1 Ağustos 2015 Cumartesi

Ayrıcalıklı davranmak ayrımcılıktır


Ayrımcılık sadece cinsel yönelime karşı değil ki; hayatın her biriminde, her an karşılaştığımız bir şey. İlişkilerde (aşk meselesi falan değil konu, arkadaşlık ilişkilerinde veya toplu bulunulan ortamlarda da) herkes karşısındakinden standart üstülük bekliyor kendisine bir ayna bulup bakmadan. Oldu! Yakışıklı olacak, güzel olacak, eğitimli olacak, akıllı olacak, zeki olacak, mevki sahibi olacak, başarılı olacak, güçlü olacak, vesaire, vesaire... "Işılak" biri görüldüğü zaman herkes hemen onun üstüne atlar, onunla dostluk kurulmaya çalışılır, onunla sohbet edilir, hatta diğerlerinden çalınmaya çalışılır... Gözde kişiyle arkadaşlık yapınca gözde olunacağı falan mı zannediliyor? Nedir ki bu sahiplenmeler falan ayrıca? Hatta kıskanmalar falan... İşin içine bilnmedik aşksal duygular falan mı giriyor? İnanın böyle şahsiyetleri hiç takmıyorum ama bu tür davranışlar bir ayrımcılıktır. Beğendiğin veya kafa dengi bulduğun kişiye karşı ayrıcalıklı davranmak, toplum içersinde ayrımcılıktır. Git özel hayatında ayrıcalıklı davran. Toplum içersinde herkes birbirine eşit davranmak zorundadır. Birilerinin bazı özelliklerini sevmeyebilirsin ama bunu davranış boyutuna taşımaya kimsenin hakkı yok. Taşırsan da sen zararlı çıkarsın. Ayrımcı davrandığın kişi sana sevgi mi besleyecek bu tür davranışınla, yoksa "ben ayrımcılığı hak ediyorum" diye sessiz mi kalacak? Unutmayın ki herkesin duyguları vardır ve yara alabilir. Bu yaralanma da saldırganlığa sebep olabilir. Çünkü herkes kontrollü olamayabilir. Bir de şu gerçek var ki, insanlar ona-karaktere rağmen birbirine eşit davranmalı. Herkesin bir karakteri vardır bize uymasa da ve kimseye zarar vermiyorsa bu karakter, bu karakterden dolayı o kişiye ayrımcı davranamayız. Nerden bulabiliriz ki bu hakkı? Sevmiyor olabilirsin ama bunu göstermek zorunda değilsin. Hele bazıları sevmediği insanlarla iletişimde bulunmamak için o kadar komik bahaneler yaratıyor ki... Kendilerine gerçekten güldürüyorlar. Birilerine ayrıcalıklı davranmak o kadar kötü bir şey ki... hak yemekle aynı şey... Senin artı özelliklerinin olması veya bir yerlerden torpilinin olması, birilerinin hakkının yenmesine sebep oluyor çünkü. Son şahit olduğum olaylardan bir örnek vermek istiyorum. Denizli Belediyesi'nin yüzme kurslarının serbest bölümleri bomboş olmasına rağmen bir dönem kayıt yaptırmayı unuttuğum için, bir sonraki dönem yüzme programına katılamamıştım. Neymiş; kayıt tarihi sona erdikten sonra kayıt yaptırılamazmış. E ne oldu bu kurala da kayıt tarihleri biteli aylar olmasına rağmen hala kayıt yaptırabildiğini söyleyenler ne oluyor. Hatta dönem ortasında, hatta dönem sonuna doğru hiç kayıt yaptırmadığı halde yüzmeye gelenler var. Neymiş; o milli yüzücüymüş. Biz içeriye girereken bile hem kayıt kartımızı göstermek zorunda kalıyoruz, hem nüfus cüzdanımız ama... Ya işte ne yazık ki böyle bir dünyada yaşıyoruz. Ayrıcalıklı olmanın, dolayısıyla ayrımcılığın normal karşılandığı bir dünyada yaşıyoruz. Birilerine ayrıcalıklı, birilerine ayrımcı davranılıyor ve hiç kimse sesini çıkarmıyor. BEN, karakterini sevmediğim insanlarla bile belli sınırlar içersinde hayatı paylaşma taraftarıyım. Ne biliyorsun belki orta bir yol bulunup sevgi doğacak. Kaldı ki hayatı bir arada yaşamak zorundayız; birilerini beğenmeyince gidebileceğimiz bir dünya mı var? Niye sevgisizliğin, öfkenin, kavganın, nefretin olduğunu şimdi anlayabiliyor musunuz? Ayrıcalıklı ve ayrımcı davranmak, olgunlaşamadığımızın, hatta çocukluğumuzun bir göstergesidir. Ben demiyorum ki sana kaba davranana sessiz kal. Hatta haddini bile bildireceksin o tür kişilere. Ben demek istiyorum ki, kimseye zarar vermeyen karakterlere karşı sevmesen de ayrıcalıklı davranmamalısın, karakterini sevdiğin kişiye de herkesin içinde ayrıcalıklı davranamazsın. EŞİTLİK... Dünyada düzeni sağlayacak bir numaralı unsurdur. İşin en acı tarafı, ayrıcalıklı davranışların bireysel keyfi olabilmesi; çalışılan kurumların kuralları gereği değil. O kurallar yeri gelir işler, yeri gelir devre dışı bırakılır keyfi olarak. Benim de huyum kurusun yapılan bir ayrımcılığı hayat boyu unutmam. Hatta yeri gelir resmi olarak zaman aşımımına uğrayacağı son güne kadar bekler (10 sene sonra bile olsa), son anda bile hak mücadelem için gerekeni yaparım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder