10 Mayıs 2015 Pazar

Eczacıbaşı, Avrupa'dan sonra dünyanın da en büyüğü


Eczacıbaşı Voleybol Takımı, Avrupa Şampiyonluğundan sonra Dünya Kulüpler Şampiyonu da oldu. Bir voleybol sever olarak daha başka ne isteyebilirim ki... Üstelik voleybolumuza ivme kazandıran Neslihan, Esra ve Gülden'in de bu takımda olması beni ayrıca mutlu etti tabi. Çünkü voleybolumuzun yıldızlarının başarı hanelerinde bu iki kupa olmasaydı, çok büyük eksiklik olurdu.

Neslihan bugün çok yüksek bir performansla oynadı sayılır son dönemlerdeki performansını göz önünde bulundurduğumuzda... Grubumuzda karşılaştığımız ve 3-0 yendiğimiz Dinamo Krasnodar'ın daha fazla zorluk çıkaracağını zannediyordum ama (Gerçi çıkarmadı da değil; çünkü almak üzere olduğumuz üçüncü seti iki maç sayısı atmamıza rağmen leyhlerine çevirmeyi başardırlar, dördüncü sette de biraz asılmsaydık, tie break setine taşınan maçta her şey olabilirdi.) aşamayacağımız bir takım değilmiş yıldızlar karması olmasına rağmen; belki de biz çok iyiydik... De La Cruz ve Gülden'in olmaması; Neslihan'ın sorumluluk almasını, Gözde'nin yıldızlaşmasını, Dilara'nın da ne büyük libero olduğunu anlamamızı sağladı.

İlk maçta hataları yüzünden oyundan alınan ve son iki sette oyuna tekrar dahil edilen Kalderon, sürekli oyunda kalsaymış başımıza çok işler açablirmiş. Dinamo Krasnodar'ı şampiyonluk konusunda tekrar umutlandıran onun oyunu oldu. Kosheleva da iyiydi ama maçı sürükleyen Kalderon ve de Fenerbahçe'den giden F. Garay oldu. Eski Fenerbahçeli ve Eczacılı Sokolova da 37 yaşında olmasına rağmen Krasnodar'ın dinamolarından biriydi.

Ne diyeyim... Tebrikler ve teşekkürler Eczacıbaşı, Fener ve Vakıf'tan sonra Avrupa ve Dünya kupalarını ülkemize getirdiğin için. Artık kulüp bazında dünyanın 1 numaralı ülkesiyiz kadın voleybolunda. Artık ne Rusya, ne İtalya, ne de Brezilya eski gücünde değil veya biz hepsinden daha güçlüyüz; çünkü kadın voleyboluna çok büyük yatırım yapıyor kulüplerimiz. Artık dünyanın en büyük starları bizim takımlarımızda oynuyor; başka takımlarda oynayanlar gücünü düşük bulduğumuz bizden gidenler oluyor.

Voleybolumuzun dünya platformunda 1 numaraya yükselmesinde Fenerbahçe'nin payını gözardı edemeyiz. Fenerbahçe'nin kadın voleyboluna çok büyük yatırımlar yapıp, dünyanın en gelmez denilen oyuncularını getirmesi, diğer takımların da kendilerine ciddi yatırım yapmalarına sebep oldu Fenerbahçe'den geri kalmamak için. Fenerbahçe'nin yatırım ve başarılarına kadar, voleybolumuz söz sahibi değildi Avrupa ve dünya arenasında. Şimdi artık hangi ülke değil, hangi Türk takımı şampiyon olacak diye bakıyoruz. Avrupa voleybolda en büyük kıta ama Avrupa'nın ilk üçü de (Fener, Vakıf ve Eczacı) bizde. Galatasaray da biraz yatırım yapsa kadın voleyboluna, onlar da bu yarışa dahil olacaklar. Ama spor kulüpleri ne yazık ki öncelikle futbola veya erkek sporlarına önem veriyorlar. Fenerbahçe bu konuda bir istisna.

Bireysel ödüllerde Maya en iyi orta oyunculardan biriydi ve Larson da MVP idi....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder