23 Aralık 2017 Cumartesi

Her şeyin başı sağlıklı bir sağlık sistemi!

Bir şeyi çözüme kavuşturmak çok zor olablir ama bunun zorluğu zor olmasından mıdır, sağlıklı bir sistem işleyişiyle çocuk oyuncağına dönüştürülememesinden midir? Şunu o kadar iyi biliyorum ki, çözüm formülü olmadan bile disiplinel bir pratikle her şey çok daha tıkırında işleyebilir.


ERKEN YAŞTA DA İNSANLAR PROSTAT OLABİLİR!

Konuya ner'den başlasam..?
Önce Çarşamba günü, 6 yıl mücadelemden sonra nihayet ameliyat olacağımın mucize gibi sevincini paylaşayım. Herkes ameliyattan kaçar; ben çözüme kavuşmanın tek doğru işlem olduğuna inananlardan olduğum için, bu şekilde korkularımı çok rahat bertaraf edebiliyorum. Çünkü damlaya damlaya su faturası kabarık gelir, ertelenen sağlık problemleri de kansere dönüşebilir!
Ama benim asıl dikkat çekmek istediğim, erken tanının önemi adına sağlık konusunda bilinçli olmak gerektiğinin yanı sıra, bizi iyileştirecek olan sağlık merciinin ne kadar bilinçli olduğu, dolayısıyla ne kadar sağlıklı işleyebildiği, sağlıklı işleyebilme konusunda bir ivmesinin olup olmadığı, konuyla alakalı kişilerin sağlık sisteminin mümkün mertebede iyileştirilebilmesi için ne kadar duyarlı oldukları, olaya hangi açıdan baktıkları, gerçekten insana-canlıya faydacılığın öncelikli mi olup olmadığı, vesaire...
Kamu spotlarına bakıyoruz sağlıkla ilgili, işte şöyle şöyle problemleriniz, şikayetleriniz varsa, hemen şu birime başvurunuz, kendinizi ihmal etmeyiniz, utanmayınız, çekinmeyiniz diyerek erken tanının önemine, kendini ihmal etmenin zararlarına falan dikkat çekiyorlar. 
O sağlık probleminden muzdarip olanlar, genel olarak vatandaşları bilinçlendirmek adına kendilerini kamu önünde dile getirebiliyor falan belli kitlelere hitap eden kişiler olarak falan... Ben de bir vatandaş olarak bunu yapıyorum, daha da iyi yapmak isterim, yapmalıyım da ama...
Örneğin ben... 5 mi, 6 yıl mı oldu prosrat ile ilgili problemim başlayalı... Oysa ben beden sağlığı olmadan ne kendime, ne de hayata faydalı olunamaaycağının bilincinse olan bir kişi olduğum için, bu şekilde-sağlığına duyarlı olarak yaşayan bir kişiyim. Sağlık konusunda daha problem ortaya çıkmadan önlem almaya çalışırım. İhmal etmem kendimi asla. Çünkü neler neler konusunda bencillik derecesinde sabırsızken, neden bizi vareden sağlığımız konusunda hassas olmayalım? Ama gelgelelim, ben içinde yaşadığımız yapının sisteminde aradığımı bulamadım ve çok da memnun değilim bu konuda diyebilirim. Haa, beterin beteri de var ve şükretmeliyiz, belki de şu anda olabilecek en iyi bu olabilir ve haksızlık da etmeyelim ama ben daha iyi olabileceğine inanıyorum, daha iyisi olmalı diye düşünüyorum. Ve şu bir gerçek de var ve bunu inkar edemeyiz. Bakınız yanlış anlaşılmasın, kimseyi rencide etmek de istemem, haksızlık da etmek istemem ama sağlık sitemimizde konuya insani yaklaşımımız çok insani değil; üzülerek söylüyorum olaya daha çok ticari veya mecburi bir görev gibi yaklaşılabiliyor. Ticaret olmadan belki hiçbir şey olmaytabilir ama olaya insani yaklaşımı her zaman öncelikli tutmalıyız, hatta sağlık işini yapan kişi aşkla yapmalı. Çünkü bir canlının yaşama öceliğinden hiçbir şey daha değerli olamaz. Mesela bir insanın sigortası veya parası yoksa sağlık ihtiyaçlarını gideremeyebiliyor. Bu önemli de, ama şu çok daha önemli... Sağlık sigortan var ama gene de sağlığına kavuşamayabiliyorsun, kavuşabilsen bile bu süreç uzayabiliyor veya sağlıklı bir şekilde sağlığına kavuşamayabiliyorsun, daha da önemlisi, eğer sen kendin sağlığın konusunda çok duyarlı ve bilinçli değilsen, gümbürtüye gidebiliyorsun. Bakınız, ben, dediğim gibi 5-6 yıldır sağlığıma kavuşamadım prostat olduğum net olduğu halde. Önce başka tanılar kondu, sonra da işte 50 yaşından önce bir insan prostat olmaz, olsa bile ameliyat olmaz diye ilaçla geçiştirilme, baştan savuşturulmak gibi şeyler yaşadım... Bu süreçte de cinselliğim bitti, boşaltım sistemim durma noktasına geldi. Daha önce de yazdığım gibi kimi doktor erken dedi, kimisi geç kaldın diyor. E peki hangisi doğru, kim haklı kim haksız, benim konuyla ilgli bilinçliliğimin gözardı edilmesi ayıp değil mi? Ben bilinçli olmasam ve dolayısıyla kendim için mücadele etme potansiyeline sahip olmasam ne olacak-TI? Yaa, ameliyat olmak için yalvarıyorum gibi bir şey doktorlara. Arkadaşımın annesi de ne kadar cesaretli diyor bana. Oysa ben sağlığıma cesaretliyim, kendimi kesip biçtirmeye değil. Soruyorum, bütün bunlar kimin umrunda, hangi sağlık sistemimin ve sorumlularının umrunda? Biz insanlar robot değiliz; lütfen sağlık sistemindeki insanlar bize sistematik yaklaşmasın; bize bir canlı gibi muamelesi yapsın. Psikolojimize olumsuz etki edebilecek ve eden snobik davranışları saymıyorum bile çok yoğun hasta var bahanesinin arkasına sığınılan. Doktorların, hemşirelerin hastalara tepeden bakışı çok incitici. Hastalarımız bilinçsiz olabilr ama bilinçsize tepkisel yaklaşmak yerine bilinçli yaklaşmak daha akıllıca bir yaklaşım olmaz mı ortamın daha sağlıklı seyredebilmesi için? Hastanelerde çok itiş-kakış var, çok ağız dalaşı, çok saçbaş mücadelesi yok mu insanlar sağlık hizmeti alırken? Şahit oluyorum bunlara her hastaneye gidişimde. Ben sağlık sektöründe çalıştığım ve yıllarca annemin sağlığı için mücadele verdiğim için birebir şahidim bunlara. Bunun sorumluluğunu vatandaşa mı yüklemeliyiz, yoksa sistemin tıkır tıkır işleyebilmesi için mücadele verilmemesine mi? 
En başta nüfus planlamasını hayata geçirebilen bir zihiyete sahip olmalıyız ki, sağlık hizmetini yetiştirebilelim. Tıpkı eğitime yetişebilip bilgili insanlar yetiştirebilmenin çok ama çok önemli olduğu gibi. Bilgi toplumu olamamış toplumlarda sadece sağlık sitemi değil, tüm birimler aksar ne yazık ki. Her şeyin başı sağlık ve sağlıklı eğitim!
İnsan başına gelen şeylerle, yaşadığı süreçle, eğer duyarlıysa, konuya dikkat çekmeye çalışıyor. Ben de elimden geldiğince bunu yapmaya çalışıyorum. Eşcinsel hakları, hayvan hakları, vesaire ve son olarak da erken yaşta da insanlar prostat olabilir konusu... Doktorun, geç kalarak prostatın kötü huyluya-kansere dönüşmüş olabilir demesi, konunun önemine dikkat çeken bir durum...


İnsanlar erken yaşta da prostat olabilir

Doktorlar bana 50 yaşından önce prostat olamazsın dediler. Oysa ben 40 yaşında prostat olmuştum. Geçen 6 yıllık süreçte prostatım büyüdü de büyüdü ve doktorlar beni ilaçla tedavi etmeye çalışarak ihmal ettikleri için, bu süreçte cinselliğimi ve boşaltım sistemimi kaybettim ve dolu bir idrar torbasıyla yaşaya yaşaya vücudumdaki svı fazlalıklarını ter yoluyla boşaltmak amacıyla günde 5-6 saat spor yapmaya başladım. Bana 50 yaşından önce prostat olamazsın, erken diyerek ameliyat etmeyen doktor sistemi, şimdi de geç kalmışsın, kanser olabilirsin diyor..!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder