Haziran ayı geldiğinde, eşcinselelrin onu ayı olduğu için, yapacakları etkinlikler ve yürüyüşler dolayısıyla, dinci basının ve yobazların eşcinsellik sapkınlıktır nidaları tavan yapar. Bu arada sapık demiyorlar da sapkın diyorlar. Sanırım hakaret içermesin ve mahkemeye vermesinler diye sadece doğru buldujları heteroseksizmden sapma anlamına kullanıyorlar. Aynı anlamı içermiyor mu; iki si de sapmadan türetilmemiş mi? Bir kere eşcinselliğe bakış açınız aynı değil mi? Bu sizi eşcisnellik hakkında nasıl bir ifade kullanırsanız kullanın temize çıkarmaz; çünkü nefret barındırıyor.
Ben eşcinsel karşıtlığını şöyle değerlendiriyorum. Beyinsel kapasitesi olanlar hayata bilimsel yaklaşırlar, dogmalar onların hayatını yönetemez; çünkü akıl ve mantık dışıdır. Din ve benzerleri maneviyattır sadece.
Hayata ve içindekilere reel gözlerle bakmak yerine onları sırf dogmalar üzerinden nefrete hedef göstermek, kapasitesiz insanların bu gerçekler üzerinden kendilerini nefretle gerçekleştirmesinden başka hiçbir şey değildir. Bir anlamda nefretle varoluştur bu.
Çünkü akıl ve mantık çerçevesinde düşünen insanlar; sevgi ve barışla varolmanın, kendini gerçekleştirmenin hayata-dünyaya-insanlığa faydalı olan yegane unsurlar olduğunu bilir ve bu doğrultuda hareket ederler kapasitesizliğin getirdiği cahillik ve yan etkilerine rağmen.
Eşcinselliğiyle toplumun dogmatik inançları arasında sıkışıp kalmış eşcinseller de aynı kapasitesizliğin çelişkiyi, çatışmayı ve tereddütü yaşarlar; kendilerini suçlu hissedip savunamamaları da işte bu yüzdendir.
Şimdi gelelim asıl konuya, eşcisnelliğin her Haziran ayında sapkınlık ifadesinin volyumunun açılmasına... Eşcinsellik bir cinsel yönelimdir heteroseksüellik gibi ve eşcinselliğin ahlaksızlık olarak değerlendirilmesi söz konusu bile olamaz cehaletin aptal-saptal zihniyeti yüzünden ama homofobi düpedüz konuyla ilgili bir bilgisizlik, bu bilgiyi idrak edemeyen bir kapasitesizlik, açık ve net söylüyorum, söylediklerimin arkasında da sapasağlam dururum, beyinsel yetersizlikleirn getirdiği nefret yüklü korkuya dayalı bir cahillik, akılsızlıktır. Çünkü neye hizmet ediyor bu nefret bilinmez. Olsa olsa bilinmezliklere ve cehalete, yobazlığıa hizmet edebilir. Kimin kimi sevdiğinden, sevgiden ne ziyan çıkar ayol. ama nefretten ölüm çıkar; bu kadar basit.
Yazıma bir kolaj oluşturayım dedim de, yobaz gazetelerin başka konulardaki nefret yüklü diline de şahit oldum ve aslında hayata bakış açılarının her alanda cahilce olduğunu görebilirsiniz bu zihniyetlerin.
Son bir not daha... Homofobiklerin, eşcinsel hakları mücadelesini Batı'nın Türkiye'yi baltalamak için bir oyunu olarak düşünmesiyse, cahillerin aynı dogmalarda olduğu gibi dayanaksız karalamasından başka HİÇbir şey değildir. Söylerler, çünkü cehalet bu toplumda hala prim yapıyor! Sırtından nefretle para kazandıkları eşcinselliği bir türlü tedavi edemediler gittiler mesela ama bunlara inanan ve çocuklarının eşcinselliğini tedavi ettirmeye götüren aileler yok mu bu ülkede; işte bunlardan bahsediyorum primin ve homofobiye cesaretin kaynağı olarak. Bir de her eşcinselleri destekleyenler pis bir oyunun parçası onların gözünde. Bunu da şöyle açıklayabiliriz; akıl ve mantık çerçevesinde olan ve onların yobazlığına ters olan her güzellik pis oluyor zaten!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder