15 Ağustos 2015 Cumartesi

Mesafe koyulmasına rağmen açık eşcinsel olmalıyız


Dün haftalık buluşmamızı gerçekleştirdik Denizli LGBTİ ve Aileleri olarak...
Değişik, ilginç bir şeyler yapmıyoruz sohbet etmekten, düşüncelerimizi, umutlarımızı paylaşmaktan başka ama...
Buluşuyoruz ya, konuşuyoruz ya, paylaşıyoruz ya...
Belki de şu hayatta hayatı paylaşmaktan daha güzel bir şey yok...
Paylaşım insanlar arasındaki mesafeyi kısaltıyor, birbirini daha iyi anlamasını sağlıyor...
Yurt dışında yaşayan bir trans erkeğimize oradaki yaşamını sordum...
Gerekmediği sürece trans olduğunu söylemiyormuş...
LGBTİ'ler genellikle sorulmadığı sürece kimliklerinin ifade edilmesine pek sıcak bakmıyorlar... Heteroseksüeller kendilerini ifade ederlerken cinsel yönelim veya cinsiyet kimliklerini ifade ediyorlar mıymış..?

"Biz" de ifade etmek istemiyoruz da, "onlar" siz şusunuz, busunuz diye bizi ötekileştirdikleri için kimliklerimizin arkamızda durmamız gerektiğini anlatmak istiyorum. Yani onlar bizi nefrete hedef göstermeden, ayrımcılık yapmadan, ötekileştirmeden önce, biz buyuz diyebilmeliyiz ki, onlara bizi dışlama fırsatı vermeyelim. Şimdi ben eşcinselim dedikten sonra, homofobiklerin sen eşcinselsin demelerinin anlamı kalır mı..? Demezler bile artık. Hani eşcinselliğin, transseksüelliğin normal karşılandığı bir dünyada yaşasak, biz de cinsel kimliklerimizin mücadelesini vermek yerine önümüze bakar, hayatımızı daha keyfi yaşarız... Dışlanınca, ayrımcılığa maruz kalınca, nefrete kurban gidince mücadele vermek yerine, olumsuzluklarla karşılaşmadan önce önlemimizi alsak daha iyi olmaz mı? Biliyorum, açık eşcinsel olmak insanların bize mesafe koymasına sebep olacaktır ama "öğrenilirse dışlanırız" dikeni üzerinde yaşamaktansa, homofobisi olanlarla hayatı mesafeli yaşamak belki de herkes için daha faydalı olacaktır. Artısı, belki mesafeli davranılıyor olabilirsin açık olunca ama insanların kabul ettiği bir insan oluyorsun. Gizli olup samimiyetsizce ilişki kurmaktansa, mesafeli ilişki kurmak belki de en sağlıklısı...

İranlı bir LGBTİ arkadaşımızın heteroseksüel abisi, neden daha politik bir mücadele vermiyorsunuz diye sordu. Dernekleşseniz falan dedi maddi imkanlara kavuşmak için. Çünkü maddiyatsız mücadele verimli olmayabilir dedi. Haklı olabilir ama biz daha maddiyatla politkayı etkileme konumunda değiliz ki... Bir de şu gerçek var kanımca... Gerçekten LGBTİ'lerde politik zihniyet oluşmadığı sürece, taşıma suyuyla değirmen ne kadar döner? Açık ve net konuşayım lafı dolandırmadan. Bizim, yani LGBTİ'lerin açık kimlikleriyle meclise girmelerinden başka çözüm yoktur haklarımıza kavuşabilmek için. Mücadelemiz, sadaka mahiyetinde hak dilenmekten biraz daha öteye geçebilmeli. Dur bakalım, daha dünyada bile açık kimlikleriyle politka yapan LGBTİ'lerin olduğu ülke sayısı kaç tane diyebilirsiniz... Haklı olabilirsiniz çok acele etmek konusunda ama bir şeyler için ortamın veya birilerinin hazır olmasını beklemek de çok doğru değil. Sınırlar biraz zorlanmadığı sürece, insanlar çıkarlarına uygun olduğu için varolan düzenlerini değiştirmek istemeyeceklerdir...

"Neler yapabiliriz?"i konuşmaya devam ettik... Belki benim düşüncelerim uçuk gelecektir ama... Ben, insanlara sanat yoluyla daha estetik bir geçiş yapabilmek için müzik grubumuzun olmasını istiyorum, dans grubumuzun olmasını, hatta bir tiyatro grubumuzun bile... Sinemaya, kitaba önem vermeliyiz öğrenmek ve kendimizi daha doğru ifade edebilmek için... Zaten özel günlerimizde etkinlik yapacağız, sokağa çıkacağız kaçınılmaz olarak...

Son buluşmalarımıza heteroseksüel dostlarımız fazla gelmemeye başladı... Belki okulların falan tatil olmasındandır...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder