Filmde de pek çok sahnede üzerinde sadece boxer’ı varken göreceğimiz Dornan, son olarak GQ İngiltere’ye verdiği röportajda beş kareden üçünde üzerinde sadece ‘don’ varken görünüyor. Lacivert çizgili ve bordo çiçekli olanlarla hakikaten yakışmış. Dornan’ın leitmotiv’i de budur belki bilemiyorum. Ama kendisine daha nice kapılar açacağından, bol şans ve para getireceğinden, yılbaşı gecesi giydiği kırmızı dondan medet umanların da hakkında atıp tutmaya devam edeceğinden eminim.
Daha önceki yazılarımda ara ara değindiğim gibi başlı başına da bir yazımı göstermelik heteroseksüel aşk yaşayan eşcinsellere ayırmıştım sanırım. Niye böyle bir şeye ihtiyaç duyarlar ki? Yani bazı eşcinsel ünlüler neden heteroseksüelmiş ve de heteroseksüel aşk yaşıyormuş gibi yaparlar ki? Çünkü homofobik bir toplumda yaşıyoruz ve açık eşcinel olup olmamak ünlü veya ünsüz olmakla alakalı değil, toplumun genel yapısıyla alakalı. Ünlü birinin sıradan bir eşcinselden farkı yok ki açık olup olmama konusunda. Yani ünlü kişinin eşcinsellik konusundaki bilinci de aynı. O da kendini düşünüyor, geleceğini düşünüyor, işini gücünü düşünüyor, ailesini ve çevresini düşünüyor, dışlanma ve aşağılanma meselelerini düşünüyor... VE DE DÜŞÜNEMİYOR BU ŞEKİLDE DAVRANIRSA YANİ AÇIK OLMAZSA, ROL YAPARSA TOPLUMUN EŞCİNSELLİĞE BAKIŞ AÇISININ HİÇBİR ZAMAN DEĞİŞMEYECEĞİNİ.
Ama şöyle bir durum da var. Bazı ünlülerimizin eşcinsel olduğunu neredeyse bilmeyen, tahmin etmeyen kalmıyor ama gene de heteroseksüel rolü yapmaya devam ediyor, koluna karşı cinsel sevgli takıyor ve hatta ilan-ı aşk ediyor cümle aleme.... Hatta bazıları evleniyor... Ama bir de o kadar feminen eşcinsellerimiz var ki evlenip çocuk sahibi olmak istediğini söyleyen... Hiç inanmıyoruz ama... Eşcinselliğin bir tercih olduğunu düşünen topluma bunu yutturmak çok kolay diyeceğim ama ondan da önce, eşcinsellerimiz gerçekten sadece kamufle olmak için böyle söylemlerde bulunmuyor; bunlar kendileri de inanıyor, inanmak istiyor evlenince İYİLEŞECEKLERİNE! Evet, eşcinselliğin tercih veya hastalık olduğuna inanıp da düzelebileceğini umut eden eşcinsel ünlülerimiz de var.
Bunların dışında niye koluna heteroseksüel sevgili takar eşcinsel ünlülerimiz? Reklam amacıyla? Neden olmasın? Program raiting yapmayınca, aşk dedikodusuyla ilgiler üzerlerine çekilsin! Nasıl olsa buna inanacak ve de takip edecek bir kitle de var. Peki göstermelik aşklara malzeme olan hetero ünlülere ne demeli? Onlar da projenin bir parçaları... Kaybedecekleri de ne var ki; önemli olan raiting adına reklam! Gerçekten bir şeyler yaşamaya çalışıyor da olabilirler. Gerçekten eşcinsel olduğundan şüphelendiğimiz ünlülerle aşka yaşayan hetero ünlülere de şahit olmadık değil ama hepsi deneme bazında kalıyor bu aşklar. Küt diye bitiyor o aşk. Ve açıklanamıyor asla gerçek veya gerekçe! Öte dünyaya kendileriyle sır olarak gideceği söyleniyor.
Bir sır da vereyim; bazı erkek ünlü şarkıcılar vardır karşı cinsle, yani kadınlarla ne kadar sıkı-fıkıdır ama bu kadınların erkek sevgilileri veya kocaları da hiçbir şey demez bu aşırı samimiyete. Çünkü zararsızdırlar heteroseksüellik konusunda. Evlenmekse sadece dillerindedir. Yaşları kaç olur hala evlenmezler. Kollarına taktıkları sevgililer de hiç inandırıcı değildir. Evlenmemeleri için de mazeretten bol bir şeyleri yoktur. Evlenecek kız kalmamıştır, eski aşklar yoktur, nasip-kısmet meselesidir... Ekonomik güçleri ve de şöhretli olmaları özgür bir aşk yaşamaları için de fırsattır güya.
Kadın müşterisi olan ve sanatsal olan işler neden eşcinsellerin tekelindedir; çünkü eşcinseller kadın dünyasına daha yakın, sanata ve de sanatsal işlere daha yatkındır. BİLMEM ANLATABİLDİM Mİ?!
Yazımın başlığını bir forumdan alıntıladım ve yazıyı yazmama da sebep oldu. Ama kapalı toplumların inkar edilemez bir gerçeği gizli eşcinsel olup göstermelik heteroseksüel olmak ve gerekliliklerini yapmak; heteroseksüel sevgili, hatta heterosesüel evlilik, hatta çoluk-çocuk sahibi olmak, hatta hatta heteroseksüel yaşam yaşamak yapına uymasa da...
Bu vesileyle BİRŞEYLERİNİ açıkça dile getiremeyenlerin esnekliklerinin göstergesi olarak "aşkın cinsiyeti yoktur" ifadesinin de yanlış anlaşılmasının önüne geçelim. Aşk sadece heteroseksüeller arasında yaşanan bir şey değildir ama heteroseksüellerle eşcinsellerin aşk yaşaması diye de bir şey yoktur istisnalar ve karşılıksız aşklar dışında. Yaşıyorsa bir, herkese aşık olan panseksüeller yaşıyordur sanırım. Yoksa bir eşcinselin heteroseksüelle aşk yaşaması söz konusu olmaz; bir eşcinsel bir heteroseksüele hiçbir şey veremez, heteroseksüel de eşcinsele. Yapay olur, yavan olur yaşanılan şeyler. Kandırmasın kimse kendini ve de başkasını aşkın cinsiyeti yok diyerek. Her cinsiyet aşk yaşayabilir ama cinsel yönelim diye bir şey vardır. Heteroseksüellik ve eşcinsellik var mı; daha ne?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder