17 Ekim 2018 Çarşamba

Zaten yoktunuz hayatımda, dönmeye de yüzünüz kalmadı!


Medyada, orda burda hep okuruz insanların hayatlarından tanıdığı bir çok insanı çıkardığına dair. Yani bir anlamda temizlik yaparlar. Ben bugüne kadar öyle bir şey yapmadım; çünkü ben hayatımda insanlara, kişiliklerine göre mesafe koyarak yer verdim. Hiç kimseyi beynimin sınırlarının içine sokmadım. Bu ne demek oluyor; hiç kimseye benim hayatımı meşgul edecek, düzenimi bozacak kadar öncelik tanımadım. Bir şeyler paylaştım, sosyalleştim, bütün olumsuz taraflarına rağmen merhabamı kesmedim onlar ne kadar kendi kendilerine hayatımdan gitmelerine ve canları dönmek isteyince dönmelerine rağmen. Çünkü hayatımda olmamaları veya gitmeleri hiç de bir şey ifade etmiyordu. Çünkü ortak paylaştığımız bir şeyler yok gibi bir şeydi... Çünkü benim ilgi alanlarım ve yaşam biçimim bu toplumdaki düzenle örtüşmüyordu ki, bu tarz kişiler olsun ve bu tarz kişilere öncelik vereyim. Tamam, müzik, sanat, spor, kitap, hayvanseverlik, çevrecilik gibi başlıklarla benzeştiğim insanlar vardı ama konuya onların bakış açısıyla benimki uymuyordu bu sefer de. Yani birlikte yola çıkabileceğim ve sağlıklı bir şeyler paylaşabileceğim insanlar değildirler. Kafamın içindeki yalnızlığım kendi tercihimdi ve reel hayattaki çoğalmalarım da bir formaliteydi. O yüzden reel hayatımdan insanların gitmeleri, gelmeleri çok da etkilemedi çok üzeirme gelmedikleri sürece. Hatta bu yüzden canımı sıkanları bir kalemde silmek çok keyif veriyordu bana. Hatta kendilerini önemli sayıp, benim bunu kafaya takdığım sanmalaır falan uzaktan bir tın sesi gibi heliyordu. Elbette şahsıma yapılan haksızlıklara sessiz kalmıyordum, kalmıyorum, kalmayacağım ve kalamam da ama ben bundan bahsetmiyorum; gitmek isteyene ahanda yol; zaten bende değilsiniz durumundan bahsediyorum. İnsan bir umut sabrediyor boş insanlara belki bir katkı, bir değişim sağlayabilirim umuduyla ama çabası olmayan insnalara karşı da boşa kürek çekmek gereçğini de ihmal etmemek gerekiyor. Bundan sonra da elbette insanlarla iletişim kuracağım, iyiniyetli davranışlarımdan vazgeçmeyceğim ama düzelme ihtimali olamyanlara hiç de müsamaha ve tajhammül göstermeyeceğim. Gidip de dönmek isteyenlere de "Aaa, nerelerdeydiniz?" falan diyemeyeceğim artık. Hatta "Pardon, niye geldiniz?" demeye başlayalı çok oldu. İyi niyetliliğimi salaklık olarak algılamayın lütfen. İstediğinizi düşünebilirsiniz, sayabilirsiniz de ama dış kapımdan girmek için de yüzünüzün olması gerekiyor artık bundan sonra. Hayatımdan çıkması gerekenlerin gitmelerini sağlayamıyorsam da, ben giderek göndereceğim. Çünkü haksızlıklara karşı duyarlılığım arttıkça, tahammülüm de kalmadı. Hayatta çok acil şeyler var yapılması gereken basitliklerin yanında ve benim bugün yüreğim kan ağlıyor bazı-larının imkansızlıkları yüzünden. Biliyor musunuz ben kendim için bir şey yapmaktan vazgeçeli çok oldu; bu yaşımdan sonra birilerine yardım etmek için çalışmak istiyorum ve üzüntüye sebep olan bazı-larının ihtiyaç durumlarını dile bile getiremiyorum. Hassaslığımı taşıyamıyorum bazen. O yüzden hayatımdaki lüzumsuz kişilere yer yok bundan sonra.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder