Devlet eşcinselliğime ses verdi: Eşcinsellikle ilgili bir çalışmamız yok!

"Biz eşcinseller sapkın değiliz"
(http://halilkandok.blogspot.com.tr/2017/11/biz-escinseller-sapkin-degiliz.html)
başlığı altında
dinci basının eşcinselleri hedef gösteren nefret yüklü haberlerini şikayet ettiğim mektubumua
BİMER tarafınfan geriye dönüş yapıldı...
Aşağıda...

"Sayın HALİL KANDOK,
T.C. Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER)’ ne yapmış olduğunuz 1701731868 sayılı başvurunuz 24.11.2017 tarihinde CEZA HUKUKU BÜROSU tarafından cevaplanmıştır:

Başbakanlık İletişim Merkezine yapılmış olan başvurunuz incelenmiştir.
Anayasanın "Kanun önünde eşitlik " kenar başlıklı 10. maddesinde herkesin, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşit olduğu hükmü yer almaktadır.
Başvurunuzda belirtilen hususlarla ilgili olarak Bakanlığımız tarafından yapılan çalışma bulunmamaktadır.
Bilgilerinizi rica ederiz.
Başvurunuz ile ilgili tüm işlemleri BİMER’in internet adresinden takip edebilirsiniz."

Bu da demek oluyor ki, yani devlet diyor ki, biz, her türlü ayrımcılığa karşıyız ama eşcinsellik bizim dinimize, değerlerimize, geleneklerimize, erkek egemen yapımıza ters olduğu için eşcinselliği tanımıyoruz ve bu tür ayrımcılıklar, yani eşcinsellere karşı yapılan nefret ve şiddet yüklü hiçbir sözlü ve fiziksel  saldırılar bizi ilgilendirmiyor. Biz ancak eşcinsellere yapılan fiziki saldırıları değerlendirebiliriz, onu da eşcinsellik babında değil, kişi babında. Yani bir kişiye sırf cinsel yöneliminden-eşcinselliğinden dolayı bir saldırı bizim lügatımızda yok, olmasını da istemiyoruz. O yüzden eşcinsellere yapılan hedef gösterici nefret yüklü saldırılara karşı bir şey yapmak istemediğimiz için yasalarımıza yer vermediğimizden hiçbir şey yap(a)mıyoruz. Veya şöyle de demek istiyor olabilirler. Eşcinsel olarak yaşamayacaksınız. Kendinizi heteroseksüellliğe zorlayın veya eşcinseliz diye gün yüzüne çıkmayın. Çünkü burası eşcinselliğe karşıt bir ülke ve eşcinseliz derseniz başınıza geleceklerden kendiniz sorumlusun. Başınıza bir şey gelirse gereken yapılır ama biz sizleri, eşcinselleri başınıza bir şey gelmeden koruyamayız, korumayız, korumuyoruz, korumayacağız. Çünkü eşcinselleri korumak gibi bir derdimiz olsa, eşcinselliği yasal olarak tanırız, onlara yapılan saldırıları cinsel yönelim başlığı altında diğer ayrımcılığa maruz kalan dil, din, renk, cinsiyet gibi olguların arasına sokar ve nefret suçları kapsamına alırız. "Sizi tanımak demek sizi korumak demek, sizi korumak demek sizi tanımak demek" olduğu için, eşcinsellikle ilgili bir çalışma, programımızda yok ve olmayacaktır!!!

Şimdi yasalarımızda eşcinsellik tanımlanmadıktan ve eşcinselleri koruyucu bir madde yokken, mahkemeye başvursan ne olacak... Fiziki saldırı olmadan hiçbir nefret yüklü sözlü saldırı kaale alınmayacaktır. Çünkü bir ülkenin demokrasisi ne yazık ki içinde yaşadığı kültürün çok dışına çıkamıyor ve bazı şeyler kağıt üzerinde kalabiliyor. Çünkü bir insana eşcinselliğinden dolayı bir ayrımcılık yapılıyorsa, yasalarda yer almasa bile, adaleti sağlamak için oraya yerleştirilen kişilerin içinde yaşanılan kültürden bağımsız olarak olaylara daha evrensel yaklaşması gerekmez mi? İnsanlık bunu gerektirmez mi? Şimdi ben adaleti yönetmekle ilgili görevlerden birinin başında olsam, içinde yaşanılan kültür tarafından tasvip edilmiyor diye görmezlikten mi geleceğim bazı ayrımcılıkları? Ama devletin en başındakiler, milletvekilleri bile muhafazakar demokratlığın işi DEĞİL demiyor mu eşcinselleri korumanın? Eşcinsellik kelimesini bile ağızlarına almaya çekinmiyorlar mı? Cumhurbaşkanı bile milli değerleimize ters demiyor mu? Ama eşcinsellik diye bir gerçek var ve eşcinseller sırf cinsel yönelimleri yüzünden ayrımcılığa maruz kalıyorlar, sözlü ve fiziksel saldırıya maruz kalıyorlar, hatta nefret cinayetleirne kurban gidiyorlar. Yalan mı? Ve devlet nefret suçu demiyor buna. Ve de en baştan korumuyor eşcinselleri. YALAN MI?

Peki devletin görevi ne; vatandaşları korumak değil mi? Peki biz eşcinseller insan değil miyiz? Öldükten sonra bizi öldürenleri cezalandırmanız bile içimizi soğutmayacak. Çünkü cesedimize bile eşcinsel demeye diliniz varmıyor. Nerede eşitlik, nerede özgürlük, nerede demokrasi, hatta nerede İNSANLIK? Lafta sadece. YALAN MI?

Ben de beni lanetleyen dini kabul etmiyorum, din aracılığıyla beni-eşcinselliğimi lanetleyen yobazlığı kabul etmiyorum, eşcinselliği yok sayan muhafazakar yapıyı kabul etmiyorum...

Eşcinsellik diye bir gerçek doğada vardır ve eşcinseller de bu dünyada yaşamaktadır. Eşcinsellerin başına gelenlerden de onlar için bir şey yapmayan yetkililer, evet devlet sorumludur. Ne demek böyle bir çalışmamız bulunmamaktadır. Şimdi yap! Demek ki yapmak istemiyorsunuz... Valla eşcinsel olarak doğduğum için, onurluyum, guruluyum, şerefliyim, namusluyum... Bana saygı duymayanların sorunu ondan kerisi, beni nefrete hedef gösterenlerin sorunu, vergimi ödediğim halde beni korumak için kılını kıpırdatmayanların sorunu...