve davranış olarak toplumsal kadınlığa itilmesinde, kendilerine giydirilen metalığa gönüllü olmaları da yatıyor.

Eğer ben kadın olsaydım, kadınlığı reddeder, insan gibi olmaya ve davranmaya çalışır, zorlayanlara da karşı çıkardım!

Bütün kadınlarımızın katledilmesi her zaman derinden yaralamıştır beni ama dün Rize'de o masumane yatan öldürülmüş beden kahretti beni!

Bir tek kadın bile orantısız güç kurbanı olmayıncaya kadar, hepimiz kadın erkek demeden feminist olmalıyız!

Kediler ses tonlamasından, kullanılan kelimelere anlam yükleyip, bir süre sonra senin ne demek istediğini çok rahat anlıyorlar.

CORONA MIYIZ, NEZLE-GRİP Mİ?
Bunların hiçbiri yok ise, herhalde Corona değilimdir. Bu sene bir kere mevsim rahatsızlığı geçirdim. O da önceki yılki belirtilerle aynıydı. Ben her nezle olduğumda, vücudum çımkışır, sonra etierim dökülüyor gibi olur. Sonra titreme de yaşarım, sonra ateşim olur, sonra burnum akar, hapşurmalarım olur, en son da boğazım ağrır... En fazla 3-5 günde atlatırım. Bu sene yalnız, tam iyileşmeden tenis oynamaya devam ettim ve haliyle terliyoruz, sonra üşüyoruz falan... Biraz uzun sürdü falan ama hiç ishal falan olmadım, nefes darlığı da çekmedim,.. Zaten ben boğazım hassas olduğu için, yazın bile hasta olabilen bir kişiyim. Şu anda hiçbir şikayetim yok. Ben Corona değilimdir sanırım. 15 gündür de tenis oynamıyorum, fatura ve market dışında dışarıya çıkmadım. Akşamları çıktığım yürüyüş sayısı da 3-5'tir. Benim zaten tenisten başka sosyalliğim de olmadığı için, karantina sürecinde de bir şey kapmamışımdır sanırım... Aaa evet es geçmişim. Corona olan nadir burun akıntısı diyor. Ben normal nezle olmuştum sümüklü bir şekilde! Bu arada ben zaten 1 ay kadar önce önlem olsun diye doktora gitmiştim. Doktor antibiyotik kullanacak bir durumun falan yok ama ben yazayım gene de, boğazın ağrırsa kullanırsın demişti...

Korona mezarlığı hazır!

Benim ne bu dünyada yatacak yerim var, ne de öte dünyada; çünkü lanetliyim; beni hiçbir yer kabul etmeyeceği için..!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder