19 Ağustos 2018 Pazar

Anladım ki beni sadece vicdanım öldürebilirmiş


Anladım ki beni sadece vicdanım öldürebilirmiş ve cezaların en büyüğü bana vicdanımı rahatsız eden kendi yaptığım yanlışlar ve haksızlıklar. Belki de haksızlığa gelemememin tek sebebi bu; kendi yaptığım hatanın vicdanımı çok rahatsız etmesi ve vicdansızlıklara tahammül edememem. Bakınız etki tepki meselesiyle yaptığım yanlışlar bile beni üzüyor ve çok rahatsız ediyor vicdanımı. Yani haksızlıklara tepki göstermek bile karşı tarafı üzüyor ve rahatsız ediyorsa, o bile bende bir vicdani rahatsızlık oluşturuyor. Yani insanların başına benim yüzümden bir şey gelmemeli kısaca.

Benim çok korumacı bir yapım var; sevdiklerimi, onların özgürlüklerini veya doğalarına uygun yaşamalarını engelleme pahasına güvenlik altında tutma güdüm var. Yaptığım yanlış ama güvensiz bir ortam var dışarıda çünkü. Koruyabilme gücüm varsa, sınırsızca korumak istiyorum işte. Bunu kullanmadığım zaman da vicdanım rahatsız oluyor.

Bunun dengesini kurmam, orta bir yol bulmam gerekiyor. Çünkü bu hem bana, hem de sevdiklerime zarar veriyor. Doğada güçlü olan kalıyor ve hayatta hiçbir şeyin tam olarak garantisi olmayabiliyor o kadar güvenceye karşı ama işte benimki de yapı meselesi diyelim; sevdiklerimin başına hiçbir şey gelmesin istiyorum ve o yüzden onları kontrolüm altında tutmak istiyorum; bu huyum yüzünden sevilmeme ve yalnız kalma pahasına.

Keşke dediğim anlar oluyor; keşke vicdanımı aldırtabilsem, olumsuz olaylara karşı biraz daha olabilirlik çerçevesinde bakabilsem. Benimki her şeyin istediğim gibi olmasını istemek değil, sadace başkalarını fazla düşünmek. Bu durumun en kötü tarafı, benim özgürlüklerimi kısıtlaması, hayatımı ele geçirmesi; başkalarını düşünmekten, kendimi düşünemiyorum, başkaları için kendi yaşam düzenimi feda ediyorum. Böyle yapmasam mutlu olur muyum; hayır.

Bu anlattıklarım insanlarla yaşadığım bir olaydan sonra değil ama insanlara karşı da aynı şekildeyim aslında yansımalarından anlaşıldığı üzere. Mesela benim insanların alışılagelmiş cinsiyet formülleri üzerinden yaşamak yerine doğada varolunduğu şekilde de yaşanabileceğini savunmam, aslında hep başkalarını düşünmemden. Yoksa bunun bana ne faydası olacak ki.

Korumacılık içgüdüm daha çok, güvencesiz şeylere karşı aslında; hayvanlar gibi. Konumuz da kedilerin arabaların altında kalmaması için, onları dışarıya bırakmaktann korkmam. Çünkü 10'larca kedim öldü bu yüzden ve onların dışarıya çıkma istekleri bir çatışma ortamı yaratıyor evde. Hayvanlarla bu kadar haşır neşir olmam da aslında sadece ve sadece onları koruma içgüdümden. Gerçekten dışarıda güvenceli bir hayatları olsa, ben de kendi hayatıma bakarım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder