24 Temmuz 2018 Salı

Sanat, hayatı inandığın şekilde performe edebilmektir de!


49 yaşındayım, 50 yaşımdan ay aldım. Hayatımın en dingin, en huzurlu, içsel anlamda halletmediğim hiçbir şeyimin kalmadığı bir süreçteyim. Zaten benim maddesel anlamda hiç hayallerim olmadı ki; ne bir evim, ne bir arabam, ne bankada yüklü bir hesabım. Ev benim için başımı sokacağım bir kulübe, paraysa sadece ve sadece kitap-dergi-gazete okumak ve müzik dinlemek için bir araçtı. Yemekle, gezmekle ilgili bile hiç derdim olmadı. Ne seyahate çıkmışımdır işim dışında, dışarıda da yediğim yemek sayısı bile sınırlıdır; bunu diğer dünyevi şeylere de uyarlayabilirsiniz. Yani diğerleri gibi dünyevi amaçlarım falan olmadı hiç. Çocukluğumdan beri hep sanatsal şeylere ilgi duydum, hep bir şeyler okumaktı derdim. Dünyanın bütün müziklerine ulaşmaktı en büyük hedefim, bir de müzikle, sanatla ilgili dergiler falan çıkarmak isterdim ortaokuldayken falan. Tahtadan basit bir kitaplık yapmıştım, ama içine koyacak kitabım yoktu köydeyken...

Biliyor musunuz, 80'lerde Compac Disc'ten falan bahsetmişti TV'de 7 Gün dergisi ve nasıl yani demiştim, bu yuvarlak plastiğin üzerine ses kaydı mı yapılacaktı? İnternet diye bir şeyi hayal bile edemezdim ve ben TRT 3'te Amerika Billboard listelerinin, dünya listelerinin çalınmasını beklerken, şimdi ben bütün dünyanın müziklerine, sanatçılarına ulaşabilecek miydin internet denilen ağ sayesinde? Öyle oldu işte. Eskiden o dergileri ve gazeteleri alıp arşivlemek çok keyifliydi ama bayağı da meşakatliydi. Şimdi sağ tıklayıp resmi kaydediyorsun, yazıları kopyala yapıştır yapıyorsun iş tamam; hem de aradığın her şeyi. ARADIĞIN HER ŞEYİ BULABİLİYORSUN İNTERNETTE EĞER ZİHİNLERDE OLUŞTURYSA! Evet internet ulaşmak istediğim şeylere kavuşturdu beni; bundan sonraki kalan zamanımı keyif içersinde ömrüm yettiğince yaşamaktan başka yapacağım hiçbir şey yok. Kedileri çok seviyorum; onlarla huzur bulmak iyi geliyor bana. İnsanlara dair hesabımı kapattım. Yaşamak da bir sanattır ve ben inandığım yaşam biçimini mümkün mertebede ne kadar performe edebilirsem; sanat da budur benim için, yaşamak da budur, hayat da!

Pardon söylemeyi unuttum. Benim aşk gibi, sevgili gibi derdim de yok mülkiyetçi bulduğum için. Sevmek, sevişmektir sevgili anlamında, ondan kerisi herkesin kendisini ilgilendirir. Ben sevgimi öyle tek şeye vakfedemem; çok saçma. Herkesi, her şeyi seviyorum çünkü. Sevdiğim kişilerle de aşksal anlamda yıllardır sevişiyorum; tapulu değiliz birbirimizlere. Hem daha uzun ömürlü oluyor, kaybetme korkusu olmuyor, üzerinde baskı hissetmiyorsun; her şeyin özgürü güzel; çünkü özgürlük en değerlisi. Keşke herkes hayatını doğasına uygun yaşayabilseydi; o zaman daha güzel bir dünya olabilirdi belki. Gerçi güzel dünya kavramı da göreceli mi oluyor hali hazırda?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder