23 Haziran 2018 Cumartesi

Türkiye'nin gizli starı Merve Özbey


Yıldız Tilbe'ye saygı albümünü lüzumsuz buldum. Çünkü bir şarkı cover yapılırken-yeniden yorumlanırken yaratıcılık devreye girmeli ve değişik bir şeyler ortaya çıkartılmalı. Yıldız Tilbe zaten kendi ruhunu en iyi şekilde yorumlamış ama diğerleri de bu ifadenin üstüne çıkamadığı gibi bir şey de katamamış. Açıkçası hiç kimse Yıldız Tilbe'den daha güzel yorumlayamamış, taklit etmişler Yıldız Tilbe'nin yorumunu; Gülşen dahil. İlk dinlediğimde Zerrin Özer'i falan beğenmiştim güçlü sesi ve kendine özgü yorumuyla ama onunda kükremsi yorumlarından gına geldi artık. Tamam sesin güçlü anladık, biraz da yorum kat şarkılara ses gösterisi yapacağına, diyorum. Ayrıca o kadar güçlü sesin var da niye yeni bir şeyler üretmiyorsun ki? Benim öyle sesim olsa, yılda bir albüm yaparım bütün bestecileri emrime amade ederek. Zerrin Özer star kavramını asla haketmiyor. Eğer sadece ses ile star olunsaydı, Nur Yoldaş'a star derdik, Aşkın Nur Yengi'ye star derdik, vesaire. Starlık ölçütleri ses ve yorumla birlikte, ne ürettiğin ve sürekliliğindir de. Tek şarkılık veya dönemlik starları star kabul etmiyorum ben. Nükhet Duru niye tek ve gerçek star biliyo musunuz; çünkü deneysel ve eklektik, ayrıca sahne ve albüm olarak sürekliliği var. Ajda, Sezen ve Nilüfer bile onun gerisinden kaldılar; niye; starlık müzik aşkı ister hiç bitmeyen. Halkın starı olmayacaksın, müziğin starı olacaksın ayrıcana da. Starlık kavramına bağlama yapmadan önce Yıldız Tilbe'ye saygı albümünden Deniz Seki'nin yorumunu çok orjinal bulduğumu belirteyim. Yani Yıldız Tilbe'yi taklit etmiş diyemiyorsun; bu deniz Seki diyorsun. Aleyna Tilki de albümün dinamosu zaten; ona da bir şey diyemeyiz. Bu albüm çok sattı deniyor ya; çıkarın Aleyna Tilki'yi, satacak mıydı acaba? Starlık kavramına bağlayabiliriz konuyu şimdi. Bu ülkenin gizli bir starı var bilmem biliyor musunuz? Tamam çok seviliyor, şarkıları da gümbür gümbür söylüyor, herkes tarafından da seviliyor ama bir Gülşen, Hadise, Demet Akalın, Hande Yener, Sıla, hatta Ece Erken ve Simge Sağın, Derya Uluğ muamelesi bile görmüyor. Bu saydıklarımı küçümsediğimi falan sanmayın. Hepsini de çok beğeniyorum ama dediğim gibi Merve Özbey onlar kadar tutulmuyor mu, yoksa bana mı öyle geliyor. Şöyle... Merve Özbey aslında çok tutuluyor, çünkü herkes onun gerçek bir ses olduğunu blliyor. Güzel ses, şarkıyı da kıvama getiriyor. Belki onun da düz bir yorumu var güçlü sesi olmasına rağmen ama kendini dinletiyor, hatta şarkılara damgasını vuruyor. Sesini duyduğun zaman, kim bu diyorsun; irkiltiyor insanı. Eksik olna ne? Belki yıldız tozu eksiktir ne bileyim. Yıldız Tilbe'ye saygı albümünde de diğerlerinin arasından öyle güçlü bir şekilde sıyrılıyor ki; zaten videosunun tıklanmasıyla Aleyna Tilki dışında diğerleriyle arayı 20 kat açıyor. Merve Özbey'i dinleten ne derseniz; bence güçlü sesine uygun soundu kullanmak. Müzik teknik olarak çok ilerledi ve dünya müziklerinin soundunu bile geçti bizim müziklerin soundu. Merve Özbey'in gizli star olmasını sağlayan işte bu teknolojik müzik. Yani onun güçlü sesine müziğin teknolojik ilerlemesi denk düşünce formül tuttu. Bana göre güçlü soundu çıkarırsanız Merve Özbey'in vokalinden, bu kadar havası olmaz diye düşünüyorum. Şimdi Merve Özbey'i yerdim mi, övdüm mü anlaşılmıyor olabilir ama yermiyorum, aksine güçlü sesinin yüksek soundla birleşmesinden oluşan bu dinlenebilirliğin, onu diğer star sayılanların arasına sokmasını diliyorum. Merve Özbey şu anda günümüzdeki yüksek soundlu müziği omuzlarında taşıyan kişi. Aleyna Tilki'yi de Emrah karadıman'ın soundu patlattı. Uluslararası olmak istiyorsak da, bu soundu daha evrensel şekilde kullanmalıyız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder