12 Kasım 2015 Perşembe

Bir eşcinselin iç dünyasını nereden biliyorsunuz ki?


Eşcinselliğin çeveresel faktörlerle alakalı olduğunu söylüyorlar ya... Eğer öyleyse, cinsel yönelim cinsel yönelimdir ve heteroseksüellik de çevresel faktörlerin etkisiyle oluşmuştur, hem de kuvvetle muhtemel; çünkü heteroseksist bir dünyada yaşıyoruz ve bu insanların beynine çocukluktan itibaren işleniyor bu. O zaman bile tek doğru cinsellik heteroseksüellik diyemeyiz, çünkü; sen neye göre çocuğunu heteroseksüel yetiştiriyorsun ki; dine göre mi, çoğalalım diye mi, yoksa bildiğin tek doğru yöntem bu olduğuna inandığın için mi, vesaire? O zaman eşcinsellik de yanlış diye öğretilmese, eşcinselliği de normal karşılayacaksın. Heteroseksüelliğin çevresel faktörlerle oluştuğuna inanmıyorsan, o zaman eşcinselliğin de çevresel faktörlerle olduğuna inanmayacaksın. Yok öyle kendi yapından dolayı kendi çıkarına uygun tek doğruya inanmak ve savunmak, hatta eşcinsellik karşıtlığı yapmak. Eşcinsel karşıtlığının bilimsel bir dayanağı olmayınca da kapalı kutulara sığınılmıyor mu din gibi..? Hep içinde yaşadığımız heteroseksist sistemi baz alarak karar veriyoruz neyin doğru neyin yanlış olduğuna. Oysa biraz empatik olsanız, birazcık vicdanınızı çalıştırsanız, birazcık kendinize benzemeyenleri anlamaya çalışsanız, belki hayata tek pencereden bakmayacak ve ötekileştirdiklerinizi anlayabileceksiniz. Hasta diyorsunuz, sapık diyorsunuz, ahlaksız diyorsunuz, tedavi ettirmeye çalışıyorsunuz, dövüyorsunuz kırıyorsunuz, hatta öldürüyorsunuz... Ne geçiyorsa elinize ayrıca; sanki heteroseksüelleştirebiliyormuşsunuz gibi eşcinselleri. Sadece sahtekarlığa mecbur bırakıyorsunuz, sevgisizliğe mahkum ediyorsunuz, yaşamlarını ellerinden alıyorsunuz... Neden bize de samimi bir şekilde kulak vermiyorsunuz, neden bizi de dinlemiyorsunuz ve en önemlisi neden eşcinsellere inanmıyorsunuz? Biz eşcinseller heteroseksist bir dünyada kendi cinsimizi seviyoruz diye yalan söylemiş olabilir miyiz? Karşı cinsi sevme isteğimiz olsa niye sevmeyelim ki; üstelik de ortam heteroseksüelliğe müsaitken. ben geçmişe döndüğümde, hatırlayabildiğim en küçüklüğüme... Hep o zamanlar bile kendi cinsimi hayal ediyordum duygusal ve cinsel anlamda. Çocukça seks oyunlarımı kendi cinsimle oynuyordum; çünkü hayalimi gerçekleştiriyordum. Düşündüğünüz gibi de ne aile sevgisinden yoksundum, ne aile içi kavga şiddet vardı, ne de cinsel istismara uğradım... Önümde de bolca erkek figürü de vardı, karşılaştrıma yapabileceğim kadın figürü de... Annem-babam vardı, 3 abim, 3 ablam vardı. Ve üstelik ailenin en küçüğü olduğum için o döneme göre en rahat yetişen çocuğuydum da. Köy çocuğuyum ve köy yerinde genellikle çocuklar ilkokulu okur sadece ama ailem beni şehire göndererek liseyi bile okuttu kısıtlı imkanlarına rağmen. Demek ki cinsel dünyamı etkileyecek hiçbir olumsuz çevresel faktör olmamış. Çocukluğumdan beri farklıydım. Saçlarımı uzatır ve kendimi kız gibi de hissederdim. O dönem adını koyamasam da heteroseksist toplumsal cinsiyete uymayan bir halim vardı. Zaten 10-12 yaşlarımda cinsel yönelimimin de adını koydum. Çünkü okuyan bir çocuktum. Hiç bocalama yaşamadım bu konuda. Çocukken aileme de eşcinselim diyemesem de, hiçbir zaman evlenmeyeceğimi dile getiryordum. Zaten 20 yaşında da bu konuyla, eşcinselliğimle onları yüzleştirdim. Sorgulamalarına izin vermeyeceğim bir yapım olduğu için de hiç seslerini bile çıkarmadılar. Hiç bana neden böylesin demediler, çare aramaya çalışmadılar. Çünkü ben "Halil"dim ve hayatıma müdahale ettirmeyeceğimi biliyorlardı. Çocukluğumdan beri uysal görünümümün arkasında hiç kimsenin tahmin edemeyeceği kadar asi bir yapım vardı ve ailem bunu biliyordu. Konuyu şuraya bağlayacağım. Bir insanın ne olduğunu, ne istediğini en iyi kendisi bilir. Başkaları benim cinsel yönelimim ilgili hislerimi nereden bilecek ki... Hangi hakla müdahale edebilirler ki... İnsanın mutlu olacağı şekilde yaşamasından daha doğal ne olabilir... Seviyoruz kendi cinsimizi ve bundan haz alıyoruz, mutluluk duyuyoruz ve BUNUN HİÇ KİMSEYE ZARARI YOK, HATTA BİZİ İYİLEŞTİRİYOR SEVGİMİZİ GERÇEKLEŞTİREBİLDİĞİMİZ İÇİN. ŞUNU İYİCE BİLSİN HETEROSEKSİST DÜNYA; EŞCİNSELLER KARŞI CİNSİ DUYGUSAL VE CİNSEL ANLAMDA SEVEMEZ. BU SADECE HER İKİ TARAFI DA MUTSUZ EDER. BEN ERKEKLERİ HAYAL EDERKEN KADINLARI NASIL SEVEBİLİRİM; HATTA DUYGUSAL VE CİNSEL ANLAMDA KADINLARI DÜŞÜNMEK BANA ÇOK İTİCİ GELİYOR. Bilmem anlatabildim mi? Çin'de hala bile eşcinseller fiziksel yöntemlerle tedavi edilmeye çalışılıyor muş da... AİLELER ÇOCUKLARINI EŞCİNSELLİKTEN KORUMAYA ÇALIŞIYOR... DEVLETLER FALAN HALA EŞCİNSELLİĞE SUÇ GÖZÜYLE BAKABİLİYOR... İnsanların duyguları, yapıları hakkında ikinci, üçüncü, beşinci kişiler kararlar alıp uygulayabiliyor... Lütfen elinizi çekin artık üzerimizden...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder