Dünden beri Nükhet Duru'nun çalışmalarını gruplandırmaya çalışıyorum...
İlk beş sırada 70'lerde ve 80'lerin hemen ilk iki yılında çıkardığı müziğimizde devrim niteliğinde albümleri var... Bir Nefes Gibi, Melankoli, IV, 1981, Aşıksam Ne farkeder?
80'li yıllar boyunca da müziğimize katkı sağlamak amacıyla arayış içinde olan Nükhet Duru'nun çok sesli TSM alanında deneysel çalışmalarıyla o dönemin ruhunu ve soundunu taşıyan albümleri var.
Her Şey Yeni'de Latin, "Nadide'de Klasik Türk Sanat Müziği'nin çağdaş yorumlarını,
Sevda'da TSM'nin Pop halini görebilirsiniz...
Çek Halatı Gönlüm ise orkestral ve komposizyon gibi konsept bir albüm mahiyetindedir.
Benim Yolum ise Pop Müziğimizin senfonik ve çağdaş bir denemesi, hatta Nükhet Duru'nun müziğimize ikinci devrimsel bir katkısıdır.
90'lı yılların başında çıkardığı ilk iki albüm de değeri gerçek anmlamda anlaşılamayan çalışmalardır.
Soner Olgun ile de çalıştığı Aç Gözünü Adamım, bu sefer de Halk Müziğimizde deneysel bir çalışma niteliğindedir.
Aman Tanrım ise Pop Müziğimizin aranjör olarak Garo Mafyan'a emanet edildiği yıllara denk düşer. Sintizayzır ürünü olan albüm melodilerinin sağlamlığı nedeniyle başarılı bir çalışmadır. Nükhet Duru'yu müziğimizde devrim yaptığı dönemlere döndürebilmek amacıyla hazırlana 94 albümü ise, belki de o güne kadar yapılamamış mükemmelikte bir albümdür. Pop Müziğimizin Senfonisi, Klasik Müziğidir bence.
Gümüş ise hiçbir zaman eskimeyecek modern sounduyla tertemiz bir kayıt, Nükhet Duru'nun yorumculuğunun zirvesinde olduğu döneme denk düşen Pop Müziğimizin kusursuz örneklerindendir.
Mühür ise, her zaman söylüyorum ve tekrar söylemekten de gocunmuyorum, Osman İşmen'in düzenlemeciliğini de çok sevsem de, o şarkılara o düzenlemeler biraz alaturka kaçmış. O albümdeki şarkılar, Batı tarzında düzenlemelerle tekrar kaydedilsin, bir Melankoli albümünden eksik hiçbir tarafı olmayacaktır. Çünkü orada Cenk Taşkan ve Mehmet Teoman vardır. Ben Nükhet Duru olsam bu albümü daha Batı ve senfonik bir düzenlemeyle yeniden kaydederim. Hem de bir ilk denenmiş olur; aynı albüm yeniden düzenlenip yorumlanırsa nasıl olur?
Boşlukları single ve best of''larla doldurduktan sonra Nükhet Duru için uzun sayılabilecek bir zaman diliminden sonra 2000'li yıllarda kendisine mesaj gönderen ironik bir albüm başlığı olan Bana Rağmen ile dönüş yaptı. Kısaca çok mükemmel bir kayıt diyebilirim bu albüme. Fani Dünya, Tokat eşsiz benzersiz şarkılardır...
2006'da gene deneysel bir çalışma ama içinde neredeyse Nükhet Duru ruhuna uygun her tarzı barındıran bir albüm olan Gece Saat Oniki albümünü çıkardı... İçinde Caz da var, Latin de var, TSM de var, Halk Müziği de ama modern bir soundla... Nükhet Duru'nun bana göre en temiz, küçücük de olsa bir pürüzün dahi olmadığı zirve bir albümdür.
Çok uzun bir aradn sonra 2012'de Nükhet Duru'nun gerçekten nasıl bir yorumcu olduğunu tekrar ispat ettiği, şarkılara nasıl hayat verdiğini gösterdiği Tam Zamanında albümünü çıkardı. Araya giren uzun zamanın acısını fazlasıyla çıkartan bir albümdü. Bu albümde de her tür, her tarz vardı ama Nükhet Duru'cası...
Aslında 2 yıl bile geçmeden çıkardığı cover bir albüm olan ama Nükhet Duru olunca her şeyin yeni olduğu veya yenilendiği bir çalışma olan Aşkın N Hali, Tam Zamanında albümünde olduğu gibi yorumculuğunun altını bir kez daha çizdiği ve bunu herkese hatırlattığı bir çalışma oldu. Hatta kimsenin duymadığı şarkıları yorumuyla duyuran ve "aaa bu şarkı güzelmiş" dedirten bir yorumculuğun ifadesi olan bir albümdü. Nükhet Duru söyleyince her şey dinlenirmiş dedirten bir yorumculuktu Nükhet Duru'nun ki... Kariyerinin başlangıcından 40 küsur yıl sonra bile sesinin ve yorumunun ilk günkü gibi fit olduğunu da gösterdi bizlere...
Bu saydıklarım Nükhet Duru'nun ana stüdyo albümleriydi...
Oysa stüdyoya girip de sıfır şarkılardan oluşan veya aynı şarkılarını yeniden yorumladığı müzikal, unplugged veya konser albümleri de oldu. Mesela Cahide albümü yorumculuğunu en iyi gösterdiği için, bana göre 1 numaralı albümüdür. 99 yılında çıkardığı 4 şarkılık albümündeki bir klasik olan Sesini Duyur bu albümdedir, vesaire... Bu şekilde de 9 albümü vardır Nükhet Duru'nun...
14 adet 45'lik ve single'ı vardır...
Sıfır şarkılarla veya yeniden yorumlarla 17 çalışmada yer almıştır.
Eski şarkılarının kullanıldığı da 14 toplama olmuştur.
Eski şarkılarının ve albümlerinin yeniden basıldığı da 3 albümü vardır: Klasikleri, En İyileriyle, Sahnede.
Toplamda 72 çalışma üzerinde kaydı ve 265 şarkısı vardır Nükhet Duru'nun. E bu kadar çabaya rağmen, yani Nükhet Duru'nun çabasına rağmen Nükhet Duru müziğinden bihaberseniz, sizin gerçek müzikle alakanız yok demektir. Daha ne yapsın Nükhet Duru..? Gelecek kuşaklara zamansız şarkılar, albümler bırakmıştır Nükhet Duru... Onun farkına bizden önce dünyanın varacağına inanıyorum. Ben Gene Sana Vurgunum ile bunun sinyallerini verdi zaten... Ama ben, Nükhet Duru'nun günümüzde yapacaklarıyla da dünyayı yaklamasını istiyorum...
Nükhet Duru anlaşılmadı derken de Nükhet Duru hiç de bilinmiyor falan demek istemiyorum; yaptığı işlere hak ettiği saygı gösterilmiyor, değer verilmiyor demek istiyorum ama gerçek anlamda müzik piyasasının olmadığı bir ülkede gerçek anlamda müzik yapan başka hangi sanatçıya değer veriliyor ki... Nükhet Duru'nun hak ettiği değeri görmemesinin sebebi de, popüler müziğe alt düzeyden hizmet etmemesindendir. Beni Benimle Bırak ile çıkıyor, 40 küsur yıl sonra da Ben seni Çok sevdim ile yola devam ediyor... Eğer biraz daha Arabesk olsaydı, biraz daha tek düze olsaydı anlaşılabilirdi ama o zaman da "Nükhet Duru" olmazdı. Nükhet Duru'yu Nükhet Duru yapan müziğinin deneyselliğidir. Misyonu müzik elçiliği olan bir insanın derdi de anlaşılmak değil, müziğe anlam katmaktır. Nükhet Duru anlatacak biz anlamaya çalışacağız; sanatçının görevi, dinleyicinin anlayacağı dilde müzik yapmak değil, dinleyiciye gerçek anlamda müziği aşılamaktır.
Nükhet Duru bu kadar çok albüm yaptı da gene anlaşılamadı da demek istemiyorum, yanlış anlaşılmasın. Anlaşılmanın formülü çok albüm yapmak da değildir. Ama burada dikkat edilecek bir nokta var. Nükhet Duru, müziği geniş kitlelere istediği düzeyde ulaşamamasına ve müziğinden taviz vermemesine rağmen bu kadar üretken bir sanatçı olmuştur. Tek gayesi üretkenlik olsaydı belki yaptıklarının iki katı bir müzik kaydı sunabilirdi piyasaya. Nükhet Duru dinleyiciye ulaşacak şarkılarda çok mükemmelliyetçi olduğundan, kaydedilen ve piyasaya verilen bir şeyin geri alınması mümkün olmadığı için bazı denemelerini gün yüzüne çıkarmamıştır. Ben telif hakları yüzünden piyasaya verilmeyen bir şarkısını dinleme şerefine nail oldum... İnanılmazdı... Acaba diyorum... Böyle başka kaç kaydı var Nükhet Duru'nun piyasaya vermediği bizim aklımızı başımızdan alacak nitelikte?
...
Not: Rakamlarda belki küçük yanlışlar olabilir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder