Peki eşcinseller nasıl hak edecek siyaseti?

Kadın siyaseti nasıl hak edecek anlayamadım. Ne yapması gerekiyor? Siyaset okulunu falan mı bitirmesi gerekiyor? Bunun bir yolu-yordamı varsa biz de bilelim ve biz de siyasete girmek için ona göre çaba sarf edelim. Sanki engel yokmuş gibi "hak etmeli" demiş muhafazakar iktidarın milletvekili.

Kafalarda kadınlarla erkeklerin eşitliği var mı yok mu; olaya oradan bakmak gerekiyor. Düşünceye bakacaksın, uygulamaya bakacaksın; dile değil. Kadınlık dezavantajlı bir durum mu da bugüne kadar bir şeyleri hak etmemişler? Erkek egemen bir dünyada yaşamıyor muyuz kısaca, erkek egemen yapının cinsiyetçi engelleri ve ayrımcılıkları yok mu sahi?

Peki erkekler hak ettikleri için mi daha çok sandalyeye sahipler mecliste? Eğitimleri veya yöneticilik becerileri baz alınmış mı acaba milletvekili adayı gösterilirlerken? Yoksa parti ideolojisine uygun olma ve de söz dinleme seviyesine mi bakılarak partiye dahil edilmişlerdir? Sahi milletvekilleri, partileri % 100 doğru ve haklı oldukları için mi hiç parti politikalarına itiraz etmezler? Edenleri de zaten ihraç ediyorlar.

Hep söylüyorum; siyaset ülkeyi sağlıklı yönetmek için değil, parti ideolojisini hayata geçirmek için vardır. Erkek egemen yapının da erkek milletvekilleri olur erkekliğe uygun olarak. Sonra da birileri çıkıp kadınlar siyaseti hak etmeli der. O hak nasıl elde edilir biliyor musunuz? Kadının erkek gibi olmasıyla, erkekleşmesiyle, hatta ailede nasıl erkeğin sözünden çıkmıyorsa, mecliste de aynı şekilde erkeğin sözünden çıkmayarak. Yani geri planda kalan bir kadınlıkla siyaseti hak edebilir kadınlar. Yani meclsin vitrinini işgal edebilir kadınlar ancak partilere demokrasi süsü veren. Yani erkeklerle eşit ve erkekliğe kafa tutan bir kadına siyaseti hak ettirmezler.

Ay(!) çok merak ettim, eşcinseller nasıl hak edecekler acaba siyaseti? Yani fiziksel ve zihinsel olarak biz de normal insanlarız, hatta heteroseksüellerden daha verimli olabileceğimizin garantisini bile verebilirim ama şu dünyada en çok haksızlığa uğrayan, hiç temsil edilmeyen bizler olmamıza rağmen yok sayıldığımız için mecliste de yokuz. Ben dünyanın en zeki insanı olsam, yöneticilik vasıflarım çok yüksek olsa, yani dünyaya lider olarak gelmiş olsam bile, bir parti bana açık bir eşcinsel olarak kapılarını açabilir mi? Beni seçilebileceğim bir noktadan aday gösterebilir mi? Kadınlar siyaseti hak etmeli diyorlar ama peki sözde bil olsa aynı sözü eşcinseller için kullanabilir mi muhafazakar iktidarın milletvekili? Ertesi gün ihraç ederler bence bu milletvekilini. Çünkü heteroseksist muhafazakar iktidarın yapısında yok ki insanlar arası eşitlik.

Peki nasıl inanabiliriz kadınların siyaseti hak etmesi gerektiğine dair bir söze? Yani bir insan, insansa insandır ve hak etmeli diye bir söz bile kullanılamaz bence. Burada konuşulması gereken ve halledilmesi gereken durum, neden mecliste kadınlar ve eşcinseller yok sorunudur. Burada erkeklerin yaptığı bir ayrımcılık var mı diye sorgulanmalıdır. Şimdi bu anlattıklarıma katılmayacak bir milletvekili siyaseti sizce ne kadar hak etmiştir? Yani insanlar arasında küçücük de olsa bir ayrımcılık yapan bir insan, nasıl siyaseti hak edebilir? Tabi erkekler eşitlikçidir; tembel ve hak edemeyen diğerleri vardır.

Ay şu sözü de söylemeden edemeyeceğim; Tanrı'nın katında yeri olmayan eşcinsellerin, mecliste ne işi olablir değil mi? Kadınlarınki de benzer bir durum aslında?