7 Mayıs 2015 Perşembe

Eczacıbaşı yarı finale antrenörü Giovanni Caprara'ya rağmen yükseldi


EEczacıbaşı mucize gibi bir şey gerçekleştirdi diyebiliriz. Dünya Kulüpler Şampiyonası'nda dün Japon temsilcisi Hisamitsu Springs'e 3-2 yenildikten sonra, De la Cruz'dan yoksun kadrosuyla yıldızlar karması Dinamo Krasnodar'ı 3-0 yenebileceği pek tahmin edilemezdi. Gerçi ben 3-0 yenebileceğini tahmin etmiştim ayrı mesele. Çünkü De La Cruz olmasa bile ortadan Fürst ve Poljak, 4 numaradan Larson gibi dünyanın en güçlü smaçörlerine sahipti Eczacıbaşı. Bugün mucizeyi gerçekleştiren isimlerse, orta oyuncular ve Larson dışında, Neslihan'ın tekrar oyuna dönmesi ve takımı sırtlayan kişinin Gözde Yılmaz olmasıydı. Gözde Yılmaz'a çok özel bir parantez açmak gerekiyor...

Gözde Yılmaz aslındsa pasör çaprazı ama Seda Tokatlıoğlu ve Meliha İsmailoğlu gibi 4 numaradan da oynayabiliyormuş da biz bilmiyormuşuz. De La Cruz sakatlanınca onun yerine oynamaya başladı. Ve inanılmaz süperlikte oynadı. O nasıl manşet alıştır öyle nokta nokta... O nasıl defanstır... 1,95'lik boyuyla durdurulması zor bir smaçör, zaman zaman top öldüremese de. Avrupa Şampiyonluğu da aslında Gözde Yılmaz sayesinde gelmişti. Artık Milli Takım'da pasör çaprazı sıkıntısı çekmeyeceğimiz gibi, duruma göre 4 numaraya da çekilebilecek bir oyuncumuz daha var. Pasör çaprazının 4 numaradan oynayabilmesi çok önemli bir konu aslında. Bunu Seda Tokatlıoğlu'nda çok gördük. Bir oyuncunun duruma göre her mevkiden oynayabilmesi, bir takım için çok büyük avantaj çünkü. Yeni jenerasyondan Gözde ve Meliha'nın da aynı özelliklere sahip olması, bir voleybolsever olarak beni çok heyecanlandırıyor.

Evet, Kosheleva, Kalderon, Shashkova, F. Garay gibi yıldızlar karması Dinamo Krasnodar'ı Eczacı 3-0 yenerek Dünya Kulüpler Şampiyonası'nda yarı finale çıkan ilk takım oldu. Unutmayalım... Dilara Bağcı gibi defansı, manşetleri süper bir libero geliyor Milli Takım'ımıza aynı uzak doğulu liberolar gibi yere top düşürmeyen. Hayranlıkla seyrettim... Neslihan'ın dönüşüne çok sevindim, Gözde'nin Milli Takım'daki boşluğu doldurabilecek bir yıldız gibi parlamasına çok sevindim...

Yalnız maçtaki bir ayrıntıya değinmeden edemeyeceğim. Eczacıbaşı antrenörü Giovanni Caprara hangi akla hizmet ikinci sette skor 20-20 iken Gözde'yi çıkarıp da sakat olan De La Cruz'u oyuna soktu. Üç top atıldı De La Cruz'a ve birini dışarıya vurdu, ikisini öldüremedi. Dinamo Krasnador durumu 24-20 yapınca ve set sayısı atarlarken, De La Cruz'u alıp Gözde'yi soktu oyuna ve mucize, Larson'un servisleri ve Gözde'nin smaçlarıyla geldi. 20-24 yenik durumdan, 6 sayılık bir seri ile ikinci seti mucize gibi aldık. Ve Caprara aynı hatayı 3. sette de yaptı. Her şey yolunda giderken Gözde'yi çıkartıp De La Cruze'u soktu yine oyuna ve istediği verimi alamayınca, çıkardı oyundan ve Gözde ile devam etti gene. Caprara ikinci sette yaptığı hatayı, De La Cruz'u tekrar oyuna sokarak belki iyi oynar düşüncesiyle telafi etmeye mi çalıştı acaba; "ikinci sette şansı yaver gitmediği için oynayamadı, bakın 3. sette nasıl oynadı" mı dedirtmek istedi acaba iyi oynayabilseydi De La Cruze. Yoksa bunun başka bir açıklaması olabilir mi; kadın omzundan sakat; nasıl iyi oynayabilsin? Canavar gibi Gözde oynarken, niye oyuncu değiştirilir? Ve sen Gözde'yi seti kaybetmek üzereyken, 20-24 yenik durumdayken oyuna sokuyorsun dalga geçer gibi. Peki ya iyi atan oyuncular servis atarken dışarıdan servis için oyuncu sokmana ne demeli Caprara; işe yaradı mı; dün Şeyma fileye taktı, bugün de Nilay. Bu oyuncular kötü demek istemiyorum, yanlış anlaşılmasın ama oyun dışından bir oyuncunun iyi servis atması o kadar kolay bir şey değildir. Haa, servise geçen oyuncu iyi servis atamıyordur, şansını denersin... Eczacıbaşı'nda hangi oyuncu kötü servis atıyor da yerine servisçi sokuyorsun? Eczacıbaşı yarı finale antrenörü Giovanni Caprara'ya rağmen yükseldi.

Büyük voleybol takımlarımızdan Vakıfbank ve Fenerbahçe'den sonra, Eczacıbaşı'nın Dünya Kulüpler Şampiyona'sından şampiyonluk kupasıyla dönmesini bekliyoruz. Yakışır çünkü...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder