Herkes gibi bir dönemler ben de dizi takipçisiydim ve kaçırmadığım diziler oluyordu. Son dönemlerde kendimi kaptırdığım diziler olmuyor. Hele sultanlı, saltanatlı veya entrikalı dizileri hiç sevmiyorum. Benim izleyeceğim dizi, ya bir zamanlar çok sevdiğim "Kırık Kanatlar" gibi abartılmadan daha gerçekçi anlatımla bir tarih dizisi olacak veya içinde şiddet, kötülük barındırmayacak. Şiddet sahnesi yüzünden ve de artık kaçırdığım için Gökçe Bahadır'ı çok sevmeme rağmen "Hatırla Gönül" ve oyunculuğuyla beni şaşırtan Sinem Güven ve oyunculuğuna bayıldığım Hazar Ergüçlü ve oyunculuğuyla resmen döktüren Binnur Kaya'ya rağmen, hemşire rolü oynayan Binnur Kaya'nın yeni doğmuş bebekle ilgi bir olumsuzluk yapacak olması yüzünden, ne yapacağına bile bakmadan"Analar ve Anneler" dizilerinden de vazgeçtim. Tamam, hayatın kendisinde de kötülük var ama ben bir de dizilerde buna katlanamıyorum. Sürekli izlemesem de karşılaştığım zaman beni ekrana kilitleyen bir dizi var aslında son dönemlerde. "Güllerin Savaşı". Damla Sönmez'i zaten çok beğeniyordum. Belki de bu diziyi onun için izliyorum. İlk "Türkan" dizisinde tanımış ve beğenmiştim. "Güllerin Savaşı"nı da sürükleyen oyuncu. Canan Ergüder de hayatının rolünü oynuyor diyebilir miyiz? Çok yakışmış bu asabi rol ona. Sercan Badur'u da seviyoruz. Begüm Birgören'i de çok seviyorum ama "Bir Deniz Hikayesi" bana çok iyi gelmedi. Herkesin bayıldığı "Güneşin Kızları"ndaysa her şey ağır çekimde ilerliyor; Meksika dizileri gibi. "Benim Adım Gültepe"de tanıdığım Evrim Alasya'ya rağmen izlemiyorum diziyi. "Benim Adım Gültepe"de tanıdığım ve sevdiğim bir oyuncu olan Ekin Koç "Kösem Sultan"da oynayacakmış ama izlemeyeceğim dizilerden bir olacağı için...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder