Biz toplantılarımızda artık eşcinsellik konuşmuyoruz. Çünkü hayatımızı eşcinselliğimiz üzerinden yaşamıyoruz ki. Eşcinselliğimiz duygusal ve cinsel bir şey ve cinsel yönelim dışında da koskoca bir hayatımız var.
Eşcinselliğimizi yaşıyoruz, eşcinsel olduğumuz için de kendimizi ezdirmememiz gerektiğinin bilincindeyiz. Mesela bir arkadaşımızın babası bile, cinsel yöneliminden dolayı aşağılanan çocuğu için okulda verdiği mücadeleyi kazanmış. Bazı şehirlerde eşcinseller okuldan uzaklaştırılırken, bizim şehirde homofobiye karşı resmi şekilde yaptırım uygulanabiliyor. Bu da mücadeleyle alakalı bir şey tabi. Mücadele dediğin lafta değil, uygulamada olmalı.
Bir arkadaşımızın eğitim hayatındaki homofobiye karşı mücadelesi dişe diş bir şekilde devam ediyor. Eğitim hayatında karşısında çıkan engeller, onu hedeflerinden saptırmıyor...
Kimimiz işinde gücünde, kimimiz aşkında meşkinde, kimimiz mesela İranlı arkadaşlarımız mülteci olmanın ağırlığı altında kalmamak için morallerini sağlam tutmaya çalışıyorlar.
Ben de bidiğiniz üzere sporla, internetle, hayvanlarla, fotoğrafla, müzikle, kısaca hayatımı yaşamakla meşgulüm. Aslında hepimiz hayatımızı yaşamakla meşgulüz. Homofobi olmasa daha iyi olacak, olmaması gerekiyor, gereken mücadeleyi de vermek zorundayız homofobiye karşı ama dediğim gibi hayatımızı yaşamak sadece eşcinselliğe veya eşcinsel karşıtlığına bağlı değil. Buluşmalarımız da bu düşünce paralelinde gerçekleşiyor işte. Dertleşmek için bir araya geliyoruz en azından.
Katılımcı arkadaşlara teşekkürler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder