27 Haziran 2015 Cumartesi

Filenin Sultanları Avrupa Oyunları Şampiyonu


Filenin Sultanları, Avrupa Oyunları'nda şampiyon oldu. Hem de oyunlara yenilerek başladığımız Polonya'yı eze eze yenerek. Bu galibiyet o kadar anlamlı ki... Bir kere voleybolumuzun çıkış yaptığı 2003'teki Glinka'lı  güçlü kadrosuyla evimizde bizi şampiyonluktan eden Polonya'dan rövanşı almış olduk. O yılki kadromuzdan şu anda takımımızda hiç kimse yok; bu voleybolumuzun geldiği noktayı da gösterir. Artık 6 kişiyle oynamıyoruz maçları; 50 kişilik bir Milli Oyuncu kadromuz var ve hiçbir oyuncu birbirinin yedeği değil; her oyuncumuz as. Bunun örneğini Avrupa Oyunları'nda gördük. İlk maçları 2 numaradan Gözde ile oynadık ama bize galibiyeti getiren, son iki maçta oynayan ve muhteşem ötesi dönüş yapan Polen oldu. Artık tek bir oyuncuya sırtımızı dayayarak oynamıyoruz. Herkes mevkisinin sorumluluğunu alıyor, görevini layığıyla yapıyor. İkincisi ilk turda yenildiğimiz Polonya'yı eze eze yendiğimiz için başarımızın tesadüf olmadığını gösterdik. Üçüncüsü Avrupa Oyunları'nın ilkinde şampiyon olarak tarihe geçtik. Avrupa Oyunları'nın gelecekte önemi arttıkça, galibiyetimiz de daha bir anlam kazanacak. Avrupa Oyunları'nda şampiyon olmamız, genç bir kadroyla yeni ve başarılı bir dönemin başlangıcının da göstergesi. Montreux'taki başarının tesadüf olmadığı tescillenmiş oldu bu galibiyetle. Artık voleybolumuzda şampiyonlukların olduğu bir döneme giriyoruz diyebiliriz. Polonya ve Sırplara kaptırdığımız Avrupa şampiyonluklarını kazanmanın zamanı geldi. Önümüzde Grand Prix turnuvası var. Neden şeytanın bacağını ilk orada kırmayalım. Avrupa Şampiyonası'nda da kağıt üzerinde bizden daha güçlü bir takım yok şu anda. Son yıllarda bütün milli takımlar kendilerini yenledi ama biz daha güçlü yenilendik. Bugünkü maça dönersek... Gerçekten şiir gibi oynadık. Maç kolay kazanıldı zannedilebilir ama aslında bizim iyi oynamamızla alakalıydı her şey. Polonya'yı kolay yendik gibi ama Polonya herkesi yenerek bizim rakibimiz olmuş bir takım. Karşılarında biz olmasaydık, onlar şampiyon olacaklardı büyük ihtimal. Bu arada bizi destekleyen Azerbaycanlı kardeşlerimize de teşekkürler. Evimizde gibi oynamanın itici bir gücü de vardı şampiyonlukta. Oyuncularını anlayan, onları oyuna motive eden genç ve donanımlı bir antrenörle çalışmamız da etkili olmuştur başarıda mutlaka. Reşat Yazıcıoğulları'ndan sonra ilk defa oyuncularla bütünleşmiş bir koç var karşımızda. Naz'a söyleycek tek bir sözümüz olamaz. O gelmiş geçmiş 1 numaralı pasörümüz artık. Neriman yıldızlar üstü bir yıldız. Gizem rüştünü ispat etmiş. Genç orta oyuncularımız olmasaydı, bu başarı gelir miydi bilmiyorum ama... şampiyonluk Güldeniz ve Polen sayesinde geldi diyebilirim. Polen hayatının maçlarını çıkardı, Güldeniz de Natalia Hanikoğlu, Esra, Gözde ve Neriman'dan sonra 4 numara oyuncularımızın sonuncusu olarak ismini kazıdı voleybol tarihimize. Teşekkürler ve tebrikler kızlar...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder