6 Kasım 2015 Cuma

Boy George, Prince'le yattı mı?


Geçtiğimiz günlerde Batı'da magazin dünyasına bomba gibi bir haber düştü ama bizde hiç etki yaratmadı. "The Voice" müzik yarışma programı jüri üyelerinden harika sesli şarkıcı Paloma Faith, dahi sanatçı Prince'le düet yaptığını söyleyince, aynı jüri ekibinde yer alan travesti şarkıcıların en ünlüsü Boy George'un,"O da laf mı, ben Prince'le yattım" demesi... Daha sonra Boy George'un, çocukluğundan beri Prince hayranı olduğunu, yatmak derken yatak odasındaki Prince posterlerini kasdettiğini söyleyerek durumu kurtarmaya çalışması...

Konu eşcinsel veya transseksüel olan Boy George'un aslında benim de eşcinsel olduğuna inandığım ama kadınlarla da ilişkisi olan Prince'nin yatıp yatmaması değil; eşcinsellik konusunun hala ayıp bir şeymiş gibi üstünün örtülmeye çalışılması, tepki gösterilince itiraf edilen sözlerin yanlış anlaşıldığı ifade edilerek kişilerin kendilerini veya karşı tarafı kurtarma çabaları, bazı toplumların, hatta gelişmiş Batı toplumlarının bile olaya iftira gözüyle yaklaşması, bizim gibi toplumların da ötekileştirilmişlerin ne yaptıklarının hiç umrunda olmaması, bize dokunmayan yılan bin yaşasın havasında olması veya ötekiler kendi pisliklerinde gark olsunlar nefreti...

Demek istediğim her eşcinsel gündem, eşcinselliğe bakış açısını yumuşatmak, önyargıları yıkmak adına bir fırsat olarak değerlendirilebilir. Ama bizim eşcinsellerde bile, şu ünlü eşcinsel dediğin zaman, eşcinsellerin herkesi eşcinsel yapma algısı mevcut. Herkesi eşcinsel yapsak ne olur? Eşcinsellik kötü bir şey mi? Bir erkeğe çok kabadayı, çok maço diyince o kişilik evetleniyor ama... veya şu kadın kişi çok hanımefendi diyince... Toplumsal cinsiyetin heteroseksistçe kullanılmasının hiçbir sakıncasının olmaması, aslında ister heteroseksüel dünyasının, ister LGBTİ dünyasının ne kadar cinsiyetçi, ne kadar heteroseksist olduğunun göstergesi değil mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder