18 Temmuz 2015 Cumartesi

Türk Pop'unun 1 numaralı şarkısı: Tarkan - Kuzu Kuzu


Nükhet Duru gibi Neo Klasik tarzda yetişkinler için müzik yapan ve Türk Pop Müziği'ni evrenselleştiren sanatçıların şarkıları dışında eğer bir şarkı listesi yapacak olsam, 1 numaraya Tarkan'ın "Kuzu Kuzu" şarkısını koyarım. Neden mi?
Bir kere sonsuz kere dinleyebiliyorum şarkıyı hiç sıkılmadan. Neden mi?
Çünkü şarkının soundu zamansız; gümbür gümbür ve hiç eskimiyor.
Düzenleme çok harika. Yaylılar çok güzel kullanılmış, davul tam kıvamında... Şarkının finaline doğru kullanılan darbuka, şarkıcıyı, şarkının çıkış coğrafyasını, vesaireyi çok güzel tamamlamış, hatta şarkıya anlam katan nokta gibi.
Şarkıyı bu kadar sevmemde etkili olan tabiki de Tarkan. Nokta.
Tarkan diyince de ilk aklıma gelen şarı "Kuzu Kuzu". Neden mi?
Çünkü Tarkan'ın oryantal tarafıyla o kadar örtüşmüş ki şarkı...
Söz ve müzik de Tarkan'a ait.
Ya klibe ne demeli...
Klibi çeken Metin Arolat'a da kocaman teşekkürler. Tarkan'ın ruhunu okumuş, ona göre bir çekim yapmış işte.
Çok egzotik bir arka fonu var klibin. Tarkan'ı da öyle ön plana çıkarmış ki çekim mekanı... Gerçek bir yıldız gibi parlıyor... O da kendini göstermiş de göstermiş dansıyla... Sanki "Tarkan işte bu!" demiş. Meydan okumuş işte bir şeylere. Buram buram özgürlük kokuyor dansında...
Ben Tarkan'ın dansında estetizmin zirvesini görüyorum...
"Erkek dans eder en özgür bir şekilde ve estetizm erkekte de çok güzel durabilir..."
Ben bu klibi izleyince, heteroseksizmin kalıpsallığına bu meydan okumayı görüyorum.
Tarkan ayrıca en güzel bu klipte...
O kaşlar, o gözler, o dudaklar...
Hele o ziller...
Kalça, göbek...
Bu şarkı ve klibini her tıkladığımda kendimden geçiyorum, resmen mest oluyorum...
Benim için estetik bir şölen adeta...
Tıkla tıkla izle, tıkla tıkla izle...
Bir ömür boyu...
Ömür gibi şarkı...
İzledikçe insanın ömrüne ömür aktıyor...
Hele o transparan beyaz gömleğinin sadece iki düğmesini ilikleyip bedenini müziğin oryantal ritmine teslim etmesi... Arada bir göğsünün ucunun gözükmesi falan...
"Baaak!" derken gerdan kırılıp kahkül geri atılıyor...
Öyle bir "cık" diyor ki, insanın Tarkan'ın ağzını yiyesi geliyor...
Yere çömeldiğinde dizlerini okşayışı...
Fetişleştirilmeyi fazlasıyla hak ettiği için, Tarkan'a bu derece hayran olmamak elde değil...
Hücrelerinin incelikli ahengi, bedeninde gösteriyor kendini...
O, dans ederken kendinden geçiyor, biz de onu izlerken...
Bu dünyadan koparken, bizi de koparıyor...
Sallıyor da sallıyor, sallanıyor da sallanıyor neşeyle...
Yere çömelip kalktıktan sonra saçlarını sağa sola savurması veya başını geriye doğru atması insanın içini ürpertiyor...
Bakışları insanın duygularını delip geçiyor...
Suratını elleriyle öyle asil bir şekidle okşuyor ki... sanki beni seviniz diyor...
Evet seni çok seviyoruz Tarkan...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder