TV 8'de "İşte Benim Stilim" yarışmasında gerçekten jüri üyeleri yarışmacılara karşı keyfi davranıyorlar ve sinirlerimi depreştiriyorlar...
Tamam, yarışmacıları disipline edebilmek için belki bu da şart ama geri planda durum ne olursa olsun izleyiciye yansıyanlar yarışmacıları değil jüri üyelerini komik duruma düşürüyor; eğer jürininki raiting stratejisi değil ise...
Daha 18 yaşında bir kişi Bahar...
Yok tırnağın uzun, yok davranışların kötü, yok sesin çok çıkıyor, yok yaşına uygun giyinmiyorsun, neden lens takıyorsun, neden saçlarını sarıya boyuyorsun diye "10 alacakken beş veriyoruz" diyorlar. Sanki moda jürisi değil ahlak jürisi... Yazık, günah ya... Bir gençle bu kadar uğraşılır mı? Oysa yarışmanın 1 numaralı raiting unsuru Bahar... Belki de bile bile üstüne gidiyorlar... Yoksa her hafta elenecek son iki kişi arasına sokulup da yarışmaya devam etmesinin başka bir açıklaması olabilir mi? Diğer yarışmacılara göre Bahar Mars'tan gelmiş gibi zaman ötesi giyniyor... Zekasıyla giyiniyor ve de konuşuyor!
Yılmaz Morgül ile Serkay yarışıyorlar...
Serkay açık ara önde götürüyor yarışmayı parkur kısmında...
Ve yarışmayı neticelendirmek üzere...
Torbaları taburenin üzerine atıyor ama bir türlü isabet ettiremiyor.
Yılmaz Morgül geldi ve ilk torbayı ilk denemede taburenin üzerine isabetli bir şekilde fırlatabildi, iki denemede de ikinci torbayı diğer taburenin üzerine fırlatarak yerleştirdi.
Serkay başaramadı bunu ve öfkesinden tekmesini fırlattı...
Ama bu abartı değil, gerçeğin ta kendisi...
İnsanların Yılmaz Morgül olsun, Fatih Ürek olsun, Aydın vesaire olsun eşcinsel sanatçılara bıyık altından bir gülüşü oluyor onları hafife alan...
Sadece sanatçılara karşı değil; gerçek hayatta da eşcinselere karşı onları hafife alan bir bakış açısı mevcut... Sanki onlar bir şeyleri heteroseksüeller kadar başaramazlarmış gibi...
Oysa cinsel yönelim midir bir şeylerin başarılmasını sağlayan?
Bir çok başarılı insanın cinsel yöneliminin ne olduğunu nereden biliyorsunuz?
Yoksa dalga geçtiğiniz erkek biyolojisinde feminen tavır mı?
E o zaman önce kadınlara gülün...
Burada gülünmesi gereken ayrımcı tutum mu, insanların içinden geldiği gibi özgürce davranması mı?
Bana da heteroseksüellerin kabadayı tavırları o kadar yapmacık ve komik geliyor ki; gerçekten utanıp başımı öne eğmek zorunda kalıyorum; çünkü çok yapmacık ve çok özenti bir davranış; insanın doğasında, yapısında, özünde olmayan bir davranış...
O yüzden bravo diyorum Yılmaz Morgül'e...
Rağmenlere rağmen hayatta varolabilmekten daha büyük başarı olabilir mi?
Heteroseksist bir dünyada eşcinsellerin heteroseksüellere karşı başarısı tuhaf gelebiliyor... Çünkü bu beklenilen bir şey değil...
Oysa insan insandır... Cinsel yönelim sadece duygusal ve fiziksel olarak birine ilgi anlarında ortaya çıkan bir şey...
Ayrıca hayat sürecinde sen bir noktada başarılı olabilirsin, diğeri başka bir noktada..
Umarım insanlık bir gün, eşcinselliğin, sadece eş-cinsellikten ibaret olmadığını anlar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder