18 Kasım 2015 Çarşamba

Kafamı boşaltmak için, ben de yaşama veririm kendimi


Björk, ünlü İzlandalı sanatçı Björk demiş ki...

“Biz kafamızı boşaltmak için psikiyatriste ya da kiliseye gitmeyiz. Biraz yürüyüşe çıkarız, olur biter…”

Bir çoğuna göre çok dini açıdan çok tehlikeli bir söz değil mi?

Bazıları din ile ilgili söylenen hiçbir şeyi kesinlikle kabul edemiyor...

Niye ki...?

Sen inan cennete git, inanmayanlar da cehenneme..; her koyun kendi bacağından asılmıyor mu?

Din sana, inanıyorsun diye daha mı fazla söz hakkı veriyor, daha mı fazla hükümranlık hakkı veriyor?

İnanmayanların inananlara ne gibi zararı var?

İnananların antidemokratik müdahaleciğiliğini cahilce buluyorum.

Bilime inananların kafasında soru işareti daha az oluyor; inansalar bile inançları hayatlarını aksatmıyor, doğalarını kısıtlamıyor...

Tanrı da, benim, içimden geldiği gibi özgürce yaşamamı isterdi..!

Günlük hayatta ben de zorda kalınca olaylara pozitif yaklaşmaya çalışıyorum ama pozitif bilimler dışında bir beklentim olmuyor; yani kadere bırakmıyorum işlerimi...

Hele dini hiç manevi huzur amacıyla kullanmadım...

Sorunlarımı çözemeyince, çözüm yolu da kalmayınca; kabul etmekten başka bir yol düşünemiyorum.

Önüme bakıyorum, sonrasına bakıyorum...

Geçmişe ne kadar takılı kalabilirsin ki yaşamak istiyorsan...

Beni mutlu eden ne ise, ona veririm kendimi...

Sporsa spor, müzikse müzik, çalışmaksa çalışmak, mücadeleyse mücadele...

Pek öyle birilerinden yardım da beklemem maddi, manevi...

Çünkü bilirim ki insanoğlu daha bencilliğinden kurtulabilmiş değil ki samimi bir şekilde bana yardımı dokunsun...

Hayat benim kafamın içinde...

Diğerleriyle de hayatı paylaşıyorum işte...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder