7 Temmuz 2017 Cuma

Herkes örümcek adam, herkes eşcinsel!


Ünlü oyuncu "Örümcek Adam" Andrew Garfiel eşcinsel olduğunu, ancak henüz kendi cinsiyle ilişki yaşamadığını itiraf etmiş. Ünlü oyuncu Emma Stone'la evlenip ayrılan Andrew, kendini aktif olmayan eşcinsel olarak tanımlıyor. 33 yaşındaki oyuncu "Belki şu anda hayatımda kimse yok ama gizli kalmış bir bahçemi keşfettim." demiş.

Gerçekten çok önemli bir itiraf bence. Neden mi..? Heteroseksist dünyada o kadar çok ki Andrew Garfield gibi eşcinselliğini keşfedemeyen, keşfetse de eşcinselliğiyle barışamayan ve bunu kendine bile itiraf edemeyen, eşcinselliğini hayata geçiremeyen, heteroseksüel ilişkinin bataklığına-mutsuzluğuna sürüklenen, gömülen...

Bazıları heteroseksüel ilişkiden neden haz duymadığını anlayamayacak kadar bile bilinçsiz ne yazık ki. O yüzden heteroseksüel ilişkiden heteroseksüel ilişkiye konuyor ama gene de mutluluğu yakalayamıyor. Uzamanlar yıllardır demez mi zaten "çok eşlilik erkeğin gizli, bastırdığı, keşfedemediği eşcinselliğiyle alakalı" diye.

Aslında homofobi de bununla bağlantılı. Kişi kabul edemediği kimliği yüzünden nefret ediyor eşcinsellerden, eşcinsellikten kendisine ayna tuttuğu için, eşcinselliğini hatırlattığı için. Belki biseksüellik de homofobiye dair, transseksüellik de homofobiye dair, intersekslerin ameliyatları da homofobiye dair... Çünkü erkek egemen dünyada eşitliksiz, cinsiyetçi bir toplumsal cinsiyet kurallarının baskısı altındayız. Hiç kimse kendisi gibi olamıyor, içinden geldiği gibi davranamıyor, yani bireysel yaşayamıyor ve çoğunluğa uymaya çalışıyor bu yüzden. Sonuç ise ortada; mutsuzluk!

Sabah kahvaltıda heteroseksüel arkadaşım anlatıyor. 30'lu yaşlarında tanıdığı bir interseks var. Yani doğuştan çiftcinsiyetli. Ailesi çocukken kadın biyolojisine uygun şekilde ameliyat yaptırıyor. Açık söylemek gerekirse, penisi imha edilip vajina bırakılıyor. Ama mutsuz şu anda, çok agresif...

Doğa bizi neden eşcinsel yaratıyor, neden erkek bedeninde kadın kafası yaratıyor, neden çift cinisyetli yaratıyor hiç düşündünüz mü? Doğada böyle bir çift cinsiyetli olma durumu, arada olma durumu var, bir çeşitlilik var... Ne eşcinsellik yanlış, ne de diğer şekiller. Neden doğamıza sahip çıkmak yerine  heteroseksizm çok doğruymuş gibi ona uydurmaya çalışıyoruz kendimizi? Kendimizle çatışacağımıza, bizi olduğumuz gibi kabul etmeyen heteroseksizmle mücadele etseydik şimsiye kadar, çoktan doğamızla başbaşa huzurlu bir şekilde yaşamaya başlardık.

Mutluluğumuz da, mutsuzluğumuz da kendi elimizde. Neden heteroseksizme uygun değiliz diye cinsel kimliklerimize kafayı taakcağımıza, güne sıkı bir kahvaltıyla başlayıp hayatımızı yaşayalım arkadaşlar. Homofobik dünya kendi kendine sorun yaratsın, kendi kendine çözüm arasın. Biz doğamıza müdahale ettrimeyip yaşamak için mücadele verelim. Cinsel kimliklerle ilgili kafamızdaki soru işaretleirni silip tereddütlerden uzak tutalım kendimizi. Ben yanlış mıyım diye düşünmeyelim. Yanlış olan biz değil, bize kendini dayatan heteroseksizmdir. Prim vermeyelim cinisyetçi sisteme doğal kimlikler olarak...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder